Menü Kapat

Erenköy Kız Lisesi

15 Mart 1948 tarihli Türk Spor Dergisi’nde Gündüz Aktuğ imzalı yazıda dönemin Erenköy Kız Lisesi tanıtılmış. Sadece 6 sene sonra Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kadın basketbol/voleybol takımlarının en önemli isimlerinden Seta Yağcıoğlu ile Mahiru Akdağ’ı Türk spor tarihine hediye edecek olan liseden çok güzel iki fotoğraf eşliğinde… Keyifli okumalar…

Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


Kültür Kaynaklarında | Erenköy Kız Lisesi

Göztepe tramvay durağının yanından ilerilere doğru uzanan asfalt yolda bir hayli yürüdükten sonra sola saptık. Biraz ileride Erenköy Kız Lisesi’nin küçük binası görülüyordu.

İki sene evvel bir yangın neticesinde kül olan lisenin eski muazzam binasını hatırlayınca müteessir olmamak elde değil doğrusu.

Bütün Erenköy muhitinin dört gözle beklediği yeni lise binasının bir an evvel bitirilmesi memleket gençliği namına istenilen bir şeydir. Zira şöhretli Erenköy lisesine ne yapılsa azdır.

Okulun kapısından içeri giriyoruz şimdi. Kapıcı tarafından karşılanarak okulun sayın Müdiresi Rebia Yarkın’ın odasına gidiyoruz… Çok geçmeden lisenin iki beden terbiyesi öğretmeni: Mediha Toprak ile Fahamet Humbaracı da geliyorlar. Birincisi emektar, İkincisi ise daha çok genç bu çalışkan öğretmenlerin. Onlara okulun spor faaliyeti hakkında bir hayli sual soruyorum. Her ikisi de beni bu hususta tenvir ediyorlar.

Liseler arası voleybol maçlarına Ayşen (kp.), Nurten, Sevim, Türkân. Hamra, Sevim şeklinde bir takımla iştirak eden Erenköylüler Kadıköy’ü (15-2) (15-2); Üsküdar’ı (15-1) (15-13) (15-4) mağlup etmişler; Çamlıca’ya (15-10) (15-5) yenildikleri için gruplarının ikincisi olmuşlar. Takımı teşkil eden oyuncuların hepsi istidatlı, enerjik fakat geçen seneye nazaran takım zayıf bir durumda…

Spor salonu da yandığından ancak iyi havalarda bahçede çalışmak imkânını bulan sporcu genç kızların bu başarıları doğrusu hiç de yabana atılacak bir şey değil… Hatta bazen Kadıköy Halkevi spor salonuna antrenman yapmaya bile gidiyorlarmış… Çalışma azmi ne kadar da çok…

Hentbolde Kandilli’yi yenmişler fakat ikinci maçları ancak maçtan bir saat kadar evvel bildirildiğinden hazırlıksız ve oyuncusuz olarak Beyoğlu Kız Lisesi’nin karsısına çıkmışlar, tabiatıyla netice malûm… Hiç yok yere acı bir mağlubiyet… Takımı şu oyuncular teşkil ediyormuş: Aysen, Nurten, Sevim, Türkân, Fatma, Ayten, Türkân, Hamra, Sevim.

Atletizmde yapılan yegâne koşuda Ergün, Sevim, Aysen, Hamra, Sevinç, Güner, Melâhat ve Feriha’dan müteşekkil olan Erenköy takımı ikinciliği ve üçüncülüğü almış. Ferdî yarışta ise Ergün Acar çok güzel bir koşudan sonra ikinci olmuş. Lisede atletizme çok fazla ehemmiyet veriliyor. Her şevden evvel atletik kızlar yetiştirilmesi elzem…

Ortaokullar arasında yapılan yakar top maçlarında kuvvetli bir ekip olduklarını ispat eden Erenköylülerin yakan top takımı: Güneş, Nuran, Nurseli, Nurhayat, Yıldız, Hanife, Özcan, Ümran ve Nebahat’ten teşkil edilmektedir.

İzcilikte ise bu sene toplu faaliyet yapılıyor. Burgaz adasına diğer liselerin de iştiraki ile bir gezi yapılmış. Fakat geçen seneki izci faaliyeti daha fazlaymış… Erenköylülerin dertleri de diğer liselerinkiler ile aynı… Her mektebin izci faaliyetini kendine bırakmak zamanı çoktan gelmiştir artık.

Öğretmenler derslerinde bilhassa ahlâkı ön plânda nazarı itibara aldıklarını söylediler. Sporcu her şeyden evvel iyi bir ahlâka, temiz bir karaktere sahip olmalıdır… Ancak o takdirdedir ki memleketimiz için faydalı olabilecek genç kızlar yetişir.

Erenköylülerin hentbolde yenilmeleri doğrusu çok üzücüydü. Ama hakları da yok değil, zira fikstür o kadar saçma ki hiç maç yapmayan bir lise doğrudan doğruya dömifinalde yükselirken diğer bir lise bir hayli uğraşmadan sonra oraya çıkıyor. Sonra fikstürden sarih olarak bir mana çıkarmak da müşkül… Bir saat evvel haber verildiğine göre de varın siz bu mağlûbiyete hak vermeyin. Sonra bence izciliğin bu seneki toplu faaliyeti liselerin çalışmalarını azaltıyor, çünkü toplu olarak yapılan hareketlere her liseden ancak muayyen bir miktar talebe iştirak ediyor, diğerleri bilmecburiye bu haktan mahrum ediliyorlar.

Konuşmamız bitince bahçeye çıktık, Foto Müeddeb de bir taraftan resim çekerken ben de spor kaptanlarından bazı şeyler soruyordum. Sporcuların ekserisi fen şubesinin çalışkan talebelerinden imiş… Bunlardan bilhassa Ayşen bütün hocalarının takdirini kazanmış… İşte sporculuğun, ideal sporculuğun en büyük vasfına sahip olan Erenköylülerin arasından ayrılırken diğer sporcu talebelerin de Erenköylülerden örnek almalarını arzu etmekten kendimi alamıyordum. Çalışkan Erenköylülere daha çok muvaffak olmalarını temenni etmekten başka elimden bir şey gelmiyor ki…

Erenköylülerin kıymetli müdürleri Rebia Yarkın ile Beden Eğitimi öğretmenleri Mediha Toprak ve Fahamet Humbaracı’yı çalışmalarından dolayı tebrik eder, sporcu öğrencilere başarılar dileriz.

Gündüz Aktuğ | 15 Mart 1948 – Türk Spor Dergisi (Erenköy Kız Lisesi)

Erenköy Kız Lisesi

1 Comment

  1. Elif Sungur

    Şahane bir yazıyı paylaştığıniz için, bu caluskanliginiz için binlerce teşekkür 🌷ellerinize sağlık. Bir EKL’li olarak büyük zevkle takip ediyorum tüm yazılarınızı, sağolun, varolun. Elif Sungur

Bir Cevap Yazın