Menü Kapat

Aşod’un Hamamı

Kıymetli büyüğümüz Seyhun Binzet, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle, yine muhteşem fotoğraflar ve bilgiler ile dolu, müthiş bir Kadıköy (ve Fenerbahçe) yazısı kaleme almış. Biz de müsaadesiyle sitemize taşıdık. Konu Aşod’un Hamamı. Keyifle okuyacaksınız.

Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


Aşod'un Hamamı

Annem devamlı “Kalamış koyunda bütün kadınlar toplanır denize gider ve Aşod’un hamamında yüzerdik. Ben yüzmeyi orada öğrendim” der ve eklerdi: “Ortası boş ve büyük bir yüzme alanı olan, Kalamış koyunun içine konmuş tahta bir barakaydı. Sanki Yeni Zelanda evleri gibi. Altında bez brandalar ile kaplı çıkışları vardı. Aynı küçük boyutlu cami girişleri gibiydiler. O brandaları kaldırıp koya açılır, sonra tekrar kaldırıp geri dönerdik”

Etrafında devamlı koruma sandalları olur, hanımları kimse rahatsız edemezdi. O zamanlarda modern Avrupai Kalamışlı hanımların gittiği, bugün mütedeyyin kesimin seveceği tipten hamamlardı.

Sevgili Manuk Ohanoğlu’nun anlattığına göre Aşod’un hamamı Altıyol Kırtasiyeciler sokakta, Kayışdağı çeşmesinin tam karşısındaki iş hanının olduğu yermiş. Aşod bu hamamın içinde Kalamış hamamının tahtalarını saklar, bahar gelince gidip koya monte eder, Ekim’e kadar kullanılır, sonra tekrar söküp Kadıköy’deki hamamına götürüp, gelecek yazı beklermiş.

Sevgili Müfit Ekdal ağabeyimizin anlattığına göre de Aşod’dan önce aynı yerde Erenköylü Arnavut İsmail’in hamamı varmış. Sonra o hamam işini Aşod’a bırakıp, Fenerbahçe’de gazino işletmeye başlamış.

Kalamış koyunun ilk hamamı ise Aşod’un ağabeyi Hayik’in açtığı Moda plajının yanındaki hamamdır. Aşod’un Kalamış hamamı 60 ‘lı senelere gelirken bir daha yapılmamak üzere yıkıldı. Moda plajındaki hamam ise 1970’lerin sonuna kadar kaldı.

Biz İstanbul Yelken’den küçük yelkenlilerimizle çıkınca ilk hedef oraya gidip kızlara hava atardık. Belalı laz bir bekçisi vardı. Bir anda sandalla çıkar ve bizlere “Defolun yelkenciler! Başka antrenman yeri mi kalmadı?” diye bağırıp oradaki kız arkadaşlarımızı güldürürken, bizleri kızdırırdı. Ama ertesi gün yine o namus bekçisine kovulmaya giderdik.

Mendirekten çıkınca poyraz rüzgarda apaz seyirde Moda hamamına gitmek çok havalı olurdu. Hele FD sınıfı çıkıp, trapez denilen kalçadan direğe bağlanıp bir elinizle flok iskotasını tutup öbür elinizi denize uzatıp giderken dönüş yapmak ve bir anda öbür taraftan tekrar trapeze çıkmak çok havalı olurdu.

Tavşan Erdoğan abimiz de ismini vermeyeceğim ekibiyle bu gösteriyi yapmış; flokçu arkadaşımız “kızlara hava atacağım” diye trapezini bağlamayı unutarak öbür taraftan uzanmış ve denize düşmüştü. Erdoğan ağabey de sinirlenip ve onu orada bıraktığı gibi kulübe dönmüştü.

Aşod'un Hamamı

Arşivimde herkesin kullandığı Aşod Hamamı resmini ve önünde denize giren 4 cumhuriyet kızının fotoğrafını paylaşıyorum. Bu hanımlar Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kadın kürek sporcuları. Hepsi de Ceylan ailesinden! Sağdan itibaren Nebiha, altta Asiye, üstte Ayten ve en solda İhsan Ceylan.

Bu resmi renklendirip kullananlara bir sözüm var:

Kalamış benim çocukluğumda o kadar berraktı ki o sığlıkta denize basan insanların ayakları, sanki su yokmuş gibi dipteki kumla beraber görünürdü. Bu renkli resimler güzel ama benim Kalamış koyum değil. Sanki başka, denizi koyu bir kıyı…

Bu arada dün elime iki resim geçti. Arkalarında “1935 Kalamış” yazıyor. Bunları ilk defa paylaşıyorum.

Bir tanesinde Aşod’un hamamının tam yeri gözüküyor. Kalamış iskelesinin hemen sağında Rüştiye sokakla iskele arasındaymış.

Diğeri ise Kalamış iskelesinin doğal taşlara oturan ayağı ve yıpranmış tahtaları… Fakir ama son derece doğal….

Seyhun Binzet

Bir Cevap Yazın