Menü Kapat

Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu

Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu

1954’de başlayan Fenerbahçe’nin kadın voleybol destanı, pek de kısa sayılmayacak kısa bir aradan sonra 1970’li yıllarda bir kez daha sahne aldı. Aşağıda okuyacağınız yazıda Tapfereritter, “Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu” diyerek, bu muhteşem jenerasyonun Avrupa’da tur atlayan ilk Türk takımı oluşunu anlatıyor.

Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


Sonsuz Emek, Sebat ve Azim

2010’da Dünya, 2012 ve 2014’te Avrupa şampiyonluklarına ulaşarak Türk voleyboluna büyük sevinçler yaşatan Sarı Meleklerin 1954’te yürümeye başlayıp dere tepe düz gittikleri meşakkatli yolu hatırlarken 1972 yılında “mutlu sonla” biten bir mücadeleyi unutmamak gerek. Çünkü tüm Fenerbahçeliler bilir ki, sarı-laciverte boyanmış her başarı ve şampiyonlukta sonsuz emek, sebat ve azim vardır.  

48 Yıl Önce

1972 yılının namağlup İstanbul ve (set bile vermeden) Türkiye şampiyonu olan Fenerbahçe kadın voleybol takımı dördüncü kez Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda Türkiye’yi temsil ediyor.

1960-61 sezonunda ilk kez düzenlenen Şampiyona’da Türkiye’yi ilk kez temsil etme onuru da Fenerbahçe’ye ait. Sarı Melekler formalarında ay-yıldız da taşıdıkları o sezon Dinamo Bükreş’e elendiler.

1968-69’da ise Arnavut takımı Nentori Tiran’a 3-2 yenilerek elenirken, 2-0’lık galibiyeti 3-0’a getiremeyip kılpayı elenmenin üzüntüsünü yaşadılar.

1969-70’te ise Sarı Melekler çeyrek finalde (1966 ve 1967’nin şampiyonu ve son iki sezonun finalisti) CSKA Moskova karşısındalar, ancak önceki turu aslında “sahada” geçmediler. Zira, Fenerbahçe’nin son 16 turunda eşleştiği Bulgar Akademik Sofya takımıyla maçların 5-15 Ocak 1970 tarihleri arasında oynanması kararlaştırıldı. Ancak, maçların tarihleri bir türlü belirlenemedi (o zamanlar Avrupa Federasyonları tarih aralığını belirler, maç günlerini saptamak ise kulüplerin inisiyatifine bırakılırdı). Sonrasında ise Bulgar takımı 20 Ocak 1970 tarihinde Fenerbahçe Kulübü’ne bir telgraf göndererek (aynı yılın 22 Eylül-2 Ekim tarihlerinde Bulgaristan’da düzenlenecek olan) Dünya Şampiyonası hazırlıklarını gerekçe göstererek Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’ndan çekildiğini bildirdi ve Fenerbahçe’ye bir sonraki turda başarılar diledi.

1972-73 sezonunda Fenerbahçe dördüncü kez ay-yıldızlı armayı da formasında taşırken kurada bu sefer Yunanistan’ın Panathinaikos takımı çıktı. İlk kez “dişimize göre” kura. Zira o yıllarda, deplasmana gitme koşullarının zorluğu nedeniyle basketbolda ve voleybolda Avrupa Kupalarında ilk turlarda coğrafi bölge uygulaması var. Bu nedenle Türk takımları hep güçlü Balkan ya da Doğu Bloku ülkelerine düşüyor.

Engeller… Engeller…

Bunun ise iki dezavantajı var: Birincisi voleybolda (ve basketbolda) Doğu Bloku ülkeleri çok güçlü. Örneğin kadın voleybolunda 1960-61’de başlayan Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda finale yükselebilen ilk Varşova Paktı harici ülke takımı ancak 20. sezonda (1979-80) (bu sporda bayrağı Fenerbahçe’den devralmış olan) Eczacıbaşı. Şampiyon olabilen ilk Varşova Paktı harici ülke takımı ise ta 1987-88 sezonunda İtalya’nın Olimpia Teodora Ravenna takımı. Zaten bir yıl sonra da Varşova Paktı çökecek.

İkinci dezavantaj ise, coğrafi bölge uygulaması nedeniyle hakemlerin de ağırlıklı olarak Varşova Paktı’ndan olmaları ve birbirlerini kollamaları. Örneğin basketbolda Fenerbahçe 1965-66 sezonunda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda ilk maçta Romen Dinamo Bükreş’i 85-71 yenerek tur için avantajlı bir skor elde etmişse de, Bükreş’teki rövanşta evsahibi takımın yanısıra Rus ve Macar hakemlerle de mücadele etmek zorunda kalıyor ve nihayetinde 17 sayı farkla yenilerek eleniyor. Bu makûs talih yıllar geçse de değişmiyor. Yine örneğin, Fenerbahçe basketbol takımı 1983-84 sezonunda Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nda bu defa Romen Steaua Bükreş karşısında ilk maçı 81-67 galip bitirmişken, Bükreş’teki rövanşta karşısında Rus ve Polonyalı hakemleri buluyor. 4 Ekim 1983’teki maçta, dönemin en büyük yıldızı Efe Aydan’a ilk dört dakikada dört faul çalınıyor, 6. dakikada da beş faulle oyun dışı bırakılıyor! Keza, Amerikalı oyuncular Winford Boynes ve Lewis Lonnie de ilk yarıda dörder faule ulaştırılıyor. İkinci yarının hemen başlarında ise her ikisi de “beşliyorlar”. Sahada kalan “bir avuç” Sarı Kanarya direnmeye devam edip farkı son dakikalara kadar 14’ün altında tutuyor. Ancak, hakemler bu defa üst üste çaldıkları “hücum fauller”le Steaua Bükreş’i 18 sayılık farka ulaştırıyorlar ve tur atlatıyorlar… 

Bunları teker teker sıralamamızın nedeni, “throwback” ya da “flashback”ler sunmak değil.. Bilakis, amatör branşlarda zaten kıt kanaat ve türlü imkansızlıklarla mücadelelerini sürdüren Türk takımlarının aşmaları gereken devasa engelleri bir nebze de olsa hatırlayabilmek..

Gelelim 1972’ye…

Ne demiştik? Bu defa dişimize göre kura var: Panathinaikos. Yunanistan, kadın voleybolunda bir marka değil. Zaten Yoncaların kadın voleybol takımı da (Fenerbahçe’den 15 yıl sonra) 1969’da kurulmuş, Yunan Ligi ise 1970-71’de başlamış.

Sarı Melekler 5 Kasım 1972’de ilk maç için tıklım tıklım seyirci önünde Spor ve Sergi Sarayı’nın parkelerine çıkıyor. Kadro şu şekilde: Perihan Tangör (kaptan), Sema Bora, Alev Ercins, Şeniz Sevinç, Perran Akaktan, Nida Erışık, Tomris Özpars, İnci Tülay, Aynur Örselenmez, Feyza Güvener, Nil Avunduk ve Nur (listedeki ilk altı isim aynı zamanda maça çıkan ilk altı).

İlk seti 15-10 kaybediyor Fenerbahçe.. Sonra toparlanıyor ve üst üste üç seti 15-12, 15-5 ve 15-12 alarak skorborda 3-1’lik sonucu asıyor. Son sette skor 11-7 Fenerbahçe aleyhindeyken Perran Akaktan’ın servisten kaydettiği kritik sayılar seti ve maçı Fenerbahçe’ye kazandırıyor.

Bu, kadın voleybolunda bir Türk takımının ilk Avrupa galibiyeti. 3-1’lik skor garanti olmasa da 11 Kasım’da Atina’da yapılacak rövanş için umut ışığı. Ancak rövanşta Fenerbahçe’yi türlü gariplikler bekliyor. Zira maçın Romen hakemleri gelmemiş ve Fenerbahçe Atina’da iki Yunan hakemin (Vazakopulos ve Argiropulos) yöneteceği maça çıkıyor (tarihte benzeri bir Avrupa Kupası maçının olup olmadığı araştırmaya değer).

Yunan Takımı Yunan Hakemler

Stelyo Papadopulos Atina’dan şu şekilde bildiriyor:

Olaylı maçta Panathinaikos’a 3-0 mağlup olan F.Bahçeli kız voleybolculara Yunanlı seyirciler hücum etti

Maçtan sonra bir grup Yunanlı seyirci, Fenerbahçe antrenörünün [rahmetli Deniz Esinduy], hakemin yaptığı hatalara itiraz etmesine sinirlenerek tribünlerden atlayıp Fenerbahçeli kız voleybolculara hücum etti, ancak polis olayı yatıştırdı.

Sinirlerine hakim olamayan Fenerbahçeli kızlar ezilmeden oynamalarına rağmen set alamadılar. Karşılaşmayı yönetecek Romen hakemlerin gelmemesi nedeni ile maçı Yunan Federasyonu’na mensup hakemler yönettiği için Fenerbahçeli yöneticiler itirazda bulundular.”

Setler 15-12, 15-10, 17-15 Yunan takımı lehine. Yunanlar ise taşkınlık içinde. 16 Mart 1993’teki Avrupa Kupa Galipleri Kupası finalinde Efes Pilsen’i mağlup eden Arisli taraftarların kupa töreninden önce Efesli basketbolculara taarruzlarını anımsayan sporsever çoktur. Ancak Torino’daki o finalde bile hiç olmazsa hakemler Yunan değildi.

Avrupa’da Tur Atlayan İlk Türk Takımı

Fenerbahçe maçtaki usulsüzlüğü ve olayları Uluslararası Voleybol Federasyonu‘na (FIVB) şikayet etti. FIVB ise ilk aşamada Fenerbahçe’yi hükmen galip ilan ederek bir üst tura yükseldiğini ilan etti. Ancak, sonra bu kararından dönerek rövanş maçının tarafsız saha olan Sofya‘da 9 Aralık’ta tekrarlanmasına karar verdi. 29 Kasım’da ilan edilen bu karara Panathinaikos 4 Aralık’ta itiraz ettiyse de bu başvuru herhangi bir sonuç vermedi. Ayrıca FIVB ilginç bir ceza da verdi: Fenerbahçe’nin tüm deplasman masraflarının da Yunan Voleybol Federasyonu tarafından ödenmesine hükmedildi.

7 Aralık 1972’de Sarı Melekler otobüse bindi ve Sofya’ya vardı. 9 Aralık’ta maça çıktı. Panathinaikos’un yerinde ise yeller esiyordu. Fenerbahçe sahaya çıkmayan rakibi karşısında hükmen galipti. Bu sonuçla Fenerbahçe, kadın voleybolunda Avrupa kupalarında tur atlayan ilk Türk takımı oldu.


Bu bir “tesadüf” değildi. Müteakip sezon da bu defa Porto’ya karşı alınan çifte galibiyetle çeyrek finale yükseldi Fenerbahçeliler. O dönem de voleybolun rüya takımı Fenerbahçe’ydi. Bugün de..

Tarihe altın harflerle yazılmış bu kadro da kayıplar verdi tabi.. Zamansız, genç yaşta ebediyete uğurladığımız (antrenör ve eski oyuncumuz) Deniz Esinduy ve bir dönem hayatını birleştirdiği Sema Bora ile Galatasaray camiasının unutulmaz ismi olmakla birlikte son iki sezonunu Fenerbahçe’de geçiren Alev Ercins rahmetle andıklarımızdan.. 

Tapfereritter / Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu


Fotoğraflar

  • Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu
  • Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu
  • Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu
  • Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu
  • Fenerbahçe Yunan Oyununu Nasıl Bozdu
  1. 5 Kasım 1972’deki ilk maça çıkan kadro: 10 Perihan Tangör (Özbilgin), 4 Sema Bora (Esinduy), 2 Perran Akaktan, 1 Nur, 3 Nida Erışık, 12  Tomris Özpars (Vuran)-6 Nil Avunduk, 8 Alev Ercins, 9 Şeniz Sevinç, 7 İnci Tülay (Dönmez), 5 Feyza Güvener (Özarca),11 Aynur Örselenmez.
  2. İlk maç sırasında antrenör Deniz Esinduy taktik veriyor.
  3. Sema Bora (4) ve Perran Akaktan (2) hücumda.
  4. Gök bubbede kalan hoş sadâ: Bir dönem hayatlarını birleştiren Deniz Esinduy ve Sema Bora nikah davetiyelerini inceliyorlar.
  5. Voleybolu Fenerbahçe formasıyla bırakan Alev Ercins, Bülent Yüksel’den kulübün hatıra şildini alıyor.

Bir Cevap Yazın