Menü Kapat

Şampiyonsuzluk

9 Eylül 1996 tarihinde oynanan ve Fenerbahçe’nin 4-0 kazandığı Galatasaray maçından sonra İslam Çupi, bir Ali Şen övgüsü kaleme almış. Yazıda Fenerbahçe başkanlığına dair çok çarpıcı tespitler var. Özellikle “şampiyonsuzluk” ile ilgili olan…

Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

Not : Yolunuzu, üstadın yazılarının derlendiği IslamCupi.org adresine düşürmeyi unutmayın.


Şen, Kulüp Başkanı Olarak “TARAF”tır

Lig ve kupa şampiyonluğuna aday Türkiye’de ne kadar kulüp varsa, Ali Şen’den neden rahatsız olduğu belli oldu.

Son 10 yıldan başlamak üzere, her sene bir tarafı “kesile – yenile” satır altında kalan kasap danası haline getirilen Fenerbahçe’yi “ölüm tabutundan” alıp yaşamın dinamizmine tekrar fırlattığı için…

Futbolu her kulübün başına kongre ve sandıkla gelen başkanların hepsinden iyi bilip, teknik teşhisleri ve transferdeki icraatı ile tümüne fark attığı için…

Galatasaray’ın “ayak değerlerini” anlamadığı için, sessiz sedasız elden çıkardığı iki pırlantayı Boliç ve Saffet’i transfer edip, onların futbolcu olarak anlaşılmaz günlerini, Fenerbahçe forması ile zafer maçlarına çevirdiği için…

İşbaşına geldiği ve Fenerbahçe başkanı olduğu günden bugüne kadar, her tasarrufu davranışı ve demeci ile Sarı – Lacivertli taraftara mutluluk öbür kitleye antipatik olduğu için…

Lig rekabeti içinde futbolun başkanlığı yerine, sadece Fenerbahçe kulübü başkanlığı yaparak, “tarafsızlık” denen bir kişisizlikle baştan sona kadar mücadele ettiği için…

“Benim için tarafsızlık centilmenlik saldırısızlıktan önce Fenerbahçe ve kulübün çıkarları ön plandadır” diyen Ali Şen, savaş kavramını ve kutupları en iyi biçimde anlattığı için…

Fenerbahçe tribünleri istediği için değil, Fenerbahçe kongresi Ali Şen’in başkanlığını bir – iki dönem daha onaylayınız.

Hatta ben olsam “istediği kadarlık” bir opsiyon veririm Ali Şen’e…

Çünkü Fenerbahçeli çok şeyin özlemini çekse bile tek şeyin yokluğuna uzun süre tahammül edemez… Şampiyonsuzluğa…

Onu yedi yıl sonra Fenerbahçe’ye sağlayan insan ve ekibi sahadaki “derece başarısı” yanında, Sarı – Lacivertli teşekkül 2000’li yıllara örnek bir kulüp olarak girecekse, bunun adımları ve ivmesinin arkasında Ali Şen ve yönetiminin motoru olacaktır, öncelikle…

Fenerbahçe burnunda yenilenen sosyal tesisler, yapılan örnek kulüp binası… Kayışdağın eteklerinde altyapı tesisleri… Samandıra civarında Fenerli Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan ora sakinlerine bir cami yapma karşılığı alınan uçsuz bucaksız arazi… Şimdi maç oynanan stadı bir süper markete dönüştürecek proje ve onun satışında elde edilecek büyük meblağ ile, yeni TEM yolunda alınacak arazinin üstünde, mülkiyeti kulübe olmak üzere 60 bin kişilik modern bir stad yapmak…

Şampiyonsuzluğu 7 yıl Sarı – Lacivert Türkiye’deki taraftar yığınları ile birlikte Fenerbahçe kongre üyeleri de bekledi.

Şimdi aynı sabrı, 2000 yılına kadar Ali Şen ve ekibine göstersin, tribünlerdeki ve sandığın önündeki Fenerbahçeliler…

Takımın getirdiği futbol şampiyonlukları çok kıymetlidir ama, tesis adı altındaki “mimari şampiyonluklar” daha önemlidir, Fenerbahçe kulübünün geleceği için…

İslam Çupi | 10 Eylül 1996 – Milliyet Gazetesi

Bir Cevap Yazın