Kategori: Denizcilik

  • Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları

    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları

    Kıymetli büyüğümüz Seyhun Binzet, babasının evrak-ı metrukesinde sportif bir hazine bulmuş. Konusu “Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları” olan ve (hakkında çok az malumata sahip olduğumuz) kurucumuz Asaf Beşpınar’ın da adının geçtiği bu kitapçık, Fenerbahçe tarihi için önemli doneler ve isimler içeriyor. Keyifli okumalar.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Salname

    Babamın bıraktığı kitapları karıştırırken yelken tarihimize ışık tutacak bir belge buldum:

    1933 senesi Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı Denizcilik Federasyonu Salnamesi

    26 Temmuz tarihinde Demir Turgut ağabeyin olimpiyat üzüntüsünü yazmıştım. Şimdi bu belge ile o bilgileri derinleştireceğim.

    Bu kitapçığa göre 1914 senesinde tertip edilen deniz müsabakalarında yelken yarışları da yapılmıştır ama bu tarihten 1932 senesine kadar bir daha yelken yarışı icra edilmemiştir. Hâlbuki 1917 senesinde donanma yararına yapılan ve devrin güçlü adamı Enver Paşa’nın start verdiği yarış vardır. Neyse, bu olayı genç Cumhuriyetin hassasiyetine bırakıp biz tekrar yazılanlara dönelim.

    1932 senesinde iki uluslararası yarış sınıfı teknesinin ihzar ve ölçüleri bu sporu yapacak gönüllülere verilmiş, planları Türkçeye çevrilmiş, uluslararası yarış kuralları da Türkçeye çevrilmiştir. Bu işleri, başkanı Demir Turgut olan yelken komitesi gerçekleştirmiştir.

    Demek ki o sene yarışçılar kendi teknelerini yaparak yarışlara katılmışlardır.

    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları

    Cumhuriyetin ilk yarışı 12 Ağustos 1932 Cuma günü Moda parkurunda yapılmıştır. İkinci yarış 2 Eylül 1932 tarihinde Yeşilköy parkurunda ve üçüncü büyük yarış ise 16 Eylül 1932’de tekrar Moda parkurunda yapılmış ve 47 tekne yarışmıştır.

    Bu yarışlarda sporcularımız kendi yaptıkları teknelerle büyük başarı kazanmışlardır.

    12 Kadem Dingi sınıfında Selim Zeki ve Faruk Beyler açık ara birinci olmuşlar; 15 m2 yole sınıfında ise genç mühendislerimizden Harun Bey, kıymetli denizcimiz Behzat Bey için inşa ettiği teknede beraber yarışmışlar ve iftihar edilecek bir farkla birinci olmuşlardır.

    1932 senesinde 2 ay gibi kısa bir zamanda planlanan yarışçı sınıf teknesi 12 m2 şarpiden iki adet inşa edilmiştir. Bir tanesi Eczacı Şeref Bey ve Posta telgraf müdürü Celal Bey tarafından kullanılmıştır. Bu federasyonun ilk tescil edilen uluslararası yarış teknesi olmuştur. Diğer tekne Federasyon tarafından ecnebi bir rakibe verilmiş (büyük ihtimalle Romanyalı) ama Şeref-Celal ekibi büyük farkla birinci olarak ilk yabancı rakibi geçen Türk sporcuları olmuşlardır.

    Kitapçığın sonunda ise “Artık daha fazla şarpi yapıp, uluslararası temaslar için hazır hale geleceğiz” diyor.

    Bu yazının özeti ismi geçen Demir Turgut, Behzat Baydar, Şeref Birgen, Harun Ülman hep İstanbul Yelkeni kurucuları oluşudur. Fen heyetinde bulunan iki deniz inşaat mühendisi Ata Bey ve Asaf Bey İstanbul yelkenden ağabeylerimizdir. Ana yelken kulübü derken kastedilen kulüp büyüklüğü veya sporcu çokluğu değil, işte bu öncülüktür.

    Cumhuriyetimizde yelken yarışları 1932 senesinde başlamıştır; sporumuzu Atatürk’ün direktifi ve Refik Saydam’ın önderliği ile Halk Evleri’ne sokan nesil işte bu nesildir. Yarıştıkları tekneleri bile kendileri inşa etmiştir.

    Seyhun Binzet (Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları)

    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları
    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları
    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları
    Cumhuriyetin İlk Yelken Yarışları
  • Atatürk’ün Fenerbahçeli Çocukları

    Atatürk’ün Fenerbahçeli Çocukları

    1935 yılında Fenerbahçe’nin kuruluş yıldönümü törenlerinde Fenerbahçe, İsviçre’nin Servette takımı (Fikret Arıcan, Şaban Topkanlı, Naci Bastoncu, Niyazi Sel ve Ali Rıza Tansı’nın golleriyle) 5-2 yendi. Maçtan önce resmî geçitler ve konuşmalar yapıldı. Fenerbahçe başkan vekili Hayri Celal Atamer, sporculara “Atatürk’ün Fenerbahçeli Çocukları” şeklinde seslendi. Milli Mücadele kahramanı ve Güneş Spor Kulübü Cevat Abbas Gürer de (Güneş Dil Teorisi’nden esintiler taşıyan) uzunca bir hitapta bulundu. Önce günün fotoğraflarını verelim, sonra konuşmalara geçeriz.

    Fakat maçın detaylarını unutmayalım, değil mi?

    Keyifli okumalar…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Tan gazetesinden

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Tan gazetesinden

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Kurun gazetesinden… Kurucular ve Kulübün Büyükleri…

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Cumhuriyet gazetesinden… Tenisçiler ve En Küçük Futbolcular…

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Zaman gazetesinden… Fenerbahçe’nin Tenis Ordusu

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Kurun gazetesinden… Fenerbahçe’nin Denizcileri

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Kurun gazetesinden… Atatürk’ün Fenerbahçeli Çocukları…

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Kurun gazetesinden… Futbol takımı resmî geçitte…

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Tan gazetesinden… Fenerbahçe-Servette maçı öncesi.

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Son Posta gazetesinden… Servette takımı.

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Son Posta gazetesinden… Fenerbahçe-Servette takımları bir arada.

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Haber gazetesinden… Fenerbahçe-Servette maçından bir enstantane.

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Haber gazetesinden… Fenerbahçe-Servette maçından bir enstantane.

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları
    17 Haziran 1935 tarihli Haber gazetesinden… Fenerbahçe-Servette maçı sonrası iki takım bir arada.

    Hayri Celal Atamer’in Nutku / Atatürk’ün Fenerbahçeli Çocukları

    Bugün Fenerbahçe’nin 27. yıldönümünü kutluyoruz. Hepinize ayrı ayrı Fenerbahçe ailesi namına teşekkür ederim.

    Şu dakikada, bu hür toprakların üstünde, bu hür ve saf gökyüzünün altında ve bu tribünleri süsleyen, gelincikler kadar güzel, dünyalar durdukça dalgalanacak olan bu al bayrağın karşısında göğüsleri kabarmış ve gözleri uzak ufuklara inan dolu ışıklar ile parlayarak bakan Atatürk’ün Fenerbahçeli çocukları, onun heykeli karşısında içtikleri andı yeniden ve baştan ve candan tekrarlarken bu vatanı, üstünde ortak kabul etmez bir sahibi olarak yaşadığımız, bu aziz toprakları bu millete yeniden kazandıran, ona hürriyetine baha biçilmez minnetini bağışlayan Atatürk’e derin ve sarsılmaz minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz.

    İçinde bu ülküleri yaşatan Fenerbahçe bugün 300 sporcu ile huzurunuza geliyorsa yarın 600, beş sene sonra 3.000 gençle, 3.000 bilfiil spor yapan gençle temiz ve açık bir alınla önümüze çıkacaktır.

    Son sözüm şudur :

    Yaşasın büyük Türk Milleti, Yaşasın Atatürk, Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Spor

    17 Haziran 1935 – Zaman Gazetesi


    Cevat Abbas Gürer’in Nutku / Fenerbahçe’ye Tarih Kadar Uzun Bir Ömür

    Sporcu, atletizmi yaratan, kuran, yayan okansel, köklü aksoy ulusunu bütün varlığımla selamlarım.

    Yurttaşlarım,

    Türke, Türklüğe en çok yakışan ve en çok yaraşan; Cumhuriyetimizin kuruluşundan beri bahadırlığını, yaratılış asaletinden alan bugünkü neslin, büyük dedelerinin kutsal izinde kuvvetli inanla ve aynı hızla yürümelerini görmekle pek bahtiyarım… İşte bugün tanığı olduğumuz güzel görey; bu gidişin zengin bir örneğidir.

    Bu zenginliği bize gösteren ve kardeşlik havasını duyuran Fenerbahçeliler; doğuşlarının 27. yaşlarının bayramını kutlamaktadırlar.

    Bıldır aynı kürsüde yaptığım söylevimin son cümlesini tekrarlayacağım:

    Fenerbahçeliler,

    Güneşliler adına bayramınızı kutlular ve ömrünüzün tarih kadar uzun olmasını dilerim.

    Sayın dinleyicilerim,

    Hoşgörünüze sığınarak genç sportmenlere bir, iki öğüt vermek iznini sizden rica ediyorum.

    Sevgili sportmenlerim,

    Sağlam ve gürbüz bir tende ancak nefse güven olur!

    Nefse güven ise kahramanlığın biricik erdemi olduğu gibi her işte başarıcılığın da başlıca etkesidir.

    Bundan ötürüdür ki fikirsel eğitim ile uyumlu olarak sağlık, sağlamlık getiren ten yetişgisinin varlığı görüldüğü ulusta tam bir oğlunluk var demektir.

    Sağlık sağlamlık getiren ve fikirsel eğitim kadar değerli ve gerekli olan ten yetişğisinin yokluğu da sosyal düşkünlüğün açık beldeğidir, açık işaretidir.

    Gençler,

    Hayatın en kıvançlı, en mutlu devri gençliktir.

    Bu çağda fikir ve ten güçlülüğü ile sağlamlaşan insanlar; yalnız yurda, ulusa faydalıdırlar, yalnız yurda ulusa değimli adam olurlar.

    Ey dinç sportmen,

    Türklük kaynağındaki birlik ve beraberlik temiz özüne yaslanarak alçak gönüllülükle; şen, şakrak, başarıcı, atılgan, sağlam ol;

    Bugünden başlayan yarın senindir.

    Göğsünü bakartarak bastığın yeri titret.

    Atatürk neslisin.

    Tarih seni de büyük ataların gibi öğsün. Bırakacağın yüce iz şanla dolsun.

    17 Haziran 1935 – Tan Gazetesi

    Atatürk'ün Fenerbahçeli Çocukları