Fenerbahçe’nin ilk Türkiye şampiyonluğunu kazandığı 1933 yılı İstanbul Ligi maçlarında, genellikle Fenerbahçe ilk golü yiyor, sonrasında attığı gollerle maçlarını kazanıyordu. Bunlardan birinde, Fenerbahçe Beykoz’a karşı kazandığı müsabakada rakibin “müstesna enerjisini” yine ikinci devrede tersine çevirmiş. İstanbul’un iki köklü kulübünün 90 yıl önceki bu maçını sizlere aktarmak istedik.
Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu
Lig Maçları Devam Ediyor
Fenerbahçe Beykoz’u Yendi
Tarafeyn karşılaştıkları zaman Fenerbahçe’nin şu kadroyu ihtiva ettiği görüldü: Safa Özyurt, Yaşar Alpaslan, Füruzan Şansal, Cevat Sayit, Fikret Arıcan, Esat Kaner, Niyazi Sel, Mehmet Reşat Nayır, Zeki Rıza Sporel, Muzaffer Çizer, Şaban Topkanlı.
Buna mukabil Beykozlular şu şekilde idiler: Nihat, Sedat, Nebi, Halit, Mehmet, Şevket, Rıdvan, Baha, Muzaffer, Sait, Şahan.
Hakem Adil Giray Bey’di.
Fenerliler rüzgara karşı oyuna başladılar. İlk hücum yerden paslarla ve çok güzel oldu. Beykoz müdafileri bu akını müşkülatla kestiler ve rüzgarın da yardımıyla topu uzaklaştırdılar.
Oyun başlangıçta mütevazin bir şekil gösteriyor, Beykoz müdafi ve muavinleri arkaya yardım etmeyi ihmal etmeyen iki muhacimin de muavenetiyle sıkı bir müdafaa yapıyorlar. Boş bırakılan hiçbir oyuncu yok.
Bu sıkışık vaziyete, formaların birbirine benzeyişinden doğan karışıklık da inzimam ettiği için müsabaka, tahmin edildiği kadar zevkli olmuyor.
Dördüncü dakika… Beykozlular ortadan başlayan bir iniş yaptılar. Orta muhacim topu sağa çevirdi. Uzun bir vuruşla Fener müdafilerini aşıran sağ açık, önü boş bir halde bekleyen sol açığa güzel bir fırsat hazırladı. Sol açık Şahan bu fırsatı çok iyi kullandı ve vole bir şutla topu Fener’in kalesine yolladı. Topu karşılayan Fener kalecisi gene elinden kaçırdı ve Beykozlular dördüncü dakikada ilk sayıyı yaptılar.
Bu golden sonra Fenerlilerin canlandığı ve üst üste hücumlar yaptıkları görüldü. Fakat bu akınların hiçbiri, ilk devreyi çok müstesna bir enerjiyle çıkaran Beykoz defansının önünde müessir olamadı. Ele geçen fırsatları üst üste kaçıran Fener muhacimleri, Beykoz müdafaasının bu muvaffakiyetli oyununu kolaylaştırmış oluyordu. Birinci devre bu suretle Fener’in tazyik ve hakimiyeti altında, fakat Beykoz’un 1-0 lehine bitti.
İkinci devrede Fenerliler rüzgarı da arkalarına almış bulunuyorlardı. Beykoz müdafaasının, birinci haftaymdaki gayretle zaten yorulmuş olması, Fener’in rüzgarla beraber sayı çıkarmak ümidini çok kuvvetlendiriyordu. Nitekim oyun başlar başlamaz hücuma geçen Fener muhacimleri, bu sefer karşılarında falsolu vuruşlar yapan bir müdafaa buldular. Fakat bu vaziyet süratle değişti. Beykozlular topu kendi nısıf sahalarından çıkarmamakla beraber, tamamen müdafaa çekilmek suretiyle Fener muhacimlerinin arasındaki irtibatı kesmeye muvaffak oldular.
Mamafih bu taktiğin hatalı olduğu muhakkaktı. Tamamen müdafaaya çekilmek suretiyle oyunun kendi kalesi önünde oynanmasını kabul eden bir takımın rüzgarla beraber oynayan ve iyi şut atan oyunculara malik bulunan Fenerbahçelilere karşı mağlubiyeti bir emrivaki haline getirdiği aşikardı. Nitekim her geçen dakika ile tazyiklerini arttıran Fenerliler, sıkı şutlar çekmeye başladılar.
Altıncı dakikada Fikret’in, dokuzuncu ve on üçüncü dakikalarda Muzaffer’in çok sıkı şutları kale direğine çarparak veyahut kalecinin tesadüfen eline geçerek gol olmadılar.
On beşinci dakikada soldan bir Fener hücumu esnasında Beykozlular korner yaptılar. Fikret güzel bir korner attı. Niyazi bu fırsatı kaçırmadı ve bir kafa vuruşuyla takımına beraberlik sayısını kazandırdı.
Bu golden sonra Beykozlular maneviyetlerini büsbütün kaybettiler. Sıkışık ve sırf müdafaaya müstenit bir oyun oynamakta devam ediyorlardı. Arada sırada yaptıkları münferit hücumlar Fener müdafaasında kesiliyordu.
Yirmi beşinci dakikada aleyhlerine bir frikik verildi. Cevat’ın kale önüne attığı topu Muzaffer çok güzel bir kafa vuruşuyla ağlara taktı.
Oyun gittikçe heyecanlı bir manzara kazanıyordu. Beykozlular, bir ikinci golle mağlubiyetin emrivaki olduğunu anladıktan sonra tamamen müdafaada kalmayı bırakmışlar ve muntazam bir oyun oynamaya başlamışlardı. Bu aralık üst üste birkaç hücum yaparak Fenerlilere tehlikeli dakikalar geçirttiler. Oyun sonlarına doğru gene Fenerliler hakimiyeti ellerine aldılar. Fakat gol çıkmadan maç bitti ve Fenerliler bu suretle 2-1 Beykoz’u mağlup ettiler.
Küçük sahada Moda üçüncü takımıyla oynayan Fener’in dördüncü takımı maçı 5-0 kazandı.
11 Mart 1933 – Milliyet Gazetesi