Menü Kapat

Bir Memduh Eren Tefrikası

Bir Memduh Eren Tefrikasısı

Yazar İnönü Alpat‘ın bir tweeti, bize uzun zamandır yapmayı planladığımız bir şeyi hatırlattı. Fenerbahçe tarihinin en entelektüel simalarından birisi olan Dr. Memduh Eren, kulübün içinde bulunduğu kötü durumdan sıyrılması için elinden geleni ardına koymayan muazzam bir Fenerbahçeli idi. 1986 yılının Kasım ayında Fenerbahçe dergisinde başlayan bir Memduh Eren tefrikası ile sizleri buluşturmaktan dolayı çok mutluyuz. Resimde Dr. Memduh Eren’i (sağda) dava arkadaşı, bir diğer müthiş Fenerbahçeli Halit Deringör ile birlikte görüyorsunuz. İkisi de nur içinde yatsın.

Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


Çimen Yapraklarından B.dereye

Sevgili Fenerbahçeliler,

Sizlerle yaklaşık yarım asırı kapsayan bir yolculuğa başlayacağız. Geçmişten bugüne. Oradan da öteye ve geleceğe.

Bu anılar, dilerim spor tarih yazarlarına kaynak olur, ışık tutar.

Dizelerde, 1906’larda ulusal kurtuluş savaşının kahramanlarının kurduğu görkemli, halktan yana büyük Fenerbahçe’nin büyüme, engin kitlelere mal olma sürecini tırmanacak, daha sonra giderek inişini, bugünkü çürümüşlüğe nasıl vardığını ve tüm bunların nedenlerini ile bu nedenleri yaratan adamları ağır ağır seyredeceğiz.

Tabii oldukça zor yıllardan geçeceğiz, zira insanlar konuşurken bazı doğruları saptırabilir, bazılarını saklayabilirler. Ama bir kez kalemi ellerine aldıklarında artık saklamak ve susmak özgürlüğü yoktur onların. Toplumla aralarında onurlu, dürüst bir bağlantı kurulmuştur.

Artık yazarın bir tek görevi vardır. O da okurların çağdaş bir dünyanın doğruya en yakın doğru olan mesajlarını iletmek, geleceğe ışık tutmaktır.

Her Şivenk

Şimdi artık 1935’lere dönelim. Kadıköy’ün rıhtıma açılan sokaklarından birinde, “Akaret”lerde denilebilen tipteki üç katlı bir evin balkonunda sarışın, atletik yapılı dünyaya çok güzel bakan genç bir adam; her sabah idmanlarını yapıyor. Hemen yanındaki evin balkonunda da 12 yaşlarında bir öğrenci biraz merakla, sevgi ve ilgiyle bu genç adamı izliyor. Günler geçedursun giderek bu iki insan arasında tanımı güç bir dostluk başlayacaktır. Kendine özgü bir şive, yarım Türkçe’si ile konuşan genç adam, Fenerbahçe’nin unutulmaz insancıl antrenörü Macar asıllı Her Şivenk’tir.

Sonbahar ve okulların açılışı, bu giderek birbirini seven iki dostu ayıracaktır. Fakat bu süre çok uzun sürmez. Bir akşam üstü öğrencinin kapısı çalınır, gelen misafir atletik yapılı antrenör Her Şivenk’tir. Yüzünde sanki bir mutluluk ifadesi vardır. İçeri alınır, antrenör öğrenciyi omuzlarından tutar.

  • Hadi bakalım küçük adam, istediğimiz oldu. Yarından itibaren sen de Fenerbahçelisin. Okuldan çıktıktan sonra doğru kulübe geleceksin. Fenerbahçe’nin minik takımlarını kuracağız. Galip Bey öyle istiyor.

Ailemin vereceği cevabı beklemeden çıktı gitti. Belki de olumsuz bir cevap almaktan çekindi.

Ben ailenin tek çocuğuydum. 7 yıl kadar önce Erzurum’dan çıkıp gelmiştik. Son derece uyumlu bir aile ortamı içindeydik. Hem ailem Macar’ların Türk asıllı olduğunu kabul ederdi. Babamın en büyük isteklerinden birisi Budapeşte’ye gidip, Çigan müziği dinlemekti. Üstesine Her Şivenk’le benim dostluğumu onaylıyorlar, ve kendisini de çok seviyorlardır. Yemeğe oturduğumuzda Babam bana “Hadi bakalım, hem Fenerbahçeli oldun, hem de Her Şivenk’i sık sık göreceksin” dedi.

O akşamki sevincimi anlatmak olanaksız. Her şey hallolmuştu. Tabii o gece nasıl uyuyabileceğimin dışında…

Dr. Memduh Eren / Psikiyatr

Bir Memduh Eren Tefrikası – (Devam edecek)

Bir Cevap Yazın