Yazar: reddiye

  • 1915 Şilt Olayı IV – Oldu Bitti

    1915 Şilt Olayı IV – Oldu Bitti

    Türk futbol tarihinde oldu bitti haline getirilmek istenen “1914-1915 Şampiyonluğu ve Şilt Olayı” hakkında gazete haberlerini meydana çıkarmaya devam ediyor ve soruyoruz :

    • Tarih yazarken sadece “belli” kaynakları değerlendirmek ve diğerlerini görmezden gelmek hangi sorumlu anlayışa sığar?
    • Ali Sami Yen ve Burhan Felek öyle yazmış. Demek ki 1914-1915 şampiyonu Galatasaray’dır” deyip, başka bulguları değerlendirmemek tarihçilik midir?
    • Veya bir başka şekilde soracak olursak, “O döneme dair her şeyi okudum” diyen bir tarihçinin mesuliyeti, okurlarına bütün bilgileri sunmak değil midir?

    Bu sorulara yanıt bekliyoruz fakat geleceğinden ümitli değiliz… Bununla beraber “Türk spor tarihi yazıyorum” iddiasıyla Fenerbahçe tarihine dair önemli metinlerin görmezden gelinmesine izin vermeyeceğimizi de tekrar söylemek isteriz.

    Aşağıda 17 Nisan 1915 tarihinde İkdam gazetesinde yayınlanan bir gazete haberi var.

    “…Galatasaray, Altınordu, Anadolu, Süleymaniye ve İdman Yurdu takımları aralarında bir heyet teşkil etmişler ve bu heyete (İstanbul Futbol Birliği) namını vermişlerdi…” cümlesi aslında her şeyi özetliyor.

    1914-1915 İstanbul Futbol Şampiyonu Fenerbahçe değildir” demeyi bütün kitaplarında adet haline getiren tarihçiler, neden yalnızca bir-iki kaynak kullanıp, diğerlerini görmezden geldiklerini açıklamak durumundalar! Tarih bu şekilde değerlendirilmez.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Şehrimizde İdman

    Geçen sene iptidasında şehrimizin idman kulüplerinden Galatasaray, Altınordu, Anadolu, Süleymaniye ve İdman Yurdu takımları aralarında bir heyet teşkil etmişler ve bu heyete (İstanbul Futbol Birliği) namını vermişlerdi. Bu beş kulüp meyanında bulunan Altınordu, sene ortasında bazı esbabdan dolayı mezkur birlikten çekilmiş idi. Diğer dört kulüp mütebaki oyunları hitama erdirmişlerse de neticede Galatasaray ile Anadolu’nun “sayı”ları müsavi olduğundan tekrar bir müsabaka icrası icap ediyordu.

    Bu son müsabaka dün Kadıköy İttihat Kulübü çayırnda icra edilmiştir. Gerek Galatasaray ve gerek Anadolu kulübü de oldukça muntazam birer takımla ortaya çıktılar, oyun gayet heyecanlı olarak devam ediyordu. Heyet-i umumiyesi itibariyle oldukça muntazam olan bu oyunda Galatasaray üç, Anadolu ise iki sayı yapmış ve Galatasaray müsabakayı kazanarak bu beş kulüp arasında birinciliği ihraz etmiştir.


    17 Nisan 1915 tarihli İkdam gazetesi

  • Sonsuz Tahrifat

    Sonsuz Tahrifat

    Reddiye mahlaslı konuk yazarımız, “Türkiye Futbol Tarihi”ni konu alan kitaplarda yer alan bilinçli yanlışlara, karartmalara ve maddi hatalara dikkat çekmeye devam ediyor. Peşrevi fazla uzatmadan sözü kendisine bırakıyoruz. Bu sonsuz tahrifat çabası inanılır bir şey değil!

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

    (Fotoğraf Yazısı : 336-337 mevsimi Cuma Ligi futbol şampiyonu Fenerbahçe Kulübü)


    İkinci Fasıl

    Sayın Mehmet Yüce’nin enteresan bir tarzı var:

    Arşiv taramalarında gördüğü (?) haberleri kitaplarında yayınlarken, bunları sık sık kırpıyor.

    Hatırlayacaksınız; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. tarafından yayınlanan “Esir Şehirde Spor” isimli kitap da bu furyadan nasibini almıştı.

    Söz konusu kitabın 205-206. sayfalarında; Spor Alemi dergisinin Mayıs 1921 tarihli nüshasındaki baş makalenin bir kısmını kırpmış ve orada yazılanları İstanbul Türk İdman Birliği lig heyetinin bildirisi gibi yansıtmıştı. Yani beyefendi bu metni “ligde şampiyon tayin edilmemesine karar verilen” resmî bir duyuru gibi göstermişti.

    Fakat bu doğru değildi.

    Aynı tahrifatın (yine aynı konuyla ilgili) dahası da var.

    “Peki bunun Fenerbahçe ile ne alakası var?” diyeceksiniz. İlk bakışta haklısınız.

    Fakat Sayın Mehmet Yüce’nin (kulüpçülük gayretiyle olacak) “Nasılsa kimse okumaz!” dediği Osmanlıca metinlerde Fenerbahçe’nin şampiyonluklarını sansürleyecek kadar ince (!) çalıştığını unutmayalım.

    Kendisine, muhtemelen artık iyice idrak ettiği, kötü bir haberimiz var :
    O metinleri biz de okuyoruz. Ve sorumluluğumuz bütün bir spor tarihi yazımına özen göstermek olduğu için gerçekleri aramaya devam edeceğiz.

    Neyse efendim… Buyurun, ikinci fasıla…

    Kırkyama

    Sayın Mehmet Yüce’nin kırkyama tarih anlayışıyla “resmî bildiri” diyerek okuru yanılttığı bölümden hemen önce şöyle bir kısım var:

    “Kulüplerden sonra birliklere bir göz atarsak görürüz ki; daha ilk devre-i müsabakasını bile ikmal etmeden içinden iki kulübün infisah ederek eksilmesi sebebiyle gayrı-tam bir şekil alan Pazar Ligi, futbol mevsimi bittiği halde hatta bu noksan şekliyle ancak ilk devre-i müsabakayı ikmal ederek devre-i diğere daha başlamadığı için, şampiyon tayinine artık imkan görememiş;…”

    Bundan sonra, yazarın “kendince” resmî duyuru dediği ama aslında yalnızca bir dergi baş yazısının parçası olan kısım geliyor. Tabii biz tarihe olan saygımızı hep ön planda tutarak, bunu da yayınlayacağız. Şöyle ki:

    “Cuma günleri müsabaka yapan Türk İdman Birliği’ne gelince bu birliğe mensup kulüpler arasında nizamname ve tatbikatı mesailinden tahaddüs eden ihtilafat yüzünden dört beş oyunun tekrarı gibi artık gayrikabili icra mecburiyetler karşısında bulunulduğu için orada da bu sene şampiyon tayin edilmemesine karar verilmiştir.”

    Aslında makale burada bitse, sayın Mehmet Yüce işi kotaracak ve “resmî bildiri” ısrarına devam edecek ama… Gelin görün ki öyle olmuyor. Spor Alemi yazarı, metni kaleme almaya devam ediyor.

    İmza Kimin?

    “Şu halde, yapılan bunca aleyhdarane propaganda ve kıyl ü kâllere rağmen dürüst, muntazam ve ciddi yegane birliğin hala İstanbul Futbol Birliği olduğuna bundan beliğ delil ister mi?..

    Mahaza ümid ederiz ki; bu ayrı ve esassız birlikler yerine, gelecek mevsim idman ittifakının muayyen ve muntazam müsabakaları kaim olarak  her memleketteki tabiilik bizim spor hayatına da nizam-bahş olur.”

    Sayın Mehmet Yüce’nin makalenin altında yer alan (Spor Alemi) imzasını görmemiş olması mümkün mü? Kim bilir? Ama her halükarda “Gördüyse, neden resmî bildiri diyor? Görmediyse resmî bildiri olduğunu nereden çıkarıyor?” gibi sorular akla geliyor.

    Daha Başka Sorular

    Sayın Mehmet Yüce’ye bundan önce de “Neden Fenerbahçe tarihine dair bilgileri sansürlediğini” sorduk ama yanıt alamadık. Olsun, biz hem kendisine, hem de kitaplarını yayınlayanlara suallerimizi yöneltmeyi sürdüreceğiz.

    Bu konu özelinde sorularımız ise şu şekilde:

    • Neden metnin bir kısmını İstanbul Türk İdman Birliği’nin resmî duyurusu olarak gösterdiniz de ondan hemen önceki bölümü bu şekilde belirtmediniz? Yazının bir kısmı duyuru da Pazar Birliği lig heyetine dair yazılan diğer kısmı haiku mu?
    • Makalenin belli bir paragrafının başlangıcını bu şekilde “ayıklarken”, sonuna da aynı işlemi uygulamışsınız. Neden?

    Daha doğrusu, iki soruyu tek potada eritecek olursak; Metinleri tahrif ederken ölçünüz tam olarak nedir?

    Aslında soruların yanıtı belli… Aynı paragrafın bir bölümü işine geldiği için resmî duyuru , diğer kısmı işine gelmediği için resmî duyuru değil. Afiyet olsun.

    Saygılarımla,
    Reddiye


    Okura Not : “Esir Şehirde Spor”un 192. sayfasında : “…İttihatspor, şampiyonluk yolundaki en büyük rakibi Rum Pera kulübünü 1-0 mağlup ederek 1920-21 sezonu İstanbul Pazar Ligi şampiyonu olmayı başardı” yazıyor. Buradaki bilgi yanlış. İtthatspor şampiyonluğunu, 8 Mayıs’ta oynadığı ve 2-2 biten Beşiktaş maçıyla ilan etmiştir. Hoş, sevgili okur; neresi doğru ki?

  • 1915 Şilt Olayı III – İhmal

    1915 Şilt Olayı III – İhmal

    Fenerbahçe Spor Kulübü tarihine yapılan en büyük saldırılardan birini daha yazmaya devam ediyoruz. Bugün konu başlığımız ihmal…

    Birinci bölümde sayın Mehmet Yüce’ye neden “Osmanlı Melekleri” isimli kitabında Fenerbahçe’nin şampiyonluklarını yazan bir gazete haberini sansürlediğini sormuş, ikinci bölümde ise yine aynı yazarın, aynı kitapta bu konudaki bilgileri kararttığını söylemiştik.

    Tabii ki yazarın “Onu da siz bulun” deme hürriyeti var. Fakat bir insan “Ben o döneme dair her şeyi okudum ve bu kitapları tarafsız bir gözle yazıyorum” diyorsa, buna göre davranması gerekir.

    Kitabın 277. sayfasındaki fotoğrafın altına “1914-15 İstanbul ligi şampiyonu Galatasaray takımı. Şild olmadan alınmış hatırası” yazıp da Fenerbahçe’nin şampiyonluk şildini gasp ettiği iddiasını dillendiren bir yazar hakkında kamuoyunun düşüneceği tek şey, ya (her şeyi okumadığı halde okudum demek suretiyle) yalan söylediği ve/veya (konuya dair belgeleri saklayacak kadar) kulüpçü olduğudur.

    Yeni Belge

    Aşağıda 5 Ocak 1915 tarihli İkdam gazetesinde yer alan spor haberlerini göreceksiniz.

    Özetle, o sezon yaşanan karışıklıktan (?) dolayı Fenerbahçe’nin yeni bir birlik kurduğu, bu birliğe katılmak isteyen takımların kulüp merkezine başvurması gerektiği yazılı…

    Bazı tabirler özellikle dikkat çekici. Mesela şunlar:

    • Grupların taksim keyfiyetinin gayritabiiliği…
    • Üç senelik şampiyonluğu hasebiyle lig teşkiline en ziyade salahiyetdar bulunan Fenerbahçe…

    “Tarih yazdığını iddia eden ve her şeyi okuyan” birinin bu haberleri ihmal etmesi (!) akıl karı değil. Ama zaten yaşanan şeyin adı da ihmal değil.

    Sayın Mehmet Yüce, Fenerbahçe’ye yarayacağını düşündüğü bilgileri kitaba almamayı bir nevi görev bilmiş. Biz de tek tek onun yazmadıklarını (yanlış yazdıklarını ve sansürlediklerini) bulup çıkartacağız. Fenerbahçe Spor Kulübü tarihi her aklına esenin istediği gibi ekleme çıkarma yapabileceği bir şey değil.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Şampiyonluğu Ligi

    Bu sene Kadıköyü Cuma Ligi’ne gruplara taksim keyfiyetinin gayritabiiliği muvacehesinde adem-i iştirake mecbur kalan ve üç senelik şampiyonluğu hasebiyle lig teşkiline en ziyade salahiyetdar bulunan Fenerbahçe Kulübü “İstanbul Şampiyonluğu Ligi” namıyla teşekkül eylemiştir. Bu lige Galatasaray, Türk İdman Ocağı, Darülmuallimin ve Darüşşafaka kulüplerinin de iştirak edeceği haber alınmıştır.


    Türk İdman Ocağı’ndan : İstanbul Şampiyonluğu Ligi’ne dahil olmak arzu eden idman kulüplerinin lig nizamnamesini tanzim etmek üzere önümüzdeki Cuma günü alafranga saat ikide Fenerbahçe Kulübü’nün Kadıköyü’nde vaki merkezine gelmeleri lüzumu beyan olunur.

    5 Ocak 1915 tarihli İkdam gazetesi

  • 1915 Şilt Olayı II – Karartma

    1915 Şilt Olayı II – Karartma

    Fenerbahçe tarihi, büyük bir karartma ile karşı karşıya… Yazar Mehmet Yüce’nin, İletişim yayınlarından çıkan “Osmanlı Melekleri” kitabında 1914-1915 sezonu İstanbul futbolu anlatılırken, Fenerbahçe özelinde şöyle cümleler var :

    (Galatasaray karşısında aldığı) altı gollü mağlubiyet üzerine maneviyatı kırılan Fenerliler o sene lige katılmama kararı alırlar ve bunu Ali Sami Bey’e bildirirler.

    “… önce lige girmeyen sonra kuvvetlenince lige girmek isteyen ve lig başladığı için bu isteği kabul edilemeyen Fenerbahçe…”

    “Fenerbahçe’nin tertip ettiği İstanbul Şampiyonluğu Ligi ise 1915 senesi Bahar ve Yaz mevsimlerinde icra edildi. Nihayetinde Fenerbahçe’nin şampiyon olduğu ligde müsabakalar gayet heyecanlı cereyan etti. Bu ligle ilgili gazetelerde malûmat olmasa da, Fenerbahçe’nin tekmil rakiplerini mağlup ederek şampiyon olduğu haberini İkdam’ın 26 Haziran 1331 yani 9 Temmuz 1915 tarihli nüshasından öğrendim.”

    Sorular

    Sayın Mehmet Yüce’nin bir iddiası var : 26 Ağustos 2014 tarihinde Agos gazetesinin internet sitesinde Fatih Gökhan Diler’e verdiği röportajdaNasıl başladınız, hangi kaynaklara başvurdunuz?” sorusuna “Sonuç itibarıyla bütün külliyatı taradım. Futbolla ilgili Osmanlı’da ne çıktıysa okudum.” şeklinde bir cevap vermiş.

    Şimdi sayın Mehmet Yüce’ye soruyoruz:

    1. Madem her şeyi okudunuz; neden 1915 yılını anlatırken sadece Ali Sami Yen’in yazdıklarını ve tek bir mecmuayı kaynak gösteriyorsunuz?
    2. Neden “taradığınızı belirttiğiniz” gazetelerde çarşaf çarşaf yayınlanan başka metinleri kitaplarınıza almadınız?
    3. Yoksa her şeyi okumadınız da ilk bulduğunuz kupürlerle mi kitaplar yazdınız?

    Bize göre, soruların cevabı belli… Sayın Mehmet Yüce külliyatı esaslı bir şekilde taramış olabilir. Fakat ne yazık ki kendisini kulüpçülüğe (diğer bir deyişle Fenerbahçe nefretine) kaptırmış ve “Neden?” başlıklı yazımızda değindiğimiz sansür hadisesiyle beraber, bilgi karartma yoluna da gitmiş.

    Sorumlu Tarihçilik

    Aşağıda 26 Ocak 1915 tarihli İkdam gazetesinden bir metin göreceksiniz. “İstanbul Şampiyonluğu Ligi ve Türk İdman Ocağı Katibi Münir” imzalı yazı, 1914-1915 sezonuna dair tartışmada Mehmet Yüce’nin göz ardı ettiği diğer tarafın bakış açısını anlatıyor.

    “Sorumlu” parantezinde “araştırmacılık, yazarlık ve tarihçilik” işimize gelen kaynağı, işimize geldiği kadar kullanıp, beğenmediğimiz kelimeleri atıp, hoşumuza gideni yazarak yapılmaz.

    Fenerbahçe, 1914-1915 sezonu şampiyonu ve şildin sahibidir.

    Ciltler dolusu “Türkiye Futbol Tarihi” yazdığını iddia ederken, belgelerde tahrifat yapmaktan çekinmeyenlerin (tarihi metinleri cımbızlayıp kırparak) aksini iddia ediyor olması gerçeği değiştirmez.

    Bitmedi… Devam edeceğiz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Futbol Birlikleri Meselesi

    Muhterem gazetenizin 6434 numaralı ve 5 Kanunisani 330 tarihli nüshasında futbol birlikleri hakkında “Burhaneddin” imzasıyla yazılan varakaya cevaptır :

    Bundan takriben dört ay evvel Türk İdman Ocağı da dahil olduğu halde geçen sene birliğinde oynayan kulüpler, lig teşkili için davet olundular. O zaman sair kulüplerle birlikte Fenerbahçe ve Türk İdman Ocağı da bu davete icabet ettiler. Nihayet ahval-i hazıra hasebiyle oyuncuların bir çoğu asker olduğundan lig teşkili kabil olamayacağı mütalaasında bulunarak bu senenin hususi maçlar ve talimlerle geçiştirilmesi tensip olundu.

    Böyle olduğu halde pek tuhaftır ki bir müddet sonra memleketin şampiyonu olan Fenerbahçe ile ikincisi olan İdman Ocağı ve elyevm Cuma Ligi’nde oynayan timlerin bazısından pek fazla kuvvetli olan Darüşşafaka kulüplerinin nisyan ve ihmaliyle bir birlik teşkil olunmuş. On Teşrinisanide birliğe girecek iktidar ve intizamda bulunan kulüplerin Union Kulübü kitabeti tarafından daveti -Fenerbahçe ve Türk İdman Ocağı için- vaki değildir. Bunu bilhassa tekzip edebilirim.

    Birlik teşkili, birkaç kulübün içtimaında kabil olduğuna nazaran meydanda bu kulüpler mevcut değil iken, yeni lig, alakadar uzuvlarıyla bir şahsiyet-i tamme ibraz edememişken mevki-i kitabetin hodbehod “Şu kulüp muntazamdır çağırayım, şu gayrimuntazamdır gelmesin” demesi pek garip olmaz mı? Umumi olması, her kulübün murahhaslarıyla i’tâ-ı karar edebilmesi icap eden birliği teşkil için teşebbüs eden kulüp adi bir vasıtadan başka bir şey olamaz.

    Ber-vech-i bâlâ söylendiği gibi yine tekrar ederiz ki Fenerbahçe ve Türk İdman Ocağı lig teşkili için davet olunmamıştır. Maksat-ı mahsusa tahtında bir lig teşkilinden haberdar edilmeyen kulüpler müddeayamızı arzu olunuyorsa tahriren teyit edebilirler.

    Bilahare Fenerbahçe ve Türk İdman Ocağı kulüpleri meseleden haberdar olup da duhul için müracaat ettikleri zaman “Birinci grup tamam olmuştur. Arzu ederseniz ikinci gruba dahil olun” cevabını aldılar. İstanbul şampiyonluğu ve ikincisi şu cevab-ı keyfi üzerine hakk-ı sarihlerini müdafaa etmek ve lige adem-i duhulümüzle menfaatdar olan bazı kulüplerin kesr-i ümidi maksadına binaen ve şampiyonluk ve ikincilik salahiyetine istinaden malum olan birliği teşkil ettiler. Birliğe dahil olan Fenerbahçe, Türk İdman Ocağı, Darüşşafaka, Darülmuallimin, İstanbul Jimnastik, Erenköy ve Çamlıca kulüpleri arasındaki ilk müsabakada, Kanunisani’nin 16ncı Cuma günü başlayacaktır.

    Şampiyonlukların lig teşkilinde bir salahiyeti olup olamayacağı meselesine gelince :

    Biz hiç şüphe etmiyoruz ki üç senelik şampiyon olan Fenerbahçe ile geçen senenin ikincisi olan Türk İdman Ocağı; mesela Anadolu kulübünden veyahud Hisar İdman Yurdu’ndan bu gibi mesailde daha ziyade salahiyetdardır ve onun alakasıyla vücuda gelecek birlik, bir şahsiyet-i mümtazeye tesâhub eder. Bununla beraber biz; birlik teşkilini taht-ı inhisarımıza almadık ve öyle bir iddiada bulunmadık. Kendi ifadelerinden istinbat olunan şu hakikati tetebbu’ tavsiyesini zaid görürüz. Belki Cuma Birliği muteber gazetenizin “İstanbul Şampiyonluğu Ligi”nin teşkili hakkında gibi ihbarı üzerine tekziplere ve her kulübün birlik teşkil edemeyeceği iddialarına kalkışmasıyla onu; taht-ı inhisarına almak istemiştir.

    Tekrar edelim ki; İstanbul Şampiyonluğu Ligi teşkil olunmuş, nizamnamesi tanzim edilerek heyet-i idaresi intihap edilmiştir.

    Red ve tekzibine lüzum hissettiğimiz diğer bir cihet de Türk İdman Ocağı’nın lige dahil olamamasının sebebi gayrimuktedir ve gayrimuntazam olması iddiasıdır.

    Biz bu iddiayı biraz namünasip gördük. Zira : Türk İdman Ocağı altı senelik bir kulüptür. Bu seneye gelinceye kadar ligde icra-ı müsabakat etmiş ve ikinciliği ihraz eylemiştir. Hususiyle hiçbir kulüp kendisine 14 sayı yapmamıştır. Biz teşrik olunmadık değil, belki iştirak etmedik. Çünkü bize “Birinci grup tamam oldu. İkincide oynayın, aralarında hiçbir fark ve imtiyaz yoktur.” dediler fakat biz; onların şeraitini muvafık görmedik. Şu hal meydanda dururken “Onlar girmediler değil, biz onları kabul etmedik” demek de evvelki garabetlere inzimam eden diğer bir garabettir.

    Fenerbahçe’nin neşriyat-ı vakıada dahli bulunmadığı sözü de doğru değildir. Kitabetin imzasını muhatap addeylemekliğim ise bu derece aleni bedihi olan mesailde Cuma Birliği heyet-i idaresinin zühûlünü kabul etmeyerek bu zühûlü yalnız sahib-i imzaya atıf ve isnat ettiğimden ileri gelmiştir.

    Hususat-ı mesrudatın lütfen ve hakikat-i mesaileyi tavzihen ve tenviren dercini temenni eylerim efendim.

    İstanbul Şampiyonluğu Ligi ve Türk İdman Ocağı Katibi

    Münir


    Futbol Müsabakaları

    Fenerbahçe Spor Kulübü’nden : Önümüzdeki Cuma günü Kadıköyü’nde Union Kulüp’te Altınordu ve Fenerbahçe Spor Kulüpleri menfaatine bir müsamere tertip olunmuştur. Yevm-i mezkurde Altınordu, Fenerbahçe, Galatasaray, İdman Yurdu, Darülmuallimin ve Darüşşafaka kulüpleri arasında futbol müsabakaları icra olunacaktır. Müsabakalara saat on birde bide olunup dört buçukta nihayet verilecek ve müsamereye bir kıta askeri bandosu dahi iştirak edecektir. Spor hayatı ile alakadar gençlerin yevm-i mezkurde Union Kulüp’te isbat-ı vücut edecekleri tabiidir.


    26 Ocak 1915 tarihli İkdam gazetesi

  • Reddiye

    Reddiye

    “Reddiye” mahlasını kullanan konuk yazarımız, bu sayfada “Türkiye Futbol Tarihi”ni konu alan kitaplarda yer alan bilinçli yanlışlara, karartmalara ve maddi hatalara dikkat çekecek.

    Uzun soluklu bir çalışma olacak gibi gözüküyor. Kendisine doğruları gün yüzüne çıkartma yolunda şimdiden sonsuz başarılar diliyoruz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Bildiri mi?

    Sayın Mehmet Yüce’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yayınlanan “Esir Şehirde Spor” isimli kitabında ciddi hatalar var. Bunlardan ilk ele alacağımız örnek, 1920-1921 sezonuna dair…

    Yazar, aşağıdaki metni yazarak, dönemin meşhur dergisi “Spor Âlemi”nin 1921 Mayıs tarihli nüshasına referans veriyor:

    Ancak oynanan maçlar üzerine kulüpler tarafından yapılan itirazlar fazlalaşınca işin içinden çıkamayan lig heyeti, Türk İdman Birliği Ligi’ni 1920-1921 sezonu için iptal ettiğini açıklayan bir bildiri yayınladı.

    Mehmet Yüce – Esir Şehirde Spor (syf. 205)

    Oysa (buradaki Spor Âlemi – Mayıs 1921 bağlantısından ulaşabileceğiniz) dergide ve beyefendinin alıntıladığı yazıda “Bend-i Mahsus” ibaresi ile “Spor Âlemi” imzası net olarak gözüküyor.

    Yani, o metin bir bildiri değil, yalnızca derginin baş makalesi…

    Haber mi?

    Yazar, dergideki baş makaleyi, “lig heyetinin bildirisi” olarak gösterdikten sadece bir sayfa sonra İkdam (*) gazetesinde başka bir habere rastladığını söylüyor ve bunun üzerine bir önceki bildiriyi (!) “haber” klasmasına geri transfer ederek şöyle diyor:

    Bu çelişkili haberlerin hangisinin doğru olduğunu bilmek pek mümkün görünmüyor? Türk İdman Birliği 1920-1921 sezonunda oynanan müsabakaların tamamına ulaşılamadığı için bu konuda bir yorum yapmak doğru olmaz.

    Mehmet Yüce – Esir Şehirde Spor (syf. 206)

    Cevapsız Kalan Sorular

    Arkadaşlarımız birkaç gün evvel “Neden?” başlıklı bir yazı kaleme almışlar ve sayın Mehmet Yüce’ye “Osmanlı Melekleri” isimli kitabında “üç sene İstanbul şampiyonluğunu ihraz eden Fenerbahçe” tabirini gazete metninden ne sebeple çıkarttığını sormuşlardı. Fakat cevap alamadılar…

    Şimdi ben de saygıdeğer yazara bir-iki başka soru yöneltmek istiyorum.

    1. Neden bir dergi makalesini kırparak, ona “resmî bildiri” diyorsunuz?
    2. Bu (aslında bildiri olmayan) metnin 1920-1921 Türk İdman Birliği Ligi’nin iptal kararı olduğunu neye dayanarak yazıyorsunuz?
    3. Dergideki baş makalenin önce “lig heyetinin bildirisi” olarak gösterdiğiniz “kırpılmış” bölümünü, hemen bir sonraki sayfada “haber” sınıfına alma ihtiyacını neden hissediyorsunuz?

    En önemlisi… Neden tarihi tahrif ediyorsunuz?

    Saygılarımla,
    Reddiye


    (*) İkdam gazetesinin ilgili nüshasına “buradan” ulaşmanız mümkün. Mehmet Bey, herhalde sehven olacak, kitapta iki yazmış ama bahse konu haber de gazetenin üçüncü sayfasında.

  • 1915 Şilt Olayı I – Neden?

    1915 Şilt Olayı I – Neden?

    Tarih yazımında, anlatılan dönemin kaynaklarını aktarırken onları kırpmak ya da sansürlemek, anlaşılabilir bir şey değil. Tabii insanlık halidir, unutulur, gözden kaçırılır, yanlış okunur, bunlar başka şey… Mamafih “Neden?” diye sorduran örnekler de karşımıza çıkıyor.

    Mesela sayın Mehmet Yüce’nin “Osmanlı Melekleri” isimli kitabının ilk baskısında, 281. sayfada yer alan haberin (*) tam metninde “üç sene İstanbul şampiyonluğunu ihraz eden Fenerbahçe” denirken, kitapta yer alan çeviride neden sadece “Fenerbahçe” yazıldığını merak etmemek mümkün değil.

    Yukarıda ilgili gazete kupürünü, aşağıda ise önce bizim çevirimizi, daha sonra da Osmanlı Melekleri kitabındaki yazıyı göreceksiniz.

    Sitemizi açarken Fenerbahçe tarihi araştırmalarında yoğunlaşacağımız en önemli parçaları “Kuruluş/İşgal Seneleri” ve “1959 öncesi Şampiyonluklar” olarak belirlemiştik. Bu doğrultuda, tarihin (hatta sadece Fenerbahçe özelinde değil, genel olarak bütün bir geçmişin) yanlış veya eksilterek yazılmasına müsaade edemeyeceğimizi ve bu tip yanlışları bir “reddiye” kapsamında toplayacağımızı belirtmek istiyoruz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Orijinal Gazete Metni

    Futbol Müsabakaları / 331-332 Senesi

    Futbol mevsimi hulul etmesine mebni Teşrinievvel’den itibaren birlik müsabakalarına başlanacaktır. İdman kulübü müntesibi gençlerden ekserisi asker olduğundan yerleri yeni yetişenlerle doldurulacaktır. Bu cihetle timler kısmen ve hemen ekserisi değişmiş olacağı için her bir kulübün yeni yetiştirdiği gençlerin idman hayatında göstereceği kabiliyet nokta-i nazarından, futbol müsabakaları bu sene başka bir kıymeti haiz olacaktır. Hal-i harpte olmamızla beraber yine mevsiminde müsabakalar tertibi ve şu suretle şehrimizde idman hayatına germi verilmesi hakikaten şayan-ı takdirdir. Mesmuatımıza nazaran bu sene İstanbul futbol birinci birliğinde üç sene İstanbul şampiyonluğunu ihraz eden Fenerbahçe kulübüyle Galatasaray, Anadolu, Altınordu, İdman Yurdu, Süleymaniye kulüpleri bulunacaktır.


    Osmanlı Melekleri – 1. Baskı – Sayfa 281

    Futbol Müsabakaları 331-332 Senesi

    Futbol mevsimi hulûl etmesine (gelip çatmasına) mebni (dayanan) Teşrin-i evvel’den itibaren birlik müsabakalarına başlanacaktır. İdman kulübü mensubu gençlerden ekserisi asker olduğundan yerleri yeni yetişenlerle doldurulacaktır. Bu cihetle timler kısmen ve hemen ekserisi değişmiş olacağı için her bir kulübün yeni yetiştirdiği gençlerin idman hayatına göstereceği faaliyet-i nokta-ı nazarından, futbol müsabakaları bu sene başka bir kıymeti haiz olacaktır. Hal-i harbde olmamızla beraber yine mevsiminde müsabakaların tertibi ve şu suretle şehrimizde idman hayatına germi verilmesi hakikaten şayan-ı takdirdir. Malumatımıza nazaran bu sene İstanbul futbol birinciliğinde Fenerbahçe, Galatasaray, Anadolu, Altınordu, İdman Yurdu, Süleymaniye kulüpleri bulunacaktır.


    (*) İkdam Gazetesi – 9 Ekim 1915