Şimdilerde esamisi okunmayan fakat bir zamanlar Türk futbolseverlerin gözdesi olan Spor Toto ve Türkiye’deki ilk yıllarını anlatan yazı… Keyifli okumalar…
Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu
Spor Toto
Penceresinde demir parmaklıklar olan kapının üzerinde üç ayrı kilit vardı. Üç kişi bu kilitlerden her birini sıra ile kendi anahtarlarıyla kilitlediler. Anahtarlarını dikkatle ceplerine yerleştirdikten sonra birlikte doldurdukları zaptı imza ettiler.
Üç kilitli oda, Ankara’nın Çankırı Caddesi’nde Spor-Toto teşkilatının çalıştığı dokuz katlı büyük binanın bodrum katındaydı. Üç kişilik heyet ise, teşkilata, Maliye Bakanlığı’na ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait birer gözlemciden ibaretti. Maliye Bakanlığı’nın ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gözlemcileri her ay yenileriyle değiştiriliyordu.
Spor-Toto maçlarının yapıldığı her hafta Cumartesi günleri öğleden önce, başbayiliklerden gelen B kuponlarına ait desteler sayılıp kontrol edildikten sonra gözlemci heyet önünde bu odadaki özel çelik dolaplara yerleştirilir. Oda bir haftaya yakın bir zaman kilitli kalır. Ayrıca kapısında devamlı bir bekçi bulundurulur.
B kuponlarının bu kadar sıkı güvenlik tedbirleri altında hapsedildikleri müddet içinde C kuponlarının çok hareketli ve maceralı bir hayatları vardır. Bütün değerlendirme işlemleri, elden ele dolaşan bu kuponlar üzerinde yapılır.
Müşterilerin oynadıkları biletlerin B ve C kuponlarını bayiler yüzerlik desteler haline getirirler. Bu desteler en geç Cuma günü, listeleri ile birlikte başbayiliklere teslim edilir. Başbayilikler, çıkardıkları bayi listeleri ile topladıkları kuponları Cumartesi günü sabahı Ankara’da bulunacak şekilde sevk ederler. Sevkiyat özel torbalar içinde, mevsime ve yerine göre demiryolu veya kara yolu ile yapılır. Halen sekizi İstanbul’da, üçü Ankara’da, üçü İzmir’de, diğerleri de başka illerde olmak üzere altmış bir tane başbayilik var. Ankara’ya, her hafta ortalama olarak 200. 000 ile 300. 000 arası kupon gelmektedir.
Kuponlar, Spor-Toto binasının en alt katındaki kabul odasında bayi listelerine göre kontrolleri yapılarak teslim alınır. Desteler halinde olan bütün kuponların köşeleri özel bir ilaca batırılır. Bu ilaç, normal ışıkta görünmeyen, ancak kuars lambasında görülebilen floresanlı bir boyadır. Her hafta rengi değiştirilen bu görünmez boyanın rengini yalnız teşkilat müdürü bilir. Böylelikle, ikramiye kazanmış bir biletin dizilere sonradan katılıp katılmadığı kuars ışığındaki kontrolü ile anlaşılmış olur. B. kuponlarına ayrı, C kuponlarına ayrı renkler verildiğinden kontrol daha sıkılaştırılmış ve her türlü hile ihtimali önlenmiş olur. Renklendirilmiş B kuponları B odasına kilitlenir. C kuponları ise iş bölümü adı verilen kutulara yerleştirilir. Her iş bölümü 2500 ile 3000 kupondan ibarettir. Kutular C odasının sorumlularına teslim edilir.
Bütün bu işler cumartesi günü maçların başlama saatinden bir saat öncesine kadar tamamlanmış olmalıdır. Aynı gün öğleden sonra ve Pazar günü C kuponları teker teker kontrol edilir. Bu kontrollerde bayilerin ve müşterilerin yaptıkları yanlışlıklara bakılır. Her hafta yanlış veya noksan olarak doldurulmuş pek çok kupona tesadüf edilmektedir. Bazıları da fazladan şiirler, maniler yazmakta; teşkilat personeline mesajlar göndermekte; balık, kuş, nal, kadın, okla delinmiş kalp resimleri çizmekte imiş. Hatta kuponlar üzerinde ortaklar arasında kazanılacak ikramiyenin paylaşılmasına dair özel anlaşma düzenleyenler bile var.
Bu şekildeki bütün pürüzlü C kuponları, değerlendirmeye katılmamak üzere ayrılır; B kuponları ile karşılaştırmak için ayrı bir yerde saklanır. Her iki nüshada da aynı hataları ihtiva eden biletler ikramiye almaya hak kazanamazlar. Geçen yıl on üç tutturduğu halde yaşını yazmayı unutan İstanbullu bir vatandaş 268 bin liradan, çift biletle oynayan Aydınlı başka bir vatandaş ise 479 bin liradan mahrum kalmışlardır.
Pazar günü akşamı Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’nce maçların sonuçları radyolarda ilan edilir. Pazartesi sabah artık Spor-Toto teşkilatında hummalı bir değerlendirme faaliyeti başlamıştır. İlk iş olarak basımevinde karton şablonlar üzerine on üç maçın doğru sonuçları basılır. Değerlendiricilere dağıtılır. Her birinin on dokuzar kişilik kadrosu bulunan on altı değerlendirme masası vardır. Bunların on altısı değerlendirici, birisi masabaşı, birisi sekreter, birisi de masa yardımcısıdır. Masabaşı, masanın disiplininden ve çıkardığı işten sorumludur. Alınan iş bölümlerini özel cetveline kaydeder, en çok randımanı sağlayacak şekilde personele iş taksim eder, hataları kontrol eder. Sekreter, her türlü yazı ve kayıt işlerinde onun yardımcısıdır. Masa yardımcısı ise, değerlendiricilerin her ihtiyacını, onların yerlerinden kalkıp zaman kaybına sebebiyet vermeyecek şekilde görür.
Değerlendirme, şablonların her kolona ayrı ayrı tatbik edilmesiyle yapılır. İlk değerlendirme yukarıdan aşağıya doğrudur. Dört hata bulunan kolonlar değersiz sayıldıklarından, bulunan dördüncü hatadan sonrasına devam edilmesine lüzum yoktur, Kazanan biletler ayrılır. On üç tutturanlar derhal değerlendirme müdürüne götürülür. Diğer ikramiye kazananlarla aşağıdan yukarıya yapılan ikinci değerlendirmede bunlara eklenenler ikramiye kontrol servisine gönderilir. Bu servisten geçirilen biletlere kıymet damgası vurulur. Gerekirse kuars ışığında tetkik edilir.
C kuponları üzerindeki değerlendirme işlemleri tamamlanınca üç kişilik gözlemci heyet tekrar bir araya gelir. Üç kilitli B odası açılır. Heyet huzurunda ikramiye kazanmış C kuponları ile B kuponları karşılaştırılır.
İşte Spor-Toto teşkilatının bir haftalık periyodu bundan ibarettir. Artık ondan sonrası, isabet eden ikramiyelerin hesaplanmasına ve sahiplerine gönderilmesine ait olan işlemlerdir.
Her insanın bir ümide bağlanma ihtiyacı vardır. Her kişinin kafasında çeşitli hayalleri, sahip olmak istediği birçok idealleri bulunabilir. Her insan yeryüzünde kaldığı müddetçe şansını denemek ister. Talih kuşunun hangi başa konacağı bilinmez. İşte bu ümittir ki insanı sürükler, derece derece kendine bendeder. Bazıları hayalperest olur, hatta bazıları kumarbaz…
Spor-Toto’nun yetkilileri, işte insanlardaki bu tabii eğilimin Spor-Toto sayesinde kötü yönlere kaymaktan korunabileceğini söylüyorlar. Belli bir istatistik olmamakla beraber, toto yarışmalarının bulunduğu ülkelerde kumar ve diğer suçlar azalmakta imiş. Ümit, hayal, heyecan toto ile tatmin ediliyormuş.
Nitekim bizdeki henüz bir buçuk yıllık Spor-Toto denemesi de ümitleri peşinde koşan nice insanımız olduğunu meydana çıkardı. Üç büyük ilde başlayan toto, bu gün, elli ile sıçramış bulunuyor. Bir buçuk yılda, 11 milyon 411 bin 639 kuponla 82 milyon 660 bin 732 liralık oynanmış; bu miktarın 43 milyon 081 bin 604 lira 55 kuruşu ikramiye olarak dağıtılmıştır. Teşkilat masrafları ve bayi komisyonları çıktıktan sonra Beden Terbiyesinin hissesine de 28 milyon 721 bin 094 lira 74 kuruş düşmüştür. Bu para özellikle spor tesislerine harcanacaktır.
Hayat Dergisi




Yorum bırakın