5 Mayıs 1996… Fenerbahçe tarihinin heyecanı dorukta noktalarından biri. Avni Aker’de şampiyonluk dönemeci dönülürken Türkiye’nin dört bir yanında Fenerbahçeliler yerlerinde duramıyordu. Tapfereritter yazdı.
Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu
Birinci An
61. dakika. Hami Mandıralı’nın vurduğu frikik ve topun ağlarla buluşma sesi.. Trabzonspor taraftarından “gol” haykırışının gelmesiyle eş zamanlı olarak, hem Fenerbahçe kalecisi Rüştü Reçber barajdaki takım arkadaşlarına kızıyor hem de maçın sunucusu İlker Yasin (belki de tribünlere inanıp) “gol” diye bağırıyor.
Saha sisli puslu, kimse sahayı net göremiyor. Fenerbahçe’nin 55. dakikada Oğuz Çetin’le kazandığı beraberlik golünde de serbest vuruşu kullananı seçebilmek mümkün olmamış ve İlker Yasin (Elvir Boliç’i gösteren rejiye inanıp) golü atanı yanlış anons etmiş.
Bir saniye sonra anlaşılıyor ki top yan ağlarda. Fenerbahçelilerin yüreklerinin ağızlarına geldiği an..
İkinci An
83. dakikanın başları. Çoğunluk gerek Rüştü Reçber’in spektaküler kurtarışlarından gerek maçın özet görüntülerinden dolayı, Hami Mandıralı’nın iki farklı köşenin doksanına gönderdiği sanat eseri frikikleri hatırlıyor. Ancak, asıl onlardan sonra Trabzonspor üç kez organize bir şekilde gelmiş Fenerbahçe kalesine: Birincisinde Ünal Karaman’ın, ikincisinde ise Şota Arveladze’nin pasında Orhan Çıkrıkçı golleri kaçırmış, üçüncüsünde ise Şota Arveladze..
Trabzonspor 83. dakikada “tüm hatlarıyla” yüklenmiş görüntüsü veriyor. Sanki 1-1 yetmiyormuş gibi. Fenerbahçe ise savunma direncini korumaya çalışıyor. Sanki 1-1 yetiyormuş gibi.
Maçın nasıl biteceğinin bilinmediği an..
Üçüncü An
83. dakikanın devamı. Şota Arveladze’nin kaçırdığı pozisyonda topu (dört sezon önce uğruna kavgalar verilmiş 10 numaralı formayı giyen) Saffet Akbaş ceza alanından uzaklaştırıyor. İlk yarıda Elvir Boliç’i başarıyla tutan Cengiz Atila stoper olmasına rağmen Fenerbahçe yarı sahasında gol arayanlardan. Oğuz Çetin’in presi karşısında topu kaptırıyor ve ayakta kalamıyor. Kaslar yorgun.
Topu kapan o sezon transfer edilen gurbetçilerden Tayfun Korkut. Kontraya onunla birlikte süratle çıkanlar üç taze kan ve iki “beyin”: (Üç dakika önce Halil İbrahim Kara’nın yerine girmiş diğer gurbetçi) Erol Bulut, (65. dakikada Elvir Boliç’in yerine taze kuvvet olarak girmiş) Tarık Daşgün, (ilk 11 oyuncusu olmasına rağmen Parreira’nın taktiği icabı ikinci yarıda oyuna giren) Bülent Uygun ve diğer iki “Sakaryalı”, Oğuz Çetin ve Aykut Kocaman.
Geliyor
Tayfun Korkut orta çizgiyi geçer geçmez pasını soldan depara çıkmış Erol Bulut’a atıyor. Tam o sırada Aykut Kocaman sağa doğru arka direğe çapraz koşusuna başlamış. Üç kez gol kralı olmuş Kocaman kokuyu almış belli ki. Tarık da sol tarafa doğru yanıltma koşusuna başlamış. İlker Yasin yine oyuna değil, topa bakıyor. Trabzonspor savunması gibi Aykut Kocaman’ı gözden kaçırmış, “Tarık top istiyor” diyor (gol vuruşu anında da “Kaleci, boş pozisyon” demeye devam edecek). Üç dakika önce oyuna giren Erol Bulut, müthiş deparının ardından, üzerine gelen Lemi Çelik’in “belini kıran” cinsten bir çalım atıyor. Lemi Çelik de yorgun. O da forvet hattı gibi gol aramış Fenerbahçe kalesinde. Ve Cengiz Atila gibi, olması gerektiği yerde değil.
Lemi Çelik’in yerine kademeye giren Tolunay Kafkas Erol Bulut’un önünü kesebilir ama o da Tarık Daşgün’ün çapraz koşusuna aldanmış.. Artık Erol Bulut’un önü açılmış.. Ve depara kalktığı andan itibaren Aykut’un uzak kanattaki koşusunu takip ediyor. Ortası da adrese teslim. Aykut Kocaman’ın gol vuruşu da usta işi: Top yerde ikinci kez sekmeden kaleci Metin Mert’i ters köşeye yatıran sert plase..
Maç bitmeden “bu iş bitti” denilen an..
Dördüncü An
Hakem Metin Tokat’ın bitiş düdüğünden tam 10 saniye sonra Trabzonspor tribünleri sevinç yumağı oluşturmuş Fenerbahçeli futbolcuları alkışlıyor.
Unutulmaması gereken an..
