Etiket: Ankara Demirspor

  • Can Bartu Röportajı

    Can Bartu Röportajı

    Kıymetli büyüğümüz Sibel Kurt, yıllar boyunca Fenerbahçe resmî dergisinde yaptığı röportajları kendi web sitesinde (SibelKurt.org) topladı. Yüksek müsaadesiyle, geçmiş yıllarda Fenerbahçe Resmî Dergisi için yaptığı röportajları sitemizde yayınladığımız Sibel Kurt, yine müthiş bir Can Bartu röportajı ile karşınızda…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Sinyor

    Biz aramızda “Fenerbahçeli olunmaz Fenerbahçeli doğulur.” deriz her zaman. Peki, siz nasıl Fenerbahçeli oldunuz Can Bey?

    Ben de doğma, büyüme Fenerbahçeliyim. Babam Fenerbahçe’nin kurucularındandır. Gözümüzü İlk Fenerbahçe ile açtık. Moda-Kadıköylü’yüm. O zamanlar Kadıköy havalesinde hemen hemen 3-4 kişi Galatasaraylı, Beşiktaşlıydı. Geri kalan herkes Fenerbahçeliydi. Yıllar geçtikçe nüfus çoğaldı, farklılaştı. Ama burada doğup büyüyenler hep Fenerbahçelidir.

    Fenerbahçe’deki spor hayatınız nasıl başladı?

    Fenerbahçe’ye genç takımda basketbolla başladım. Önder Dai diye bir antrenörümüz vardı. Bana çok büyük emeği geçmiştir. Allah rahmet eylesin. Basketbol genç takımda oynarken futbol takımına geçtik. Zorla oynattılar.

    Futbola başlayışınız nasıl gerçekleşti?

    Bir maçta genç takımda takım kaptanıyım. Edirne’ye gittik ve Türkiye şampiyonuyuz. Tabii futbolcular bize nazaran daha zayıf ve kısa boylular. Onlar çıktılar, Edirne karşısında 3-0 yenildiler. Biz çıktık yendik tabii.

    O vakit Reşat Erte vardı antrenör. Aynı otelde kalıyorduk. Fenerbahçe’nin genç takımına geldi “Siz de hiç futbol oynayan var mı?” diye sordu. “Var bir tane, müthiş” dediler. Bir de kaleci Esat vardı bizde pivot oynayan. Sabahleyin ikimizi top oynamaya çıkardı. “İyi tamam bunlar oynasın” dedi. Biz de oynadık. Maçı kazandık. Ben mükemmel goller attım. Ortalık birbirine girdi. Beni omuzlarına aldılar. Tabii ben de büyük keyif aldım. Müthiş bir ortam oldu.

    Ondan sonra döndük geldik, “Sen futbol oynayacaksın.” dedi. “Ben futbol oynayamam, basketbol oynuyorum” dedim. Sonra Pazar günleri gidip Fenerbahçe Stadı’nda hazırlık maçları yapmaya başladık. Böyle başladı futbol hayatım. Sonra beni A takımına aldılar. Ama bu arada basketbol oynamaya da devam ediyordum. 

    Çabuk alıştınız mı futbola?

    Basketboldan geldiğim için popülerdim. Zaten Milli takımda da oynuyordum, o havaya alışıktım. Tabii futbol farklı, çok çok büyük tezahürat var ama kimlerle oynuyorsam oynayayım oyunlar beni fazla etkilemezdi, aynıydı. Ben o takıma, takımımın ve kendimin gücüne bakardım.

    Teknik direktörlerinizle iletişiminiz nasıldı?

    Herkesle aram çok iyiydi. Ben bir kere disiplinsiz değildim. Öyle antrenmana geç geleyim, o antrenmana çıkmayayım. Hiç öyle problemlerim olmadı. Hep esprili olduğum için herkes beni çok severdi. Bilhassa antrenörü bazen tenkit ederdim. Bunu yanlış yapıyorsunuz, bunu doğru yapıyorsunuz. Sorun olmazdı. Benim “Oynamak istedi, istemedi” gibi sorunlarım da yoktu.

    Futbolla tanıştığınızda kendinize örnek aldığınız futbolcu kimdi?

    Tabii o zamanlar herkesin idolü Lefter gibi oynamaktı. Ama Lefter gibi olmak için biraz da onun kabiliyetine sahip olmak lazımdı. Büyük bir kabiliyetti. Bilmiyorum benim öyle bir yeteneğim var mıydı? Eğer futbolcuysanız tüm Fenerbahçelilerin kafasındaki futbolcu Lefter’dir ve onun gibi olabilmek..

    Araştırdığım kaynaklara göre sarı lacivert forma ile 326 maç 162 gol attınız…

    İsmet Pulcu’nun istatistiğine göre tüm hakemli maçlarda 284 tane gol atmışım.

    Fenerbahçe’de oynarken en çok gol atmak istediğiniz takım hangisiydi?

    Her maçta gol atmak isterdim. Ama atmaktan çok attırmaktan daha fazla hoşlanırdım. Bir adam var santrfor oynar sahada hiçbir şey yapmaz, sadece golü düşünür ve gol atar. Ve sonunda gol attı diye kahraman olur. Benim öyle bir fikrim yoktu. Gol pası vermek ve iyi oynamak daha önemliydi benim için.

    En iyi anlaştığınız oyun arkadaşınız?

    “Puşkaş Ergun” lakaplı Ergün Öztuna takıma sonradan İzmir’den gelmişti. Onunla çok iyi anlaşırdık. Egoist olmayan bir futbolcuydu. O zamanlar Fenerbahçe’de top oynarken herkes haddini bilirdi. Şimdi bakıyorsunuz çoğu süper star gibi oynamak istiyor ve hatalar yapıyorlar. Herkes haddini bilecek ona göre oynayacak.

    Maça çıkmadan önce uğur getiren herhangi bir simgeniz veya hareketiniz var mıydı?

    Hayır.

    Derbi maçları öncesi duygularınız?

    Bir keresinde bir Fenerbahçe-Galatasaray maçı oynayacağız. Ben bir gece evvel yattım uyudum. Hatta herkes bana kızdı: “Nasıl rahat uyuyabiliyorsun?” diye. Basketbolda derbileri oynadığımdan fark etmiyordu bana. Ama bir stres de oluyordu tabii. Galatasaray 1 puan öndeydi. Maçı 3-0 kazandık. O sene, o maç sonunda Fenerbahçe şampiyon oldu.

    Türk milli takım formasını basketbol ve futbolda da giyerek her iki branşta da ülkemizi temsil eden tek sporcu oldunuz. Futbolda ilk milli maçınız hangi ülke ile oldu? Bu ilk milli maçınızdaki hisleriniz…

    Top oynamaya başladığımdan 3 ay sonra ilk milli maçta oynadım. Polonya ile oynadığımız bir maçtı. Milli maç farklı, soyunma odası farklı, seyirci farklı o atmosfer, o milli hisler farklı. O zaman daha mı kuvvetliydi bu hisler nedir. O formayla İstiklal Marşı söylemek çok farklı bir duygu.

    Sizin futbol oynadığınız yıllardaki Türkiye-Avrupa şartlarını kıyaslarsak…

    Şu anda aralarında fark yok. Ama o zamanlar fark çoktu.

    Biz haftada iki kere antrenman yapardık: Salı ve Perşembe. Çarşamba, Cumartesi ve Pazar da lig maçı oynardık.

    Avrupa çok farklı, halı gibi sahalar. Bizim buralar balçık çamur.

    Avrupa’da futbolcuya başka bir şekilde ihtimam gösteriyorlar. Tesisler, formalar güzel. Bizimse yırtık formayla bile çıktığımız oldu.

    Beşiktaş Stadyumu’nda o büyük tribün yoktu, oradan buz gibi rüzgar eserdi. Bizim merserize ince formalarımız vardı. Soğuk delip geçmesin diye içimize bir öne bir arkaya gazete kâğıdı koyardık.

    İtalya’dayken formalarımız yündü. İçine atlet verirlerdi.

    Şimdi Türkiye’de de bunları veriyorlar. Tek fark burada kimi yarım kollu kimi uzun kollu çıkıyor. Orada böyle bir şey yok. 

    İlk Avrupa transferiniz nasıl gerçekleşti?

    Avrupa toplam 7 sene sürdü. İlk Fiorentina’da oynadım. Oradan, Venezia’ya kiralık gittim. Sonra tekrar Fiorentina’ya döndüm. Sonra Lazio satın aldı. Fiorentina’ya giderken Fenerbahçe benden çok kazanmıştı.

    Yeni ülke, yeni takım, yeni taraftarlar. Bu yedi sene içinde eksikliğini yaşadığınız neler oldu?

    En başta insan olarak derdimi anlatamıyordum, sonra yavaş yavaş attım onu üstümden.

    Türkiye ile İtalya arasındaki fark, onlar daha mantıklı düşünüyorlar daha bilinçli oluyorlardı.

    İtalya’da oynanan maçlar ancak birkaç gün konuşulur. Ondan sonra da gelecek maçlar konuşulur. Bizde ise çok da fanatik. Çok şeyler yapmış biri olarak oraya gittim. Onlar beni çok sevdiler, futbol stilimi zekâmı sevdiler. Hiç yabancılık çekmedim.

    Sinyor’dan önce burada bir lakabınız var mıydı?

    İtalya’da herkese “Sinyor” diyorlardı. Halbuki ben buradan giderken benim lakabım Baron’du. Aslında sinyor lakabını alarak küme düştük. (Gülüyor)

    Peki, döndükten sonra ülkemizle kıyasladığınızda ne gibi prosedürler garip gelmeye başladı?

    Ben İtalya’dan geldim. Fenerbahçe’de oynuyorum. Ankara’ya gidiyoruz. O zamanki ismiyle Yeşilköy Havalimanı’nda yemek yiyoruz. Bir tane ufak şarap istedim. Bu problem oldu. İdareciler “Vay şarap içiyor” dediler.

    İtalya’da herkes şarap içiyor. Tabii 5 şişe şarap içmiyor ama bir ufak yani bir kadehlik şişelerde suyla karıştırır içerdim daha hafif olsun diye. İtalya’da 4 kişilik masaya bir litre şarap bir de mineral su verirler. Yemekte bu içilirdi. Eğer bir tane daha isterseniz antrenöre gidersiniz, izin alırsınız, bir tane daha doldurursunuz. Ama ben ikinci bardağı almaya kimsenin gittiğini de görmedim.

    Biz bazı kavramları çok abarttık. Mesela kamp yapıyorsunuz bir şehirde, maça çıkacaksınız, “Aman kamptan çıkmasın.” derler. Yurt dışında öyle değildi. Futbolcular dolaşırlar, kahve içerler, otururlar, yemeğine saatinde gelirler. Gece yatacakları zaman, zamanında yatarlar. Nereye gittin, ne yaptın problem olmaz. Bunlar bizde hep problemdir.

    Fiorentina-Glasgow Rangers maçı ile Avrupa Kupaları’nda final maçı oynayan ilk Türk futbolcusu oldunuz… (1.1.1961)

    Fiorentina kupada finale kalmış, ben de gidince Glasgow’da Hydenpark’ta Atletico Madrid’le oynadık ve 1-1 berabere kaldık. Öyle bir yağmur vardı ki elinizi çıkartamazsınız. 1-1 bitmişti maç.

    Yıl 2007… Geçmiş yıllarla karşılaştırırsak şu an nasıl bir Fenerbahçe var?

    Şu anda gayet iyi durumda, tabii dileğimiz iyi neticeler alabilmek. Çünkü mükemmel bir stadyum var, antrenman sahaları var. Biz öyle bir stadyumda antrenman yapıyorduk ki bir taraftan otlar çıkmış, bir tarafta çamur. Çamura bassan bir türlü basmasan bir türlü. Mithatpaşa’da oynuyoruz, o zaman orası da aynı şekilde balçık çamur.

    Şimdi gayet bilgili doktorlar. O zamanlar bir ortopedist doktor vardı. Bizle meşgul olurdu ama bilgisi biraz kısıtlıydı. Şimdi her şey çok farklı ve modern.

    Sizi heyecanlandıran ya da sıkıntı yaşadığınız dönem hangisiydi?

    Beni heyecanlandıran olay tabii İtalya’ya gitmem. Gidecek miyim, gitmeyecek miyim, başarılı olacak mıyım? Bayağı sıkıntılı bir dönem geçirmiştim.

    Spor hayatınızda yaşadığınız en kötü anınız?

    O zamanki idarecilerle problemim vardı. Onların derdi benim Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başına geçmemem, yönetici olmamam. Ben de bunu istemiyordum ama o zamandan yolu kesmek istediler.

    Aslında benim yönetimde yer almak gibi bir idealim de yoktu. Öyle bir tedirginlik duydular, beni satmak istediler. Fenerbahçe camiası ayağa kalktı. En kötü anım o.

    Hâlbuki her kulüp başarılı futbolcusuna sahip çıkmalı. Benim böyle şeylerde gönlümde yoktu. Teknik direktör olsun, kulüp başkanlığı olsun hiçbir zaman yer almak istemedim. Ayrıca üç kez başkanlık teklif ettiler, kabul etmedim.

    Sizce sporcuların endişeleri nelerdir?

    Şu andaki sporcular bizim zamanımızdaki sporculardan çok farklı. Bizim zamanımızda ve bizden evveller arkadaş topluluğu içinde kimin parası varsa o yemek parasını verirdi. İdareciler fazla medya önünde değillerdi. Gazeteciler onlarla fazla konuşmazdı, televizyon da yoktu, spor sayfaları da azdı. Şimdikiler yazmak için bir de malzeme istiyorlar.

    Spor hayatında sakatlığın uzun sürmesi korkutucudur. Bir keresinde menüsküs oldum. Karar verdim İtalya’ya gideceğim. Hastanede yer ayırttılar. Bazı idareciler “mahsus yapıyor, oynamak istemiyor” dedi. Oysaki her futbolcu oynamak ister. Gittim iç menüsküs ameliyatı oldum. İki hafta sonra da maça çıktım Ankara’da kupa maçında Ankara Demirspor’a. 40 metreden de gol attım.

    O devirdeki idarecilerde bir itimatsızlık, bir tuhaflık vardı. Yani Türkiye’de o devirde idareci hep kendine bir rant sağlamak bir yerlere yükselmek için Fenerbahçe Spor Kulübü’ne başkan olmak isterdi. Bu arada tabii ki Fenerbahçeli olanlar da var. Sayın Aziz Yıldırım için böyle bir şey söz konusu değil. Çünkü Aziz başkanın kendi işleri var. Hiç bir beklentisi, çıkarı yok.

    Sakatlanmaktan korkar mıydınız?

    Ben sakatlanma riskim olur diye düşünüp topa girmemezlik etmem. Korkak tipler vardır. Hele İtalya’da korkak damgası yediniz mi üstünüzden atamazsınız.

    Eski sporcular olarak bir araya gelebiliyor musunuz? Vakıf organizasyonlarınız oluyor mu?

    Vakıf kurulduğunda ilk vakıf başkanı bendim. Sonra ayrıldım, istifa ettim. Herkesin kendi yoğun çalışmaları var. Ben onlardan büyüğüm de. Toplanıp toplanmıyorlar mı bilemiyorum.

    Kendinize benzettiğiniz futbolcu?

    Yok.

    Ya beğendiğiniz?

    Teknik olarak bakarsan Alex’i beğeniyorum ama çok ruhsuz oynuyor. Fenerbahçe kaybetmiş, kazanmış hiç ilgilenmiyor. Kendi markalitesi bu. Büyük bir enerji de sarf etmiyor.

    Yabancı olduğundan kaynaklanıyor olabilir mi?

    Zannetmiyorum, oyun karakteri bu.

    Size göre golün iyisi, kötüsü olur mu?

    Golün güzeli olur tabii ama gol goldür. Size puan getirecek golse en güzel gol odur. Bir de golün yapılışı var, şıklığı var, vuruşu var, topun gittiği yer var, topun hızı var bunların hepsi farklı. Ya da kaleciyi ters yere yatırıp, atmak var. Bunlar şık goller. Ama golse; gol, goldür.

    Gol demişken bir maçta da kalecilik yaptınız…

    Kalecilik yaptım. Turgay sakatlandı, ben geçtim kaleye. Milli maçtı. Türkiye-Romanya maçıydı. Bir tane gol yedim. O golü de bizimkiler attı, Büyük Ahmet. Kambur Ahmet derdik.

    Sizce yabancı futbolcuların faydalarının yanı sıra zararlı bir yönü de var mı?

    Büyük paralar veriliyor. Bu da kriz yaratabiliyor.

    Taraftarın gücü nasıl oyuna yansır?

    Maç başladıktan sonra oyuncular taraftarın bağırmasını pek duymazlar. Ama tabii Fenerbahçe taraftarı müthiş bir tezahürat yapıyor. Şimdi stadın üstü de kapandı, sahanın içine giriyor tezahürat. Tabii bu çok büyük bir güç.

    Protesto da etmiyor Fenerbahçe seyircisi, en güzel tarafı bu. Çünkü protesto ettiğinizde oyuncu kötü oynamışsa daha çok kaybedersiniz oyuncuyu. Bir oyuncuya kızabilirsiniz ama bir şey söylemeyeceksiniz.

    Fenerbahçe takımını hiç beğenmiyorsan küfür etmeye de gerek yok, maça gelmezsin. Yani zevk almadığın şeye yağmurda, çamurda neden gelirsin. Ama keyif alıyorsanız her şeye değer. Taraftarın olumsuz bir davranışında futbolcuların bazısı umursamaz, bazısının eli ayağı birbirine dolaşır. Bu futbolcunun kendine olan itimadından kaynaklanır.

    Genel olarak şimdiki futbolcularda size garip gelen olaylar var mı?

    Benim garibime giden, burada yeri geliyor 55. 000 seyircinin önüne çıkıyorsun, o futbolcu sahaya çıkıyor saçlar yağlı yağlı tıraş olmamış. Bir de maçı televizyon veriyorsa 20 milyon izleyicinin önüne çıkıyorsun. Pırıl pırıl çıksınlar.

    Bir de dövmeler. Onu da anlayamıyorum, niye dövme yapıyorlar? Arada bir kolunu da öpüyor kendi kendine. Herhalde bir isim yazmış. Bizim zamanımızda olsa alay konusu olurdu.

    Şimdi daha da acısını söyleyeyim bir takım sahada oynuyor. Bu takım gol attığı vakit takımı için gol atıyor. Şimdi bir tanesi Milli takımdaydı, gol pası veriyor boş kaleye gol attırıyor. Arkadaşı gol pası veren arkadaşını öpeceğine tribüne gidip elindeki yüzüğü öpüyor, bir şeyler yapıyor. Bu olmaz.

    Sen gol pası veren futbolcuya git. Takım budur, birleşmen lazım. Bazen sevinçle koşarken bir depar yapıyor maçın içinde yapması mümkün değil. Tutamıyorsun da adamı giderken, o anda sakatlık bile olabilir. Boynu, bacağı kırılabilir. Öpecekler ya ötekiler de, gelen giden adamın kafasına vuruyor. Böyle bir sevinme nerden çıkmış. Golü atan pişman olacak gol attığına.

    Sporcu nasıl olmalı?

    Düzgün hayat yaşayacak, yapılan davranışlar, tarzı, kimliği hepsi mantık çerçevesi içinde olacak. Profesyonelce yaşayacak. Çünkü büyük para kazanıyorlar ve oyunculukta zaman kısa.

    Ben profesyonel futbolcu iken 30.000 lira almıştım. O zaman bu paraya ev, araba gelmiyordu. Şimdi çok çok daha farklı. Bunu hakkedip, değerlendirmeliler.

    Maçları izlemeye sık sık gelebiliyor musunuz? Bir tribün anınız var mı?

    Rahat bir şekilde gelip, gidebiliyorum.

    Çok anım var tabii.

    Maç izlemek için çok küçüktüm. Fenerbahçe-Kasımpaşa maçı vardı. Cihat, Murat, Arap Samim oynuyordu. Arap Samim çok kötü oynuyordu. İki de gol attı.

    Tribündekiler; “Ya Arap Samim al o iki golünü de çek git ya” diye bağırdılar. Çok espriler olurdu kapalı tribünlerde.

    Vazgeçemedikleriniz…

    Purom. Bir bırakabilsem. 4 paket sigara içiyordum. Kasığımdan dizime kadar atardamar % 60 tıkandı. Kılcal damarları ilaçla açtılar. O yüzden puroyla devam ama bu da zararlı.

    Okuduğum bir yazıda çok zengin olduğunuz hatta daha ileri giderek petrolcü bir babanız olduğu yazıyordu? Bazı taraftarlarda size İstanbul’un Sivori’si diye hitap ediyorlardı.

    Tabii ki yok öyle bir şey.

    Halamın evi vardı Boğaz kıyısında Yeniköy’de, şu an Kalkavanlar’ın evi. İtalya’da çıkan dedikodular bunlar.

    İstanbul’un Sivori’si diye hitap ederlerdi. Sivori Arjantinli, Juventus’da oynayan müthiş bir futbolcuydu. Hatta derlerdi ki Pele buraya gelsin Sivori kadar oynasın. Sonra Pele’ye İtalya’da tedavi olurken soruyorlar “kaç gol atıyorsun senede”, “75 gol” diyor. “İtalya’ya gelsen kaç gol atarsın?” Tabii İtalya’da oyun daha sert “50 gol atarım” diyor. Ve İtalya’da 14 golle gol kralı oluyor. Sivori ilk 4 senede 29, 32, 33, 35 gol atmış, 7 tane ayak kırmış farklı bir oyuncu.

    Taraftarlara mesajınız nedir?

    Oyuncuların iyi oynamaları veya kötü oynamaları önemli değil madem bu takımı seviyorsunuz maçlarda destekleyeceksiniz. İyi oynarken herkes destekler. Önemli olan kötü oynadığında da sonuna kadar yanında yer almak. Taraftar böyle belli edecek kendini ve farkını. Doğma, büyüme Fenerbahçeliyim. Basketbol ve futbola senelerimi verdim. Artı son senemde de para almadan oynadım. Buna rağmen bugün Galatasaray daha iyi oynarsa bunu söylerim. Söyleyemesem bu beni rahatsız eder. Söylerken de rahatsız olmuyor muyum tabii oluyorum. Ama sonuna kadar Fenerbahçeliyim.

    Sibel Kurt – Fenerbahçe Resmî Dergisi Röportajı

  • 866 Maç

    866 Maç

    Fenerbahçe’nin 1959 öncesi şampiyonlukları için “Bunlar sayılamaz” diyenlerin tutunduğu en büyük safsata, “3-4 maç oynayarak şampiyon oldular” cümlesi idi… Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin 28 Türkiye şampiyonluğu için oynadığı tam 866 maç ve detayları…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    T.Maç #ŞMP #SezonTarihS.Maç #ŞehirRakipFB SkorRkp. SkorAveraj
    111932-193302.12.19321İstanbulBeykoz51G
    211932-193323.12.19322İstanbulBeşiktaş21G
    311932-193306.01.19333İstanbulSüleymaniye40G
    411932-193320.01.19334İstanbulVefa41G
    511932-193303.02.19335İstanbulİstanbulspor11B
    611932-193310.02.19336İstanbulGalatasaray51G
    711932-193310.03.19337İstanbulBeykoz21G
    811932-193321.04.19338İstanbulSüleymaniye31G
    911932-193312.05.19339İstanbulVefa21G
    1011932-193319.05.193310İstanbulİstanbulspor20G
    1111932-193302.06.193311İstanbulGalatasaray20G
    1211932-193316.06.193312İstanbulBeşiktaş00B
    1311932-193320.10.19331BursaAdapazarı Gençlerbirliği120G
    1411932-193322.10.19332BursaBursa Sanatkaran GücüHükmenHükmenG
    1511932-193324.10.19333AnkaraGençlerbirliği41G
    1611932-193327.10.19334AnkaraTrabzon İdman Ocağı30G
    1711932-193329.10.19335Ankaraİzmirspor01M
    1811932-193310.11.19336İzmirİzmirspor80G
    1921934-193519.10.19341İstanbulSüleymaniye90G
    2021934-193526.10.19342İstanbulBeykoz102G
    2121934-193509.11.19343İstanbulİstanbulspor42G
    2221934-193516.11.19344İstanbulVefa12M
    2321934-193530.11.19345İstanbulGalatasaray00B
    2421934-193514.12.19346İstanbulBeşiktaş10G
    2521934-193511.01.19357İstanbulBeşiktaş42G
    2621934-193518.01.19358İstanbulSüleymaniyeHükmenHükmenG
    2721934-193525.01.19359İstanbulBeykoz91G
    2821934-193508.02.193510İstanbulİstanbulspor51G
    2921934-193515.02.193511İstanbulVefa41G
    3021934-193501.03.193512İstanbulGalatasaray04M
    3121934-193508.03.193513İstanbulGalatasaray00B
    3221934-193515.03.193514İstanbulGalatasaray10G
    3321934-193525.08.19351BalıkesirÇanakkale Türkgücü80G
    3421934-193529.08.19352BalıkesirBalıkesir İdman Yurdu51G
    3521934-193504.09.19353İstanbulAdana Torosspor90G
    3621934-193508.09.19354İstanbulAltınordu31G
    3731936-193725.10.19361İstanbulVefa80G
    3831936-193708.11.19362İstanbulEyüp30G
    3931936-193715.11.19363İstanbulBeykoz50G
    4031936-193722.11.19364İstanbulBeşiktaş20G
    4131936-193729.11.19365İstanbulSüleymaniye20G
    4231936-193720.12.19366İstanbulHilal70G
    4331936-193727.12.19367İstanbulİstanbulspor20G
    4431936-193703.01.19378İstanbulGüneş10G
    4531936-193707.02.19379İstanbulGalatasaray41G
    4631936-193714.02.193710İstanbulAnadolu100G
    4731936-193728.02.193711İstanbulTopkapı30G
    4831936-193721.03.19371İstanbulBeşiktaş12M
    4931936-193727.03.19372AnkaraAnkaragücü41G
    5031936-193728.03.19373AnkaraGençlerbirliği21G
    5131936-193703.04.19374İstanbulÜçok10G
    5231936-193718.04.19375İstanbulGalatasaray00B
    5331936-193702.05.19376İstanbulGençlerbirliği21G
    5431936-193709.05.19377İstanbulDoğanspor60G
    5531936-193715.05.19378İzmirDoğanspor34M
    5631936-193716.05.19379İzmirÜçok33B
    5731936-193730.05.193710İstanbulGüneş42G
    5831936-193713.06.193711İstanbulAnkaragücü20G
    5931936-193727.06.193712İstanbulGalatasaray21G
    6031936-193704.07.193713İstanbulBeşiktaş10G
    6131936-193711.07.193714İstanbulGüneş31G
    6241939-194001.10.19391İstanbulGalatasaray10G
    6341939-194008.10.19392İstanbulTopkapı41G
    6441939-194015.10.19393İstanbulBeşiktaş34M
    6541939-194022.10.19394İstanbulSüleymaniye50G
    6641939-194029.10.19395İstanbulBeykoz11B
    6741939-194005.11.19396İstanbulVefa10G
    6841939-194012.11.19397İstanbulKasımpaşa10G
    6941939-194019.11.19398İstanbulİstanbulspor30G
    7041939-194026.11.19399İstanbulHilal100G
    7141939-194024.12.193910İstanbulGalatasaray13M
    7241939-194014.01.194011İstanbulSüleymaniye40G
    7341939-194028.01.194012İstanbulVefa40G
    7441939-194004.02.194013İstanbulKasımpaşa82G
    7541939-194018.02.194014İstanbulHilal80G
    7641939-194025.02.194015İstanbulTopkapı140G
    7741939-194010.03.194016İstanbulBeykoz11B
    7841939-194017.03.194017İstanbulİstanbulsporHükmenHükmenG
    7941939-194024.03.194018İstanbulBeşiktaş51G
    8041939-194031.03.19401İstanbulGalatasaray11B
    8141939-194006.04.19402İzmirAltay20G
    8241939-194007.04.19403İzmirAltınordu21G
    8341939-194020.04.19404AnkaraGençlerbirliği12M
    8441939-194021.04.19405AnkaraMuhafızgücü22B
    8541939-194027.04.19406İstanbulGençlerbirliği31G
    8641939-194028.04.19407İstanbulMuhafızgücü31G
    8741939-194025.05.19408İstanbulAltay92G
    8841939-194026.05.19409İstanbulAltınordu70G
    8941939-194009.06.194010İstanbulGalatasaray32G
    9041939-194016.06.194011İstanbulVefa52G
    9141939-194023.06.194012İstanbulBeşiktaş21G
    9241939-194030.06.194013İstanbulVefa40G
    9341939-194007.07.194014İstanbulBeşiktaş52G
    9451942-194313.09.19421İstanbulSüleymaniye40G
    9551942-194320.09.19422İstanbulTaksim80G
    9651942-194327.09.19423İstanbulGalatasarayHükmenHükmenG
    9751942-194318.10.19424İstanbulKasımpaşa30G
    9851942-194325.10.19425İstanbulVefa33B
    9951942-194308.11.19426İstanbulİstanbulspor30G
    10051942-194315.11.19427İstanbulDavutpaşa131G
    10151942-194322.11.19428İstanbulBeşiktaş12M
    10251942-194306.12.19429İstanbulBeykoz32G
    10351942-194321.12.194210İstanbulSüleymaniye31G
    10451942-194327.12.194211İstanbulTaksim20G
    10551942-194303.01.194312İstanbulGalatasarayHükmenHükmenG
    10651942-194317.01.194313İstanbulBeykoz51G
    10751942-194324.01.194314İstanbulKasımpaşa61G
    10851942-194314.02.194315İstanbulİstanbulspor31G
    10951942-194321.02.194316İstanbulDavutpaşaHükmenHükmenG
    11051942-194328.02.194317İstanbulBeşiktaş01M
    11151942-194307.03.194318İstanbulVefa32G
    11251942-194314.03.19431İstanbulGalatasaray00B
    11351942-194320.03.19432AnkaraGençlerbirliği10G
    11451942-194321.03.19433AnkaraAnkara Demirspor22B
    11551942-194304.04.19434İstanbulVefa20G
    11651942-194311.04.19435İstanbulBeşiktaş10G
    11751942-194317.04.19436İstanbulGençlerbirliği30G
    11851942-194318.04.19437İstanbulAnkara Demirspor20G
    11951942-194324.04.19438İstanbulAltınordu50G
    12051942-194325.04.19439İstanbulGöztepe20G
    12151942-194301.05.194310İzmirAltınordu21G
    12251942-194302.05.194311İzmirGöztepe12M
    12351942-194309.05.194312İstanbulGalatasaray10G
    12451942-194316.05.194313İstanbulVefa40G
    12551942-194319.05.194314İstanbulBeşiktaş41G
    12661943-194419.09.19431İstanbulSüleymaniye60G
    12761943-194426.09.19432İstanbulBeykoz50G
    12861943-194403.10.19433İstanbulKasımpaşa10G
    12961943-194410.10.19434İstanbulAnadolu Hisarı50G
    13061943-194417.10.19435İstanbulDavutpaşa40G
    13161943-194424.10.19436İstanbulBeşiktaş01M
    13261943-194431.10.19437İstanbulİstanbulspor72G
    13361943-194407.11.19438İstanbulVefa40G
    13461943-194414.11.19439İstanbulGalatasaray20G
    13561943-194405.12.194310İstanbulSüleymaniye91G
    13661943-194412.12.194311İstanbulBeykoz20G
    13761943-194426.12.194312İstanbulAnadolu Hisarı70G
    13861943-194402.01.194413İstanbulDavutpaşa70G
    13961943-194423.01.194414İstanbulİstanbulspor30G
    14061943-194430.01.194415İstanbulVefa20G
    14161943-194406.02.194416İstanbulGalatasarayHükmenHükmenG
    14261943-194413.02.194417İstanbulKasımpaşa101G
    14361943-194420.02.194418İstanbulBeşiktaş00B
    14461943-194427.05.19441AnkaraHarbiye21G
    14561943-194428.05.19442AnkaraGöztepe51G
    14661943-194430.05.19443AnkaraMersin İdman Yurdu42G
    14771944-194517.09.19441İstanbulKasımpaşa10G
    14871944-194524.09.19442İstanbulVefa30G
    14971944-194501.10.19443İstanbulGalatasaray22B
    15071944-194508.10.19444İstanbulBeykoz40G
    15171944-194522.10.19445İstanbulBeşiktaş01M
    15271944-194505.11.19446İstanbulAnadolu Hisarı10G
    15371944-194512.11.19447İstanbulİstanbulspor21G
    15471944-194519.11.19448İstanbulBeyoğluspor40G
    15571944-194503.12.19449İstanbulSüleymaniye40G
    15671944-194510.12.194410İstanbulKasımpaşa30G
    15771944-194517.12.194411İstanbulVefa41G
    15871944-194524.12.194412İstanbulGalatasaray22B
    15971944-194507.01.194513İstanbulBeykoz30G
    16071944-194514.01.194514İstanbulBeşiktaş02M
    16171944-194521.01.194515İstanbulSüleymaniye90G
    16271944-194511.02.194516İstanbulİstanbulspor71G
    16371944-194518.02.194517İstanbulBeyoğluspor40G
    16471944-194504.03.194518İstanbulAnadolu Hisarı50G
    16571944-194511.03.19451İstanbulBeykoz40G
    16671944-194517.03.19452İzmirKarşıyaka22B
    16771944-194518.03.19453İzmirAltınordu31G
    16871944-194524.03.19454İstanbulKarşıyaka21G
    16971944-194525.03.19455İstanbulAltınordu51G
    17071944-194501.04.19456İstanbulBeşiktaş33B
    17171944-194508.04.19457İstanbulGalatasaray11B
    17271944-194515.04.19458İstanbulBeykoz50G
    17371944-194521.04.19459İstanbulUçaksavar20G
    17471944-194522.04.194510İstanbulAnkara Demirspor41G
    17571944-194528.04.194511AnkaraUçaksavar41G
    17671944-194529.04.194512AnkaraAnkara Demirspor20G
    17771944-194513.05.194513İstanbulBeşiktaş34M
    17871944-194520.05.194514İstanbulGalatasaray32G
    17981945-194607.10.19451İstanbulBeşiktaş12M
    18081945-194614.10.19452İstanbulİstanbulspor21G
    18181945-194628.10.19453İstanbulBeyoğluspor11B
    18281945-194604.11.19454İstanbulSüleymaniye60G
    18381945-194611.11.19455İstanbulGalatasaray00B
    18481945-194618.11.19456İstanbulVefa31G
    18581945-194625.11.19457İstanbulBeykoz31G
    18681945-194616.12.19458İstanbulBeşiktaş11B
    18781945-194623.12.19459İstanbulİstanbulspor31G
    18881945-194630.12.194510İstanbulBeyoğluspor10G
    18981945-194606.01.194611İstanbulSüleymaniye40G
    19081945-194613.01.194612İstanbulGalatasaray10G
    19181945-194620.01.194613İstanbulVefa11B
    19281945-194627.01.194614İstanbulBeykoz11B
    19381945-194603.03.19461İstanbulVefa20G
    19481945-194609.03.19462İstanbulGalatasaray20G
    19581945-194610.03.19463İstanbulBeşiktaş01M
    19681945-194617.03.19464İstanbulBeşiktaş11B
    19781945-194624.03.19465İstanbulVefa10G
    19881945-194631.03.19466İstanbulGalatasaray11B
    19981945-194606.04.19461İstanbulGöztepe51G
    20081945-194607.04.19462İstanbulİzmir Kayagücü41G
    20181945-194613.04.19463İstanbulGençlerbirliği30G
    20281945-194614.04.19464İstanbulMuhafızgücü40G
    20381945-194620.04.19465İzmirİzmir Kayagücü20G
    20481945-194621.04.19466İzmirGöztepe21G
    20581945-194628.04.19467İstanbulBeşiktaş31G
    20681945-194605.05.19468AnkaraGençlerbirliği21G
    20781945-194606.05.19469AnkaraMuhafızgücü40G
    20881945-194612.05.194610İstanbulBeşiktaş12M
    20991949-195009.10.19491İstanbulİstanbulspor11B
    21091949-195016.10.19492İstanbulVefa00B
    21191949-195022.10.19493İstanbulBeykoz32G
    21291949-195029.10.19494İstanbulKasımpaşa31G
    21391949-195006.11.19495İstanbulGalatasaray10G
    21491949-195012.11.19496İstanbulEmniyet20G
    21591949-195027.11.19497İstanbulBeşiktaş11B
    21691949-195031.12.19498İstanbulİstanbulspor50G
    21791949-195008.01.19509İstanbulVefa31G
    21891949-195021.01.195010İstanbulBeykoz90G
    21991949-195011.02.195011İstanbulKasımpaşa20G
    22091949-195019.02.195012İstanbulGalatasaray12M
    22191949-195025.02.195013İstanbulEmniyet31G
    22291949-195005.03.195014İstanbulBeşiktaş01M
    22391949-195025.03.19501İstanbulGöztepe80G
    22491949-195026.03.19502İstanbulAltay31G
    22591949-195001.04.19503İstanbulBeşiktaş20G
    22691949-195002.04.19504İstanbulVefa12M
    22791949-195008.04.19505AnkaraGençlerbirliği10G
    22891949-195009.04.19506AnkaraAnkara Demirspor11B
    22991949-195015.04.19507İstanbulGalatasaray00B
    23091949-195016.04.19508İstanbulBeşiktaş11B
    23191949-195022.04.19509İstanbulVefa20G
    23291949-195023.04.195010İstanbulGalatasaray00B
    23391949-195029.04.195011İstanbulAnkara Demirspor22B
    23491949-195030.04.195012İstanbulGençlerbirliği60G
    23591949-195006.05.195013İzmirGöztepe42G
    23691949-195007.05.195014İzmirAltay40G
    237101958-195930.08.19581İstanbulVefa51G
    238101958-195917.09.19582İstanbulKasımpaşa60G
    239101958-195928.09.19583İstanbulGalatasaray00B
    240101958-195905.10.19584İstanbulBeşiktaş41G
    241101958-195909.10.19585İstanbulKaragümrük11B
    242101958-195912.11.19586İstanbulBeykoz20G
    243101958-195916.11.19587İstanbulBeyoğluspor41G
    244101958-195922.11.19588İstanbulAdalet10G
    245101958-195930.11.19589İstanbulİstanbulspor40G
    246101958-195921.12.195810İstanbulVefa31G
    247101958-195928.12.195811İstanbulİstanbulspor10G
    248101958-195904.01.195912İstanbulBeykoz30G
    249101958-195910.01.195913İstanbulKasımpaşa40G
    250101958-195918.01.195914İstanbulGalatasaray00B
    251101958-195925.01.195915İstanbulBeşiktaş00B
    252101958-195928.01.195916İstanbulKaragümrük40G
    253101958-195907.02.195917İstanbulBeyoğluspor10G
    254101958-195914.02.195918İstanbulAdalet41G
    255101958-195921.02.19591İstanbulAnkaragücü31G
    256101958-195922.02.19592İstanbulHacettepe21G
    257101958-195928.02.19593İzmirAltay10G
    258101958-195901.03.19594İzmirİzmirspor00B
    259101958-195915.03.19595İstanbulBeykoz21G
    260101958-195918.03.19596İstanbulBeşiktaş10G
    261101958-195928.03.19597İstanbulAltay11B
    262101958-195929.03.19598İstanbulİzmirspor10G
    263101958-195908.04.19599İstanbulİstanbulspor30G
    264101958-195918.04.195910AnkaraHacettepe41G
    265101958-195919.04.195911AnkaraAnkaragücü32G
    266101958-195913.05.195912İstanbulBeykoz10G
    267101958-195917.05.195913İstanbulBeşiktaş20G
    268101958-195907.06.195914İstanbulİstanbulspor50G
    269101958-195910.06.19591İstanbulGalatasaray01M
    270101958-195914.06.19592İstanbulGalatasaray40G
    271111960-196127.08.19601İstanbulVefa30G
    272111960-196103.09.19602AnkaraAdana Demirspor20G
    273111960-196104.09.19603AnkaraGençlerbirliği11B
    274111960-196111.09.19604İstanbulGöztepe31G
    275111960-196124.09.19605İstanbulKaragümrük20G
    276111960-196115.10.19606İzmirKarşıyaka71G
    277111960-196116.10.19607İzmirAltay10G
    278111960-196121.10.19608AnkaraAnkaragücü31G
    279111960-196122.10.19609AnkaraAnkara Demirspor22B
    280111960-196129.10.196010İstanbulBeykoz00B
    281111960-196106.11.196011İstanbulİstanbulspor22B
    282111960-196119.11.196012İzmirAltınordu00B
    283111960-196120.11.196013İzmirİzmirspor00B
    284111960-196110.12.196014İstanbulPTT21G
    285111960-196111.12.196015İstanbulŞekerhilal30G
    286111960-196117.12.196016İstanbulFeriköy10G
    287111960-196118.12.196017İstanbulGalatasaray05M
    288111960-196125.12.196018İstanbulBeşiktaş13M
    289111960-196131.12.196019İstanbulKasımpaşa30G
    290111960-196114.01.196120İstanbulİzmirspor30G
    291111960-196115.01.196121İstanbulAltınordu40G
    292111960-196128.01.196122İstanbulAnkara Demirspor20G
    293111960-196129.01.196123İstanbulAnkaragücü10G
    294111960-196111.02.196124AnkaraŞekerhilal20G
    295111960-196112.02.196125AnkaraPTT10G
    296111960-196118.02.196126İstanbulFeriköy10G
    297111960-196104.03.196127İstanbulAdana Demirspor50G
    298111960-196105.03.196128İstanbulGençlerbirliği33B
    299111960-196118.03.196129İstanbulKaragümrük10G
    300111960-196119.03.196130İstanbulKasımpaşa30G
    301111960-196126.03.196131İzmirGöztepe10G
    302111960-196116.04.196132İstanbulİstanbulspor62G
    303111960-196103.05.196133İstanbulBeşiktaş10G
    304111960-196106.05.196134İstanbulKarşıyaka31G
    305111960-196107.05.196135İstanbulAltay11B
    306111960-196119.05.196136İstanbulVefa11B
    307111960-196124.06.196137İstanbulBeykoz52G
    308111960-196125.06.196138İstanbulGalatasaray12M
    309121963-196424.08.19631İstanbulBeyoğluspor20G
    310121963-196428.08.19632İstanbulBeykoz41G
    311121963-196401.09.19633İstanbulFeriköy11B
    312121963-196414.09.19634AnkaraPTT02M
    313121963-196415.09.19635AnkaraHacettepe41G
    314121963-196419.10.19636İstanbulAnkaragücü20G
    315121963-196420.10.19637İstanbulAnkara Demirspor52G
    316121963-196426.10.19638İstanbulAltay00B
    317121963-196427.10.19639İstanbulAltınordu40G
    318121963-196416.11.196310İstanbulİstanbulspor10G
    319121963-196417.11.196311İstanbulKasımpaşa30G
    320121963-196423.11.196312İzmirGöztepe11B
    321121963-196424.11.196313İzmirKarşıyaka00B
    322121963-196401.12.196314İstanbulGalatasaray00B
    323121963-196421.12.196315İstanbulİzmirspor00B
    324121963-196422.12.196316İstanbulGençlerbirliği11B
    325121963-196412.01.196417İstanbulBeşiktaş00B
    326121963-196419.01.196418İstanbulBeyoğluspor20G
    327121963-196426.01.196419İstanbulFeriköy10G
    328121963-196409.02.196420İstanbulKasımpaşa20G
    329121963-196417.02.196421İstanbulBeşiktaş10G
    330121963-196414.03.196422İzmirAltınordu12M
    331121963-196421.03.196423İstanbulKarşıyaka20G
    332121963-196404.04.196424İstanbulHacettepe40G
    333121963-196405.04.196425İstanbulGöztepe32G
    334121963-196412.04.196426İzmirİzmirspor21G
    335121963-196418.04.196427AnkaraGençlerbirliği00B
    336121963-196419.04.196428AnkaraAnkaragücü00B
    337121963-196426.04.196429AnkaraAnkara Demirspor10G
    338121963-196403.05.196430İstanbulİstanbulspor10G
    339121963-196409.05.196431İstanbulBeykoz20G
    340121963-196416.05.196432İstanbulPTT20G
    341121963-196424.05.196433İstanbulGalatasaray00B
    342121963-196431.05.196434İzmirAltay30G
    343131964-196503.10.19641İstanbulBeykoz41G
    344131964-196511.10.19642İstanbulFeriköy50G
    345131964-196524.10.19643İstanbulAltınordu30G
    346131964-196525.10.19644İstanbulİzmirspor30G
    347131964-196515.11.19645İstanbulİstanbulspor20G
    348131964-196521.11.19646İstanbulHacettepe10G
    349131964-196522.11.19647İstanbulŞekerspor20G
    350131964-196529.11.19648İstanbulBeşiktaş11B
    351131964-196505.12.19649İzmirAltay11B
    352131964-196506.12.196410İzmirGöztepe20G
    353131964-196512.12.196411İstanbulAnkaragücü20G
    354131964-196513.12.196412İstanbulAnkara Demirspor00B
    355131964-196526.12.196413AnkaraPTT10G
    356131964-196527.12.196414AnkaraGençlerbirliği11B
    357131964-196503.01.196515İstanbulGalatasaray11B
    358131964-196507.02.196516İstanbulBeykoz51G
    359131964-196513.02.196517İstanbulFeriköy10G
    360131964-196520.02.196518İzmirİzmirspor00B
    361131964-196521.02.196519İzmirAltınordu00B
    362131964-196528.02.196520İstanbulİstanbulspor01M
    363131964-196513.03.196521AnkaraAnkara Demirspor11B
    364131964-196514.03.196522AnkaraAnkaragücü00B
    365131964-196521.03.196523İstanbulGalatasaray11B
    366131964-196503.04.196524İstanbulGençlerbirliği20G
    367131964-196504.04.196525İstanbulPTT30G
    368131964-196515.05.196526İstanbulGöztepe31G
    369131964-196516.05.196527İstanbulAltay11B
    370131964-196529.05.196528AnkaraŞekerspor32G
    371131964-196530.05.196529AnkaraHacettepe20G
    372131964-196513.06.196530İstanbulBeşiktaş10G
    373141967-196810.09.19671İstanbulFeriköy30G
    374141967-196816.09.19672İstanbulVefa11B
    375141967-196824.09.19673EskişehirEskişehirspor03M
    376141967-196830.09.19674İstanbulAnkaragücü10G
    377141967-196808.10.19675İstanbulGalatasaray20G
    378141967-196815.10.19676İzmirAltay00B
    379141967-196821.10.19677İstanbulAnkara Demirspor21G
    380141967-196829.10.19678AnkaraGençlerbirliği00B
    381141967-196805.11.19679İstanbulBursaspor10G
    382141967-196819.11.196710AnkaraPTT10G
    383141967-196803.12.196711İstanbulGöztepe10G
    384141967-196810.12.196712İstanbulBeşiktaş32G
    385141967-196817.12.196713İstanbulHacettepe11B
    386141967-196824.12.196714İzmirAltınordu11B
    387141967-196831.12.196715İstanbulMersin İdman Yurdu10G
    388141967-196807.01.196816AnkaraŞekerspor00B
    389141967-196803.02.196817İstanbulFeriköy10G
    390141967-196811.02.196818İstanbulVefa00B
    391141967-196818.02.196819İstanbulEskişehirspor30G
    392141967-196825.02.196820AnkaraAnkaragücü20G
    393141967-196803.03.196821İstanbulGalatasaray30G
    394141967-196809.03.196822İstanbulAltay10G
    395141967-196817.03.196823AnkaraAnkara Demirspor00B
    396141967-196824.03.196824İstanbulGençlerbirliği00B
    397141967-196831.03.196825BursaBursaspor10G
    398141967-196814.04.196826İstanbulPTT20G
    399141967-196821.04.196827İzmirGöztepe01M
    400141967-196828.04.196828İstanbulBeşiktaş00B
    401141967-196805.05.196829AnkaraHacettepe30G
    402141967-196812.05.196830İstanbulAltınordu10G
    403141967-196819.05.196831MersinMersin İdman Yurdu21G
    404141967-196825.05.196832İstanbulŞekerspor11B
    405151969-197021.09.19691İstanbulVefa10G
    406151969-197028.09.19692İzmirAltay00B
    407151969-197004.10.19693İstanbulİstanbulspor20G
    408151969-197019.10.19694AnkaraAnkara Demirspor11B
    409151969-197026.10.19695İstanbulEskişehirspor21G
    410151969-197001.11.19696İstanbulMersin İdman Yurdu11B
    411151969-197009.11.19697İzmirGöztepe10G
    412151969-197023.11.19698İstanbulAnkaragücü10G
    413151969-197029.11.19699İstanbulAltınordu20G
    414151969-197007.12.196910İstanbulGalatasaray01M
    415151969-197014.12.196911AnkaraGençlerbirliği10G
    416151969-197020.12.196912İstanbulBursaspor20G
    417151969-197028.12.196913AnkaraPTT00B
    418151969-197004.01.197014İstanbulSamsunspor20G
    419151969-197011.01.197015İstanbulBeşiktaş10G
    420151969-197022.02.197016İstanbulVefa20G
    421151969-197001.03.197017İstanbulAltay20G
    422151969-197007.03.197018İstanbulİstanbulspor20G
    423151969-197022.03.197019EskişehirEskişehirspor01M
    424151969-197029.03.197020MersinMersin İdman Yurdu00B
    425151969-197005.04.197021İstanbulGöztepe40G
    426151969-197012.04.197022AnkaraAnkaragücü10G
    427151969-197019.04.197023İzmirAltınordu00B
    428151969-197026.04.197024İstanbulGalatasaray10G
    429151969-197002.05.197025İstanbulGençlerbirliği00B
    430151969-197010.05.197026BursaBursaspor00B
    431151969-197017.05.197027İstanbulPTT20G
    432151969-197024.05.197028SamsunSamsunspor00B
    433151969-197031.05.197029İstanbulBeşiktaş01M
    434151969-197006.06.197030İstanbulAnkara Demirspor00B
    435161973-197409.09.19731SamsunSamsunspor01M
    436161973-197415.09.19732İstanbulAdana Demirspor10G
    437161973-197423.09.19733BoluBoluspor11B
    438161973-197430.09.19734İstanbulGalatasaray00B
    439161973-197407.10.19735İstanbulAltay21G
    440161973-197427.10.19736İstanbulBursaspor31G
    441161973-197403.11.19737İstanbulVefa00B
    442161973-197411.11.19738KayseriKayserispor00B
    443161973-197425.11.19739İstanbulMersin İdman Yurdu00B
    444161973-197402.12.197310AdanaAdanaspor11B
    445161973-197408.12.197311GiresunGiresunspor11B
    446161973-197416.12.197312İstanbulBeşiktaş00B
    447161973-197422.12.197313İstanbulGöztepe40G
    448161973-197430.12.197314AnkaraAnkaragücü10G
    449161973-197406.01.197415İstanbulEskişehirspor31G
    450161973-197409.02.197416İstanbulSamsunspor20G
    451161973-197417.02.197417AdanaAdana Demirspor00B
    452161973-197424.02.197418İstanbulBoluspor00B
    453161973-197403.03.197419İstanbulGalatasaray21G
    454161973-197410.03.197420İzmirAltay10G
    455161973-197416.03.197421İstanbulGiresunspor11B
    456161973-197424.03.197422BursaBursaspor11B
    457161973-197430.03.197423İstanbulVefa21G
    458161973-197407.04.197424İstanbulKayserispor20G
    459161973-197414.04.197425MersinMersin İdman Yurdu10G
    460161973-197420.04.197426İstanbulAdanaspor51G
    461161973-197428.04.197427İstanbulBeşiktaş11B
    462161973-197412.05.197428İzmirGöztepe20G
    463161973-197419.05.197429İstanbulAnkaragücü10G
    464161973-197426.05.197430EskişehirEskişehirspor12M
    465171974-197508.09.19741TrabzonTrabzonspor10G
    466171974-197514.09.19742İstanbulSamsunspor32G
    467171974-197522.09.19743İstanbulZonguldakspor40G
    468171974-197529.09.19744İzmirAltay21G
    469171974-197506.10.19745İstanbulAdana Demirspor11B
    470171974-197513.10.19746KayseriKayserispor30G
    471171974-197519.10.19747İstanbulBoluspor22B
    472171974-197527.10.19748İstanbulGalatasaray00B
    473171974-197524.11.19749AdanaAdanaspor00B
    474171974-197507.12.197410İstanbulBursaspor22B
    475171974-197515.12.197411İstanbulBeşiktaş12M
    476171974-197522.12.197412İstanbulGöztepe71G
    477171974-197529.12.197413GiresunGiresunspor20G
    478171974-197505.01.197514İstanbulEskişehirspor11B
    479171974-197512.01.197515AnkaraAnkaragücü00B
    480171974-197502.02.197516İstanbulTrabzonspor10G
    481171974-197516.02.197517ZonguldakZonguldakspor10G
    482171974-197522.02.197518İstanbulAltay10G
    483171974-197502.03.197519AdanaAdana Demirspor11B
    484171974-197509.03.197520İstanbulKayserispor21G
    485171974-197516.03.197521BoluBoluspor11B
    486171974-197523.03.197522İstanbulGalatasaray10G
    487171974-197506.04.197523SamsunSamsunspor20G
    488171974-197513.04.197524İstanbulAnkaragücü11B
    489171974-197520.04.197525İstanbulAdanaspor01M
    490171974-197504.05.197526BursaBursaspor10G
    491171974-197511.05.197527İstanbulBeşiktaş00B
    492171974-197518.05.197528İzmirGöztepe11B
    493171974-197525.05.197529İstanbulGiresunspor10G
    494171974-197501.06.197530EskişehirEskişehirspor00B
    495181977-197827.08.19771İstanbulSamsunspor21G
    496181977-197803.09.19772İstanbulMersin İdman Yurdu52G
    497181977-197810.09.19773AnkaraAnkaragücü12M
    498181977-197825.09.19774İstanbulOrduspor20G
    499181977-197802.10.19775İstanbulGalatasaray20G
    500181977-197808.10.19776İstanbulAltay11B
    501181977-197817.10.19777AdanaAdanaspor30G
    502181977-197806.11.19778İstanbulBeşiktaş10G
    503181977-197820.11.19779DiyarbakırDiyarbakırspor22B
    504181977-197803.12.197710AnkaraBursaspor10G
    505181977-197810.12.197711AdanaAdana Demirspor31G
    506181977-197818.12.197712ZonguldakZonguldakspor10G
    507181977-197824.12.197713AnkaraEskişehirspor20G
    508181977-197801.01.197814BoluBoluspor01M
    509181977-197808.01.197815TrabzonTrabzonspor00B
    510181977-197819.02.197816SamsunSamsunspor23M
    511181977-197826.02.197817MersinMersin İdman Yurdu22B
    512181977-197805.03.197818İstanbulAnkaragücü20G
    513181977-197812.03.197819OrduOrduspor11B
    514181977-197819.03.197820İstanbulGalatasaray22B
    515181977-197826.03.197821İzmirAltay10G
    516181977-197802.04.197822İstanbulAdanaspor12M
    517181977-197809.04.197823İstanbulBeşiktaş10G
    518181977-197816.04.197824İstanbulDiyarbakırspor21G
    519181977-197823.04.197825BursaBursaspor10G
    520181977-197830.04.197826İstanbulAdana Demirspor10G
    521181977-197806.05.197827İstanbulZonguldakspor40G
    522181977-197814.05.197828EskişehirEskişehirspor11B
    523181977-197821.05.197829İstanbulBoluspor11B
    524181977-197828.05.197830İstanbulTrabzonspor01M
    525191982-198329.08.19821İstanbulAntalyaspor11B
    526191982-198312.09.19822İstanbulAdanaspor01M
    527191982-198319.09.19823İstanbulAltay20G
    528191982-198326.09.19824SamsunSamsunspor21G
    529191982-198303.10.19825İstanbulKocaelispor20G
    530191982-198310.10.19826İstanbulBeşiktaş10G
    531191982-198317.10.19827AnkaraAnkaragücü10G
    532191982-198323.10.19828İstanbulGaziantepspor10G
    533191982-198331.10.19829İstanbulSarıyer21G
    534191982-198321.11.198210AdanaAdana Demirspor10G
    535191982-198327.11.198211İstanbulTrabzonspor42G
    536191982-198305.12.198212SakaryaSakaryaspor11B
    537191982-198311.12.198213İstanbulZonguldakspor21G
    538191982-198319.12.198214MersinMersin İdman Yurdu00B
    539191982-198326.12.198215İstanbulGalatasaray10G
    540191982-198305.01.198316İstanbulBursaspor11B
    541191982-198309.01.198317BoluBoluspor00B
    542191982-198320.02.198318AntalyaAntalyaspor11B
    543191982-198306.03.198319İzmirAltay01M
    544191982-198313.03.198320İstanbulSamsunspor10G
    545191982-198320.03.198321KocaeliKocaelispor11B
    546191982-198326.03.198322İstanbulBeşiktaş11B
    547191982-198303.04.198323İstanbulAnkaragücü01M
    548191982-198310.04.198324GaziantepGaziantepspor10G
    549191982-198316.04.198325İstanbulSarıyer00B
    550191982-198327.04.198326İstanbulAdana Demirspor20G
    551191982-198301.05.198327AdanaAdanaspor00B
    552191982-198307.05.198328TrabzonTrabzonspor10G
    553191982-198315.05.198329İstanbulSakaryaspor30G
    554191982-198322.05.198330ZonguldakZonguldakspor00B
    555191982-198329.05.198331İstanbulMersin İdman Yurdu30G
    556191982-198305.06.198332İstanbulGalatasaray44B
    557191982-198312.06.198333BursaBursaspor21G
    558191982-198318.06.198334İstanbulBoluspor11B
    562201984-198526.08.19844ZonguldakZonguldakspor10G
    559201984-198502.09.19841MalatyaMalatyaspor00B
    560201984-198508.09.19842İstanbulAnkaragücü20G
    561201984-198515.09.19843İstanbulKocaelispor00B
    563201984-198523.09.19845İstanbulBursaspor10G
    564201984-198530.09.19846İstanbulGalatasaray11B
    565201984-198507.10.19847İstanbulDenizlispor70G
    566201984-198513.10.19848İstanbulAltay10G
    567201984-198520.10.19849İstanbulSarıyer33B
    568201984-198504.11.198410AnkaraGençlerbirliği11B
    569201984-198518.11.198411İstanbulTrabzonspor00B
    570201984-198525.11.198412SakaryaSakaryaspor02M
    571201984-198501.12.198413İstanbulEskişehirspor40G
    572201984-198509.12.198414BoluBoluspor10G
    573201984-198516.12.198415İstanbulBeşiktaş00B
    574201984-198523.12.198416İstanbulOrduspor22B
    575201984-198530.12.198417AntalyaAntalyaspor43G
    576201984-198520.01.198518İstanbulMalatyaspor61G
    577201984-198527.01.198519AnkaraAnkaragücü00B
    578201984-198503.02.198520BursaKocaelispor10G
    579201984-198509.02.198521İstanbulZonguldakspor50G
    580201984-198517.02.198522BursaBursaspor01M
    581201984-198503.03.198523İstanbulGalatasaray22B
    582201984-198510.03.198524DenizliDenizlispor00B
    583201984-198517.03.198525İzmirAltay22B
    584201984-198523.03.198526İstanbulSarıyer42G
    585201984-198507.04.198527İstanbulGençlerbirliği41G
    586201984-198514.04.198528TrabzonTrabzonspor11B
    587201984-198520.04.198529İstanbulSakaryaspor10G
    588201984-198505.05.198530EskişehirEskişehirspor10G
    589201984-198512.05.198531İstanbulBoluspor30G
    590201984-198520.05.198532İstanbulBeşiktaş22B
    591201984-198526.05.198533OrduOrduspor20G
    592201984-198502.06.198534İstanbulAntalyaspor31G
    593211988-198921.08.19881RizeRizespor50G
    594211988-198928.08.19882İstanbulAltay40G
    595211988-198904.09.19883KahramanmaraşKahramanmaraşspor00B
    596211988-198910.09.19884İstanbulSamsunspor00B
    597211988-198917.09.19885AdanaAdana Demirspor31G
    598211988-198924.09.19886İstanbulGalatasaray10G
    599211988-198902.10.19887TrabzonTrabzonspor00B
    600211988-198908.10.19888İstanbulAnkaragücü51G
    601211988-198916.10.19889İstanbulBeşiktaş02M
    602211988-198922.10.198810İstanbulEskişehirspor31G
    603211988-198929.10.198811İzmirKarşıyaka21G
    604211988-198905.11.198812İstanbulSakaryaspor20G
    605211988-198913.11.198813MalatyaMalatyaspor11B
    606211988-198920.11.198814İstanbulBoluspor42G
    607211988-198926.11.198815AdanaAdanaspor31G
    608211988-198911.12.198816İstanbulBursaspor31G
    609211988-198918.12.198817KonyaKonyaspor51G
    610211988-198925.12.198818İstanbulSarıyer32G
    611211988-198921.01.198919İstanbulRizespor30G
    612211988-198929.01.198920İzmirAltay30G
    613211988-198905.02.198921İstanbulKahramanmaraşspor41G
    614211988-198912.02.198922SamsunSamsunsporHükmenHükmenG
    615211988-198919.02.198923İstanbulAdana Demirspor60G
    616211988-198905.03.198924İstanbulTrabzonspor51G
    617211988-198912.03.198925AnkaraAnkaragücü11B
    618211988-198918.03.198926İstanbulBeşiktaş21G
    619211988-198925.03.198927EskişehirEskişehirspor72G
    620211988-198902.04.198928İstanbulKarşıyaka20G
    621211988-198916.04.198929SakaryaSakaryaspor41G
    622211988-198923.04.198930İstanbulMalatyaspor61G
    623211988-198930.04.198931BoluBoluspor20G
    624211988-198913.05.198932İstanbulAdanaspor10G
    625211988-198917.05.198933İstanbulGalatasaray11B
    626211988-198928.05.198934BursaBursaspor10G
    627211988-198903.06.198935İstanbulKonyaspor41G
    628211988-198911.06.198936İstanbulSarıyer43G
    629221995-199612.08.19951İstanbulKarşıyaka40G
    630221995-199619.08.19952EskişehirEskişehirspor21G
    631221995-199627.08.19953İstanbulAnkaragücü20G
    632221995-199609.09.19954GaziantepGaziantepspor22B
    633221995-199616.09.19955İstanbulBursaspor11B
    634221995-199623.09.19956KocaeliKocaelispor10G
    635221995-199630.09.19957İstanbulBeşiktaş20G
    636221995-199614.10.19958İstanbulDenizlispor00B
    637221995-199622.10.19959İstanbulGalatasaray31G
    638221995-199627.10.199510İzmirAltay10G
    639221995-199604.11.199511İstanbulKayserispor21G
    640221995-199618.11.199512AnkaraGençlerbirliği13M
    641221995-199625.11.199513İstanbulAntalyaspor31G
    642221995-199603.12.199514SamsunSamsunspor30G
    643221995-199609.12.199515İstanbulTrabzonspor31G
    644221995-199616.12.199516İstanbulİstanbulspor21G
    645221995-199623.12.199517İstanbulVanspor30G
    646221995-199627.01.199618İzmirKarşıyaka10G
    647221995-199604.02.199619İstanbulEskişehirspor60G
    648221995-199610.02.199620AnkaraAnkaragücü30G
    649221995-199617.02.199621İstanbulGaziantepspor10G
    650221995-199623.02.199622BursaBursaspor00B
    651221995-199603.03.199623İstanbulKocaelispor40G
    652221995-199610.03.199624İstanbulBeşiktaş21G
    653221995-199617.03.199625DenizliDenizlispor20G
    654221995-199622.03.199626İstanbulGalatasaray02M
    655221995-199630.03.199627İstanbulAltay22B
    656221995-199607.04.199628KayseriKayserispor31G
    657221995-199614.04.199629İstanbulGençlerbirliği00B
    658221995-199621.04.199630AntalyaAntalyaspor10G
    659221995-199628.04.199631İstanbulSamsunspor10G
    660221995-199605.05.199632TrabzonTrabzonspor21G
    661221995-199612.05.199633İstanbulİstanbulspor20G
    662221995-199619.05.199634VanVanspor30G
    663232000-200111.08.20001KocaeliKocaelispor40G
    664232000-200120.08.20002İstanbulİstanbulspor20G
    665232000-200126.08.20003AnkaraGençlerbirliği13M
    666232000-200110.09.20004İstanbulSiirtspor42G
    667232000-200116.09.20005İstanbulBeşiktaş03M
    668232000-200124.09.20006İstanbulYozgatspor31G
    669232000-200101.10.20007AntalyaAntalyaspor10G
    670232000-200115.10.20008İstanbulRizespor10G
    671232000-200120.10.20009AdanaAdanaspor11B
    672232000-200127.10.200010İstanbulDenizlispor52G
    673232000-200105.11.200011İstanbulAnkaragücü51G
    674232000-200110.11.200012GaziantepGaziantepspor12M
    675232000-200119.11.200013İstanbulTrabzonspor52G
    676232000-200126.11.200014İstanbulGalatasaray00B
    677232000-200103.12.200015İstanbulErzurumspor42G
    678232000-200109.12.200016BursaBursaspor22B
    679232000-200115.12.200017İstanbulSamsunspor21G
    680232000-200122.12.200018İstanbulKocaelispor40G
    681232000-200104.02.200119İstanbulİstanbulspor21G
    682232000-200111.02.200120İstanbulGençlerbirliği30G
    683232000-200117.02.200121SiirtSiirtspor40G
    684232000-200124.02.200122İstanbulBeşiktaş31G
    685232000-200103.03.200123YozgatYozgatspor32G
    686232000-200111.03.200124İstanbulAntalyaspor21G
    687232000-200117.03.200125RizeRizespor11B
    688232000-200101.04.200126İstanbulAdanaspor40G
    689232000-200107.04.200127DenizliDenizlispor12M
    690232000-200115.04.200128AnkaraAnkaragücü12M
    691232000-200121.04.200129İstanbulGaziantepspor43G
    692232000-200129.04.200130TrabzonTrabzonspor01M
    693232000-200106.05.200131İstanbulGalatasaray21G
    694232000-200113.05.200132ErzurumErzurumspor21G
    695232000-200120.05.200133İstanbulBursaspor20G
    696232000-200126.05.200134SamsunSamsunspor31G
    697242003-200410.08.20031İstanbulİstanbulspor03M
    698242003-200415.08.20032TrabzonTrabzonspor10G
    699242003-200423.08.20033İstanbulElazığspor71G
    700242003-200430.08.20034DiyarbakırDiyarbakırspor21G
    701242003-200414.09.20035İstanbulGaziantepspor31G
    702242003-200421.09.20036İstanbulGalatasaray22B
    703242003-200427.09.20037İstanbulGençlerbirliği10G
    704242003-200403.10.20038KonyaKonyaspor42G
    705242003-200419.10.20039BursaBursaspor22B
    706242003-200424.10.200310İstanbulAdanaspor30G
    707242003-200402.11.200311TrabzonAkçeabat Sebatspor11B
    708242003-200423.11.200312SamsunSamsunspor03M
    709242003-200430.11.200313İstanbulBeşiktaş22B
    710242003-200407.12.200314AnkaraAnkaragücü41G
    711242003-200413.12.200315İstanbulDenizlispor20G
    712242003-200421.12.200316MalatyaMalatyaspor22B
    713242003-200418.01.200417İstanbulRizespor41G
    714242003-200425.01.200418İstanbulİstanbulspor10G
    715242003-200401.02.200419İstanbulTrabzonspor31G
    716242003-200407.02.200420ElazığElazığspor10G
    717242003-200415.02.200421İstanbulDiyarbakırspor22B
    718242003-200422.02.200422GaziantepGaziantepspor51G
    719242003-200429.02.200423İstanbulGalatasaray21G
    720242003-200406.03.200424AnkaraGençlerbirliği10G
    721242003-200413.03.200425İstanbulKonyaspor52G
    722242003-200421.03.200426İstanbulBursaspor31G
    723242003-200427.03.200427AdanaAdanaspor21G
    724242003-200403.04.200428İstanbulAkçeabat Sebatspor42G
    725242003-200409.04.200429RizeRizespor01M
    726242003-200418.04.200430İstanbulSamsunspor11B
    727242003-200425.04.200431İstanbulBeşiktaş31G
    728242003-200401.05.200432İstanbulAnkaragücü31G
    729242003-200409.05.200433DenizliDenizlispor40G
    730242003-200414.05.200434İstanbulMalatyaspor24M
    731252004-200506.08.20041RizeRizespor22B
    732252004-200514.08.20042İstanbulSamsunspor21G
    733252004-200521.08.20043İstanbulİstanbulspor30G
    734252004-200528.08.20044KayseriKayserispor20G
    735252004-200511.09.20045TrabzonAkçeabat Sebatspor41G
    736252004-200518.09.20046İstanbulMalatyaspor31G
    737252004-200524.09.20047AnkaraGençlerbirliği21G
    738252004-200502.10.20048İstanbulDenizlispor20G
    739252004-200516.10.20049GaziantepGaziantepspor10G
    740252004-200524.10.200410İstanbulSakaryaspor60G
    741252004-200530.10.200411İstanbulBeşiktaş12M
    742252004-200506.11.200412İstanbulAnkaraspor10G
    743252004-200520.11.200413TrabzonTrabzonspor20G
    744252004-200527.11.200414İstanbulDiyarbakırspor30G
    745252004-200503.12.200415İstanbulAnkaragücü50G
    746252004-200512.12.200416İstanbulGalatasaray01M
    747252004-200518.12.200417İstanbulKonyaspor30G
    748252004-200530.01.200518İstanbulRizespor20G
    749252004-200505.02.200519SamsunSamsunspor11B
    750252004-200513.02.200520İstanbulİstanbulspor40G
    751252004-200520.02.200521İstanbulKayserispor70G
    752252004-200527.02.200522İstanbulAkçeabat Sebatspor20G
    753252004-200506.03.200523MalatyaMalatyaspor20G
    754252004-200513.03.200524İstanbulGençlerbirliği32G
    755252004-200518.03.200525DenizliDenizlispor02M
    756252004-200502.04.200526İstanbulGaziantepspor20G
    757252004-200509.04.200527SakaryaSakaryaspor10G
    758252004-200517.04.200528İstanbulBeşiktaş34M
    759252004-200524.04.200529AnkaraAnkaraspor10G
    760252004-200530.04.200530İstanbulTrabzonspor21G
    761252004-200507.05.200531DiyarbakırDiyarbakırspor20G
    762252004-200515.05.200532AnkaraAnkaragücü01M
    763252004-200522.05.200533İstanbulGalatasaray10G
    764252004-200527.05.200534KonyaKonyaspor24M
    765262006-200705.08.20061İstanbulErciyesspor60G
    766262006-200712.08.20062AnkaraGençlerbirliği20G
    767262006-200719.08.20063İstanbulRizespor21G
    768262006-200727.08.20064SakaryaSakaryaspor12M
    769262006-200709.09.20065İstanbulAntalyaspor42G
    770262006-200717.09.20066SivasSivasspor11B
    771262006-200722.09.20067KonyaKonyaspor10G
    772262006-200701.10.20068İstanbulBursaspor01M
    773262006-200715.10.20069AnkaraAnkaraspor22B
    774262006-200722.10.200610İstanbulKayserispor41G
    775262006-200729.10.200611ManisaManisaspor32G
    776262006-200703.11.200612İstanbulGaziantepspor41G
    777262006-200710.11.200613DenizliDenizlispor00B
    778262006-200719.11.200614İstanbulBeşiktaş00B
    779262006-200726.11.200615TrabzonTrabzonspor21G
    780262006-200703.12.200616İstanbulGalatasaray21G
    781262006-200708.12.200617AnkaraAnkaragücü10G
    782262006-200726.01.200718KayseriErciyesspor11B
    783262006-200702.02.200719İstanbulGençlerbirliği21G
    784262006-200710.02.200720RizeRizespor12M
    785262006-200718.02.200721İstanbulSakaryaspor10G
    786262006-200725.02.200722AntalyaAntalyaspor01M
    787262006-200704.03.200723İstanbulSivasspor22B
    788262006-200710.03.200724İstanbulKonyaspor30G
    789262006-200717.03.200725BursaBursaspor40G
    790262006-200701.04.200726İstanbulAnkaraspor21G
    791262006-200707.04.200727KayseriKayserispor22B
    792262006-200715.04.200728İstanbulManisaspor00B
    793262006-200720.04.200729GaziantepGaziantepspor20G
    794262006-200729.04.200730İstanbulDenizlispor22B
    795262006-200705.05.200731İstanbulBeşiktaş10G
    796262006-200713.05.200732İstanbulTrabzonspor22B
    797262006-200719.05.200733İstanbulGalatasaray21G
    798262006-200726.05.200734İstanbulAnkaragücü31G
    799272010-201115.08.20101İstanbulAntalyaspor40G
    800272010-201123.08.20102TrabzonTrabzonspor23M
    801272010-201129.08.20103İstanbulManisaspor42G
    802272010-201111.09.20104KayseriKayserispor02M
    803272010-201119.09.20105İstanbulBeşiktaş11B
    804272010-201127.09.20106İstanbulKasımpaşa62G
    805272010-201102.10.20107İstanbulGençlerbirliği30G
    806272010-201118.10.20108KonyaKonyaspor41G
    807272010-201124.10.20109İstanbulGalatasaray00B
    808272010-201129.10.201010BursaBursaspor11B
    809272010-201106.11.201011İstanbulEskişehirspor42G
    810272010-201113.11.201012GaziantepGaziantepspor12M
    811272010-201122.11.201013İstanbulBucaspor52G
    812272010-201127.11.201014İstanbulBaşakşehir10G
    813272010-201105.12.201015İstanbulKarabükspor21G
    814272010-201112.12.201016AnkaraAnkaragücü12M
    815272010-201118.12.201017İstanbulSivasspor10G
    816272010-201122.01.201118AntalyaAntalyaspor10G
    817272010-201130.01.201119İstanbulTrabzonspor20G
    818272010-201105.02.201120ManisaManisaspor31G
    819272010-201114.02.201121İstanbulKayserispor20G
    820272010-201120.02.201122İstanbulBeşiktaş42G
    821272010-201126.02.201123İstanbulKasımpaşa20G
    822272010-201107.03.201124AnkaraGençlerbirliği42G
    823272010-201113.03.201125İstanbulKonyaspor20G
    824272010-201118.03.201126İstanbulGalatasaray21G
    825272010-201103.04.201127İstanbulBursaspor00B
    826272010-201109.04.201128EskişehirEskişehirspor31G
    827272010-201116.04.201129İstanbulGaziantepspor10G
    828272010-201124.04.201130İzmirBucaspor53G
    829272010-201101.05.201131İstanbulBaşakşehir20G
    830272010-201108.05.201132KarabükKarabükspor10G
    831272010-201115.05.201133İstanbulAnkaragücü60G
    832272010-201122.05.201134SivasSivasspor43G
    833282013-201417.08.20131KonyaKonyaspor23M
    834282013-201424.08.20132İstanbulEskişehirspor10G
    835282013-201431.08.20133İstanbulSivasspor52G
    836282013-201416.09.20134İstanbulKasımpaşa32G
    837282013-201421.09.20135İstanbulElazığspor40G
    838282013-201429.09.20136AnkaraGençlerbirliği10G
    839282013-201406.10.20137İstanbulTrabzonspor00B
    840282013-201420.10.20138KayseriErciyesspor21G
    841282013-201425.10.20139İstanbulGaziantepspor31G
    842282013-201402.11.201310BursaBursaspor32G
    843282013-201410.11.201311İstanbulGalatasaray20G
    844282013-201424.11.201312AntalyaAntalyaspor21G
    845282013-201430.11.201313İstanbulBeşiktaş33B
    846282013-201407.12.201314RizeRizespor21G
    847282013-201413.12.201315İstanbulAkhisarspor40G
    848282013-201422.12.201316KarabükKarabükspor12M
    849282013-201429.12.201317İstanbulKayserispor51G
    850282013-201427.01.201418İstanbulKonyaspor21G
    851282013-201401.02.201419EskişehirEskişehirspor12M
    852282013-201409.02.201420SivasSivasspor02M
    853282013-201416.02.201421İstanbulKasımpaşa21G
    854282013-201424.02.201422ElazığElazığspor11B
    855282013-201401.03.201423İstanbulGençlerbirliği20G
    856282013-201410.03.201424TrabzonTrabzonsporHükmenHükmenG
    857282013-201416.03.201425İstanbulErciyesspor21G
    858282013-201424.03.201426GaziantepGaziantepspor30G
    859282013-201431.03.201427İstanbulBursaspor30G
    860282013-201406.04.201428İstanbulGalatasaray01M
    861282013-201413.04.201429İstanbulAntalyaspor41G
    862282013-201420.04.201430İstanbulBeşiktaş11B
    863282013-201427.04.201431İstanbulRizespor00B
    864282013-201404.05.201432ManisaAkhisarspor13M
    865282013-201409.05.201433İstanbulKarabükspor40G
    866282013-201416.05.201434KayseriKayserispor20G
  • Türk Futbolunun İdari Tarihçesi

    Türk Futbolunun İdari Tarihçesi

    “1959 Öncesi Şampiyonluklar” konusunda, en başından beri “1959 Öncesini İnkar, Devleti İnkardır” noktasında duruyoruz. Aşağıda okuyacağınız Türk Futbolunun İdari Tarihçesi, bu tezimizi kanıtlayan bir derleme olarak tarihe geçiyor.

    Gerek Türkiye Futbol Federasyonu’nun kuracağı komisyon, gerek kulüplerimiz ve gerekse araştırmacılar; bu derlemeden istifade ederek, Fenerbahçe Spor Kulübü tarihçilerine dair tezlerin ne denli isabetli olduğunu tahlil etme imkanı bulacaktır.

    Şimdi tarihe bırakalım…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    1959 Öncesini İnkar, Devleti İnkardır

    Türk Futbolunun İdari Tarihçesi

    15 Nisan 1921

    “İdman İttifakı Heyet-i Muvakkatesi” 269 maddelik son nizamname taslağı üzerinde çalışmaya başladı.

    “İşte, bu tarihlerde İsviçre’den tahsilden dönen Galatasaray’ın eski futbolcularından Yusuf Ziya Öniş, beraberinde getirdiği İsviçre Spor Teşkilatı nizamnamesini Galatasaray kulübünün 1 numaralı kurucusu Ali Sami Yen, Anadolu kulübünden Burhanettin Felek ve Fenerbahçe kulübü kurucularından Nasuhi Baydar ile beraber tercüme ederek 20 maddelik bir tüzük meydana getirmişlerdir” (San, Ünsi ve Var) “…

    “20 maddelik yönetmeliğin yetmeyeceği, “ayrıca kurulması düşünülen teşkilatın yalnız futbol değil, yapılan bütün spor dallarını kapsamasının da ön plana alınmasının zorunlu olduğu anlaşılmıştır.” (Ertuğ)

    20 Haziran 1921

    Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Baron Pierre de Coubertin, Lozan’dan Selim Sırrı Tarcan’a yazdığı mektubunda şöyle diyordu:

    “Aziz meslektaşım; Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin son toplantısında Türkiye temsilcisi olarak yeniden aramıza katılmanızı rica etmekle görevlendirildim. Koşullar, görevinizi bir süre kesintiye uğratmış olsa da herkesin belleğinde yer etmiş bulunan kişisel dostluk duygularında hiçbir eksilme olmamıştır. Bu mektubu en içten duygularımla birlikte bunun güvencesi olarak kabul etmenizi rica ederim.”

    27 Kasım 1921

    İdman İttifakı Heyet-i Muvakkatesi’nin Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı tüzel kişiliğine esas olacak nizamnamesi Dâhiliye Nezareti (İçişleri Bakanlığı) onayına sunuldu.

    İİHM’nin kuruluş amaçları, kısaca, “Türkiye’deki beden eğitimi ve spor işleriyle spor kulüplerine yardım etmek, üye kulüpler arasındaki ilişkileri kurala bağlayıp düzenli-dostça yürümesini sağlamak, yeni sporcuların yetişip yeni kulüplerin kurulmasına önayak olmak, her türlü spor, beden terbiyesi ve idman faaliyetini idare, teşvik, himaye ve tensip ve Türk idmancılığını dâhilde ve hariçte tam salahiyetle temsil etmektir.”

    22 Mayıs 1922

    İdman İttifakı Heyet-i Muvakkatesi, Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı adıyla tüzel kişilik kazandı.

    İİHM, doğal gelişme süreçleri içinde, tescil işlemlerinin bittiği 22 Mayıs 1922 tarihinde, yerini, Cemiyetler Kanunu’na göre kendisi de tüzel kişi olan ve bu yönüyle Türkiye’nin ilk biçimsel spor yönetimi olarak beliren “federatif” nitelikteki TİCİ’ye bırakmıştır.

    25 Haziran 1922

    ‘Milli Olimpiyat Cemiyeti’ yerine ‘Kaim Cihan Müsabakalarına İştirak Cemiyeti’ kuruldu.

    Gerçek anlamda Türkiye’nin ilk ulusal olimpiyat komaitesi olan ve yürürlükteki dernekler hukuku hükümlerine göre özel hukuk tüzel kişisi olarak kurulan örgütün Reis-i Fahrîsi Şehzade Abdurrahim Efendi, Reis-i Hamîsi Şehzade Ömer Faruk Efendi, Reis-i Aslîsi Ziraat Müdür-ü Umumîsi Hasip Bey, Reis Vekiller Pertev Paşa ve Kemal Paşa, üyeleri Celal ve Dr. Server Kamil Beyler, saymanı Abidin Bey, veznedarı Ahmet Vefik Bey, merkezi İstanbul, faaliyet sahası ise bütün Türkiye olarak belirlendi.

    Türkiye’nin 1924 Olimpiyatları’na katılabilmesi için hükümetten istenen yardımın tutar ve gerekçelerini açıklayan ve Ali Sami Yen ile Selim Sırrı Tarcan’ın ortak imzalarını taşıyan mektup için:

    “14 Teşrinisani ve 613/110 Numaralı Lütufnameleri ile Talep Olunan Malumatın Berveçh-i Zir Arzı” (TMOK Arşivi)

    14 Temmuz 1922

    Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı, Fenerbahçe kulübü binasında ilk toplantısını yaptı. Bu toplantıda ilk heyet-i merkeziye oluşturuldu.

    31 Temmuz 1922

    Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın genel merkez toplantısında cemiyetin ilk başkanı olarak Ali Sami Yen ve öteki Meclis-i İdare üyeleri seçildi.

    24 Ağustos 1922

    TİCİ Meclis-i İdaresi, geçici atletizm, güreş ve futbol encümenleri (federasyon) oluşturmuş, başkanlıklarına ise sırayla kendi başkan yardımcıları Burhan Felek ve Ali Seyfi’yle, üye Yusuf Ziya Öniş’i getirmiş, encümen üyelerinin de encümen başkanlarınca TİCİ Meclis-i İdare üyeleri arasından seçilmelerini öngörmüştür.

    1 Kasım 1922

    Türkiye İdman Mecmuası dergisinde yayınlanan bir yazıdan:

    “Kurtuluş Savaşı’nın sona ermesiyle, yalnız İstanbul’da yapılmakta olan spor türlerinin bütün Anadolu’ya yayıldığını, sırasıyla Ankara, İzmir, Rize, Trabzon, Konya, Mersin, Adana, Zonguldak, Sivas, Erzurum, Samsun, Bursa, Balıkesir, Eskişehir, Edirne’de 1922 yılı sonlarında yapılmaya başlandığını öğrenmekteyiz. Bu suretle spor türleri bütün yurtta yayılmakta ve dolayısıyla yalnız İstanbul’un dar bir bölgesi içinde sıkışıp kalarak örgütlenmiş TİCİ’nin genişletilmesi ve bölgeleri içine alacak duruma getirilmesi görüşü çoğunluk kazanmaktadır.” (Çeki – 1 Kasım 1922)

    10 Kasım 1922

    TİCİ Genel Merkezi, Ekim ayının başında yapması gereken üçüncü toplantısını yaptı.

    “Cuma günü Fenerbahçe kulübünde yapılan toplantı beş saatten fazla sürmüştür. Bu toplantının yalnız futbol federasyonunun çalışması konusundaki tartışma ile geçtiğini öğrenmekteyiz. Bu suretle de yalnız bir Futbol Federasyonu kimliği altında çalışmalarını sürdürmektedir.” (Çeki – 1 Kasım 1922)

    15 Ocak 1923

    FIFA, Türkiye’nin “nizamname-i dahilisine tevfikan” Türkiye’nin muvakkaten kabul olunduğunu kongrede keyfiyet-i kabulün mevki-i müzakereye konulacağını bildirdi.

    16 Şubat 1923

    TİCİ’nin 1923 Nizamnamesi düzenlendi.

    “İşbu teşkilat-ı umumiyeyi ihzar, ikmal ve tatbik eylemek üzere, en eski idman cemiyetleri murahhasları ve en maruf Türk idman mütehassıs ve muallimlerinin iştirakiyle 1340 (1924) senesi umumi kongresi toplanana kadar umumi kongre salahiyetini haiz” bir Heyet-i İhzariye kuruldu ve eski yönetim kurulunun bu geçici heyet olarak görevde kalması kararlaştırıldı.

    Nizamname “Türkiye’nin aksam-ı memalikinde” (Madde 1) örgütlenilmesini öneriyor ve idman mıntıkalarını “memleketin vaziyet-i coğrafiye ve iklimiye, vesait-i nakliye ve teşkilat-ı mülkiyeye göre tefrik edilen hudutlar dahilinde (Madde 4) kuruyordu.

    16 Mart 1923

    Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı yeniden örgütlendi.

    13 Nisan 1923

    Şehzadebaşı’nda Letafet Apartmanı’nda Kumkapı kulübünde yapılan toplantıda Türkiye Futbol Federasyonu kuruldu.

    21 Mayıs 1923

    Cenevre’de yapılan toplantıda Türkiye Futbol Federasyonu’nın FIFA üyeliği onaylandı.

    2 Ocak 1924

    Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı, İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu) kararnameleriyle hem “kamu yararı gözeten dernek” statüsü edindi, hem de Türkiye’yi dışarıda temsil etmeye hükümetçe yetkili kılındı.

    4 – 12 Eylül 1924

    Birinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Harbiye şampiyon oldu.

    5 – 12 Eylül 1924

    TİCİ 1. Kongresi, Ankara’da Türk Ocağı’nda toplandı.

    Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk “Hamî” Başkanlığı, Başbakan İsmet İnönü ise “Fahrî” Başkanlığı kabul ettiler.

    TİCİ Başkanlığına Ali Sami Yen seçildi.

    Kongreye Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Canik (Samsun), Edirne, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Karesi (Balıkesir), Kocaeli, Konya ve Trabzon “şehir” mıntıkaları katılırken, ordu mıntıkalarından Harbiye ve Bahriye de temsilci göndermişti.

    Federasyonların kuruluş ve ikamet kararları alındı. İşbu Federasyonların 1928 Olimpiyatları hazırlığına şimdiden başlaması kararlaştırıldı. Yeni bölgeler kuruldu ve her sene Türkiye birincilik müsabakalarının farklı yerlerde düzenlenmesi kararı verildi.

    18 – 20 Eylül 1925

    TİCİ 2. Kongresi, Ankara’da Belediye Salonu’nda toplandı.

    Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk “Hamî” Başkanlığı, Başbakan İsmet İnönü ise “Fahrî” Başkanlığı kabul ettiler.

    TİCİ Başkanlığına Ali Sami Yen seçildi.

    Açılış konuşmasını yapan Başbakan İsmet Paşa “Memleketimizde spor teşebbüsü henüz sizin idare etmekte olduğunuz son şekliyle birkaç senelik teşebbüs olmakla beraber az zamanda kat ettiğimiz mesafeler bu işi hususi teşebbüslerin hevesleri için vücuda getirdikleri ve mesul oldukları bir teşkilat haricine çıkarmış, memleketin hayat-ı umumiyesinde bütün mücadelâtında onu bir mevki sahibi etmiştir.” dedi.

    Türkiye birinciliklerinin bir arada olmayıp spor mevsimine göre yapılması kabul edildi.

    28 Eylül – 1 Ekim 1926

    TİCİ 3. Kongresi, Ankara’da toplandı.

    TİCİ Başkanlığına Ali Sami Yen seçildi.

    Kongrenin açış konuşmasını yapan İsmet Paşa, TİCİ “yöneticileri ve kongre üyelerine, mıntıkaların ve federasyonların şikâyetlerinin yersiz olduğunu, her şeyin hükümetten beklenmemesi gerektiğini, hükümetin spora maddi-manevi desteğini verdiğini, hükümetin spor teşkilatına verdiği önem ve saygı derecesini kendilerinin de gösterdiği zaman daha iyi neticeler elde edileceğini, çünkü gençliğin Türk milletinin istikbali olduğunu bunun için çalışmalarda ciddi ve disiplinli olunması gerektiğini” belirtti.

    TİCİ’nin kongre temsilci heyetini kabul eden ve onlara oldukça uzun bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ise sözlerini şöyle bitiriyordu:

    “Sizi bana gönderen hassas insanlardan mürekkep gençlik cevvaliyetiyle vatan ve milliyet aşkıyla hal-i feveranda bulunan kongrenize teşekkür ederim. Sizi avdet ederken Türkiye İdman Cemiyetleri İttihadı’nın teşkiline badi bütün insanların güzel niyetlerine ve baria muvaffakiyetlerine müteşekkir olarak selamlarım. Sözlerimde işaret ettiğim ciddi muvaffakiyatı bana, hükümet-i cumhuriye ve cumhuriyetin sahib-i aslisi ve murakıbı olan büyük Türk milletine fiilen gösterebileceğiniz zamana büyük Türk milleti namına muntazır olduğum sözlerini son sözlerim olarak söylerim.”

    2 – 10 Eylül 1927

    İkinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Muhafızgücü şampiyon oldu.

    6 – 9 Eylül 1927

    TİCİ 4. Kongresi, Ankara’da Halk Fırkası merkezinde toplandı.

    TİCİ Başkanlığına Ali Sami Yen seçildi.

    Kongrenin açılış konuşmasını yapan Millî Eğitim Bakanı Mustafa Necati Bey; “spor faaliyetlerinin federasyon suretiyle teşekkülünü ve bir program dâhilinde faaliyet yapılmasını arzu ettiklerini, sporun memleketin hayati mesele olduğunu, Türk sporculuğunun diğer yıllara nazaran çok ilerleme gösterdiğini ve bu kongrenin eğitim, ordu, bahriye ve spor teşkilatlarıyla meşgul olacağı için diğer kongrelerden daha büyük önem arz ettiğini” belirtti.

    Bu kongrede nizamname değişikliğiyle, umumî kongrelerin bir yerine iki yılda bir toplanması, mahallî ve millî şampiyonlarla, heyet reislerinin müsabakaları ücretsiz izlemeleri hükme bağlandı.

    21 Mayıs 1928

    1246 sayılı “Türkiye’de Gençlik Teşkilatlarının Türk Vatandaşlarına Hasrı Hakkında Kanun” Resmî Gazete’de yayınlandı.

    Kanun metni şu şekildeydi:

    Madde 1) Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde gerek mekteplerde ve gerek mektep haricinde izcilik, keşşaflık, boyskotluk veya diğer nam ve unvan altında izcilik teşkilatı vücuda getirmek hakkı münhasıran Türk vatandaşlarına aittir.

    Madde 2) Birinci maddede zikredilen teşkilatı ecnebiler vücuda getiremeyeceği gibi bu kabil teşkilata ecnebi gençler dâhil olamazlar.

    Madde 3) Türk vatandaşlarından olanlar dahi birinci maddede zikredilen teşkilatı ancak Maarif Vekaleti’nin müsaadesiyle ve o vekaletin emir ve murakabesine tabi olmak vücuda getirebilirler.

    Madde 4) Bu kanun neşri tarihinden muteberdir. Madde 5) Bu kanunun ahkâmını icraya Dahiliye ve Maarif Vekilleri memurdur.

    2 – 8 Ocak 1931

    TİCİ 5. Kongresi, bir önceki kongreden 4 yıl sonra, Ankara’da Halk Fırkası merkezinde toplandı.

    TİCİ Başkanlığına Ali Sami Yen seçildi.

    Bu kongrede alınan kararlardan bazıları;

    Genelkurmay, Maarif, Sağlık ve Harici Vekilliklerinden genel merkeze oy hakkı olmayan birer delege gönderilmesi ve bunların müşavir üye olarak alınması;

    Hokey, Boks, ve Tenis federasyonları iptal edilerek bu sporların şimdilik tatbik edilmekte oldukları bölge idman heyetlerine bırakılması;

    futbol, güreş, atletizm, denizcilik ve eskrimin birer federasyon olarak muhafaza edilmesi;

    Binicilik, atıcılık, uçuculuk, kızakçılık ve dalgıçlık gibi ordu sporları için, ordu sporları federasyonu namı altında bir federasyon kurulması ve sporcuların, spor turnelerinde gazete muhabirliği yapmamaları idi.

    20 – 25 Haziran 1932

    TİCİ 6. Kongresi, Ankara’da Halkevi’nde toplandı.

    Merkezi umumî, bu toplanışında İstanbul mıntıkası ile Futbol Federasyonu arasındaki ihtilafı da inceledi ve kongrede bulunan müfettişlerin raporunu, Futbol Federasyonu başkanının izahatını ve İstanbul mıntıkası merkez heyeti reisi Orhan Beyin konuya ilişkin raporunu dinledi.

    Meselenin incelenip karar verildiği son toplantıda, kendisiyle alakalı olduğu için hakem durumunda bulunmasının uygun olmayacağından Futbol Federasyonu Başkanı Hamdi Beye toplantıdan çıkması rica edilmiş, o da bunun üzerine salondan çıkmıştır.

    Kongrede bir konuşma yapan Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Sekreteri Recep Peker; “Partinin spor işleriyle ve sporculukla fevkalâde alakadar olduğunu, spora maddi-manevi her türlü desteği verdiğini, sporculuğun esaslı bir şekilde tanzim ve teşkilinin zaruri olduğunu, hükümetin spora bu sene önceki senelerden daha fazla para tahsis ettiğini, profesyonelliğe karşı olduklarını ve bunun için her türlü girişmeleri reddettiklerini, Türkiye birinciliklerini önümüzdeki sene yapacaklarını, kulüplerin, sporcuları kendi menfaatleri için değil millet için yetiştirmesi gerektiğini” belirtti.

    Bu kongrede federasyon seçimleri de tartışmalı geçti. Eski federasyon başkanları ve erkanından hiç biri vazife kabul etmek istememiş, bütün ısrarlara rağmen şiddetle reddetmişlerdi. Fakat neticede gene onlar seçilerek bir emrivaki karşısında bırakıldılar.

    7 – 10 Ekim 1932

    Üçüncü Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. İstanbulspor şampiyon oldu.

    13 Ekim – 10 Kasım 1933

    Dördüncü Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    25 – 28 Ekim 1933

    TİCİ 7. Kongresi, Ankara Spor Salonu’nda toplandı.

    Kongre heyeti umumiyesi; Cumhuriyetin 10uncu yıl dönümü nedeniyle Bursa’da yapılamayan Türkiye futbol birinciliğinin gelecek sene Bursa’da yapılması kararlaştırıldı. Federasyonların raporlarını inceleyen komisyonun “beş sene müddetle Türkiye birinciliği yapmayarak bu paranın mıntaka sahalarına tahsisi” hakkındaki teklifi kabul etmedi.

    12 – 29 Ekim 1934

    Beşinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Beşiktaş şampiyon oldu.

    24 Ağustos – 8 Eylül 1935

    Altıncı Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    13 – 18 Nisan 1936

    TİCİ 6. Kongresi, Ankara’da Halkevi’nde toplandı. Kongrenin son gününde, voleybol ve basketbol federasyonlarının kurulmasına ve cezaların affına, Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı namı altında 14 yıl faaliyet gösteren bu teşkilatın nizamnamesinin maksadı temine kâfi gelmediği için yeni icaplara göre hükümler taşıyan bir nizamname ile teşkilat 18 Nisan 1936 tarihinden itibaren adının “Türk Spor Kurumu” olarak değiştirilmesine karar verildi.

    “Türk Spor Kurumu, ‘yarı-resmî niteliğine ve CHP parti örgütünün parçası olmasına karşın, dernekler hukuku hükümlerine göre son kurultayında adını Türk Spor Kurumu olarak değiştirmiş bir ‘özel hukuk tüzel kişisi’, bu yönüyle de Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın yasal devamıdır.” (Kurthan Fişek)

    29 Haziran 1936

    Türk Spor Kurumu Dergisi yayın hayatına başladı.

    İlk sayıda yayınlanan “Maksadımız” başlıklı yazıda şöyle deniyordu:

    “Bu sene sekizinci kongresini akdeden “Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı,,, nizamnamesini yeni esaslara göre değiştirerek ismini de [Türk Spor Kurumu] na tahvil etmiştir.Bu yeni esaslara göre Türk Spor Kurumu; Yurdu kurtaran Ulu Önder Kamâl Atatürk’ün cumuriyet ve istiklalimizi kendisine tevdi etmiş olduğu Türk Gençliğini, ruhi ve manevi bakımdan olduğu kadar bedeni ve maddi bakımdan da bu değeri ölçülmez vediayı koruyabilecek iktidara sahip, şuurlu, canlı, bir düşünceli ve bir hareketli [bir sporcu gençlik birliği] halinde ilerletip geliştirmek vazifesini üzerine almıştır.Türk Spor Kurumu; bu vazifesini yaparken gençlerin sıhhat şartlarını göz önünde tutarak memlekette teknik icaplara uygun zevkli bir spor faaliyeti uyandırmıya çalışacak ve bu faaliyetin, ahlâklı ve vatansever Türk Gençliği için millî vasıfları hâiz ve o gayelere müteveccih olmasını temine dikkat ve ehemmiyetle uğraşacaktır.Bugün ilk sayısı çıkan Türk Spor Kurumu Dergisi Türk Spor Kurumunun bu yoldaki çalışmalarında, fikirlerinin yayım organı olacaktır.”

    21 Mart – 11 Temmuz 1937

    Birinci Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    13 Şubat – 5 Haziran 1938

    İkinci Millî Küme düzenlendi. Güneş şampiyon oldu.

    23 Haziran 1938

    İcra Vekilleri Heyetince 6 Haziran 1938 tarihinde Yüksek Meclise arzı kararlaştırılan (Spor Teşkilatı) hakkındaki kanun lâyihası esbabı mucibesi ile birlikte 23 Haziran 1938’de Büyük Millet Meclisi Yüksek Reisliğine sunuldu..

    29 Haziran 1938

    3530 sayılı Beden Terbiyesi Kanunu ile “Başbakanlığa bağlı” Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü kuruldu.

    Gençlik Spor Bakanlığı’nın onayıyla federasyon kurmak, ülke çapında spor tesisi yapımıyla ilgili çalışmaları yürütmek, sporcu ve kulüplerin tescil, vize ve transfer işlemlerini izleyip kayıtlarını tutmak, Spor-Toto uygulamalarını düzenlemek ve yurttaşın spordaki bilgi ve ilgi düzeyini yükseltmekti.

    Kanun Maddesi 6) Beden terbiyesi genel direktörü Başvekil tarafından intihab ve Cumhur Reisinin tasdiki ile tayin olunur. Genel direktör bu kanunun hükümleri dairesinde kurulan teşekküllerin merci ve âmiri olup bu teşekküllerin çalışmalarından mesuldür.

    1939

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’nce çıkarılan bir talimatnameyle TİCİ’den TSK’ya devredilen Türkiye Millî Olimpiyat Komitesi, BTGM’ye bağlandı.  

    19 Mart – 9 Temmuz 1939

    Üçüncü Millî Küme düzenlendi. Galatasaray şampiyon oldu.

    31 Mart – 7 Temmuz 1940

    Dördüncü Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    21 – 22 Eylül 1940

    Yedinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Eskişehir Demirspor şampiyon oldu.

    12 Mart 1941

    Resmî Gazete’de 15309 numaralı kararname yayınlandı.

    “İlişik (1) sayılı listede yazılı kulüplerin hizalarında gösterilen adlar altında birleştirilmeleri ve (2) sayılı listede yazılı olanların da kapatılmaları; Beden Terbiyesi Genel Direktörlüğünün 15/2/1941 tarih ve 1320 sayılı tezkeresile yapılan teklifi üzerine 3530 sayılı kanunun 13 üncü maddesinin son fıkrasına tevfikan İcra Vekilleri Heyetince 1/3/1941 tarihinde kabul olunmuştur.”

    30 Mart – 6 Temmuz 1941

    Beşinci Millî Küme düzenlendi. Beşiktaş şampiyon oldu.

    12 – 15 Temmuz 1941

    Sekizinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Gençlerbirliği şampiyon oldu.

    23 – 25 Mayıs 1942

    Dokuzuncu Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Harbiye şampiyon oldu.

    3 Haziran 1942

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, 4235 sayılı yasayla Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlandı.

    14 Mart – 19 Mayıs 1943

    Altıncı Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    12 Mart – 19 Mayıs 1944

    Yedinci Millî Küme düzenlendi. Beşiktaş şampiyon oldu.

    27 – 30 Mayıs 1944

    Onuncu Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    11 Mart – 20 Mayıs 1945

    Sekizinci Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    12 – 29 Mayıs 1945

    On birinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Harbiye şampiyon oldu.

    6 Nisan – 12 Mayıs 1946

    Dokuzuncu Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    25 – 28 Mayıs 1946

    On ikinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Gençlerbirliği şampiyon oldu.

    22 Mart – 25 Mayıs 1947

    Onuncu Millî Küme düzenlendi. Beşiktaş şampiyon oldu.

    24 – 26 Mayıs 1947

    On üçüncü Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Ankara Demirspor şampiyon oldu.

    21 Mayıs – 5 Haziran 1949

    On dördüncü Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Ankaragücü şampiyon oldu.

    18 Mart – 21 Mayıs 1950

    On birinci Millî Küme düzenlendi. Fenerbahçe şampiyon oldu.

    1 – 11 Haziran 1950

    On beşinci Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Göztepe şampiyon oldu.

    17 – 27 Mayıs 1951

    On altıncı Türkiye Futbol Birinciliği düzenlendi. Beşiktaş şampiyon oldu.

    13 Mayıs 1960

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, 7474 sayılı yasayla Başbakanlık makamına bağlandı.

    29 Ağustos 1962

    Profesyonel Futbol Yönetmeliği, Resmî Gazete’de yayınlandı.

    Madde 1) Bu Yönetmelik, profesyonel takım kuran kulüplerle profesyonel futbolcular ve bu teşekkül ve şahıslarla Futbol Federasyonu arasındaki münasebetlerde tatbik olunur.

    85. maddede “Bu yönetmelik hükümlerini Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü yürütür” deniyordu.

    11 Şubat 1970

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, 1-21/1156 sayılı kararname ile Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlandı.

    1977

    Devlet Planlama Teşkilatı’nın “Beden Eğitimi ve Spor Özel İhtisas Komisyonu Ön Raporu” yayınlandı.

    “Federasyon birçok kulübün bir araya gelerek aynı amaç için birleştikleri bir topluluktur. Spor kulüpleri aynı amaç için birleşerek Federasyon’u kurarlar ve bunların yöneticilerini kendi aralarından seçerler. Anayasamızın 29’uncu maddesi gereğince herkes dernek kurrar. Spor kulüpleri de birer dernek olduğuna göre 1630 sayılı Dernekler Kanunu derneklerin federasyon ve konfederasyonlar halinde birleşebileceklerini belirlemektedir ve aynı kanun gereğince de uluslararası beraberlik ve işbirliği sağlayabilirler. Bu durum yurdumuzda ilk federasyonların kurulduğu 1922 yılından 1936’ya kadar Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı zamanında uygulanmıştır.”

    7 Kasım 1982

    Yeni Anayasa’da ilk spora yer verildi. Böylece ülkemizde ilk kez spor ve sporcu Anayasa’nın teminatı altına alındı.

    14 Aralık 1983

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü 179 sayılı kanun hükmünde kararnameyle Milli Eğitim ve Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde yer aldı.

    21 Mayıs 1986

    T.B.M.M.’de kabul edilen 3289 sayılı “Gençlik ve Spor Hizmetleri Kanunu” ile Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü adı, Beden Terbiyesi ve Spor Genel Müdürlüğü olarak değiştirildi.

    5 Mayıs 1988

    T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü’nün “Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri “Hakkında Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim Komisyonu Raporu’ndan:

    Ülkemizde de her geçen gün gelişen profesyonel futbolun, Batıda olduğu gibi profesyonelce yönetilmesi zaruret haline gelmiştir. Profesyonel futbolun, amatör futbol şartlarına göre düzenlenmiş teşkilat ve kaidelerle yönetilmesi çeşitli aksamalara yol açmaktadır. Bu nedenlerle, profesyonel futbolun, profesyonelce yönetilmesi ve böylece futbolumuzun daha ileriye götürülebilmesi maksadıyla, özel hukuk hükümlerine tabi ve tüzelkişiliği haiz Türkiye Futbol Federasyonunun kuruluş ve görevleri hakkındaki bu Kanunun hazırlanması gerekmiştir.”

    27 Mayıs 1988

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun” kabul edildi.

    2 Mart 1989

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesine Dair Kanun” kabul edildi.

    1989

    Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’nün Başbakanlık Devlet Bakanlığı’na bağlanması nedeniyle adı “Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü” oldu.

    10 Nisan 1992

    Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı ve İstanbul Milletvekili Yusuf Namoğlu ve 33 Arkadaşının, 27.5.1988 Tarih ve 3461 Sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi ve Bu Kanuna Bazı Maddeler Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifi ve Millî Eğitim Komisyonu Raporu’ndan:

    “Ülkemizde futbol faaliyetleri uzun yıllar Beden Terbiyesi ve Gençlik Spor Genel Müdürlüğü çatısı altında ve ona bağlı Futbol Federasyonu eliyle yönetilmiştir. Futbolun ülke sporu içindeki yeri ve önemi dikkate alınarak, özerkleştirilmesi düşüncesi gündeme gelmiştir. Bu amaçla 3461 sayılı Kanun çıkarılmış, futbolun, içinde yer alan birimler ile kurum ve kuruluşlar eliyle kendilerinin seçtikleri kişiler tarafından yönetilmesi amaçlanmıştır. Ancak, bilahara 3461 sayılı Kanunun seçime ilişkin hükümleri 3524 sayılı Kanunla değiştirilerek, Federasyonun organlarının atama yoluyla görevlendirilmesi uygun görülmüştür.”

    17 Haziran 1992

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun” kabul edildi.

    18 Şubat 2000

    Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu’ndan:

    3.7.1992 tarihinde yürürlüğe konulan 3813 sayılı “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun” ile profesyonel futbolun gelişmesine engel teşkil eden hususların ortadan kaldırılması, futbolun idarî, malî ve hukukî yönden özerk bir yapıya kavuşturularak uluslararası norm ve standartlara uygun bir yapının oluşturulması hedef alınmıştır. Özel hukuk hükümlerine tâbi, tüzelkişiliğe haiz özerk bir federasyonu öngören bu Kanun kapsamında, futbol adına çağdaş bir çalışma ve gelişme ortamının tesis edildiğine ve bu suretle futbolla ilgili tüm sorunların giderileceğine dair kamuoyunda beklentiler yaratılmıştır. Ancak, Kanunun yürürlüğe girdiği 1992 tarihinden itibaren hâsıl olan gelişmeler kamuoyunda yaratılan bu olumlu beklentilere cevap vermede yetersiz kalmıştır.

    14 Nisan 2000

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kabul edildi.

    12 Mayıs 2004

    Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu’ndan:

    “Ülkemizde profesyonel futbol faaliyetleri 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun uyarınca kurulmuş bulunan Türkiye Futbol Federasyonu tarafından yürütülmektedir. Kanunun 1 inci maddesine göre futbol faaliyetleri millî ve milletlerarası kurallara göre yürütülür, teşkilâtlandırılır ve geliştirilir. Futbolun sürekli gelişmesi ve uluslararası niteliği nedeniyle süratle değişen şartlara uyumun sağlanabilmesi için anılan Kanunda değişiklikler yapılması zorunlu hale gelmiştir.”

    25 Mayıs 2004

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kabul edildi.

    29 Kasım 2007

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kabul edildi.

    5 Mayıs 2009

    T.B.M.M.’de “Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun” kabul edildi.

    2011

    Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kurulması; 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 3/6/2011 tarihinde kararlaştırıldı.

    Kanun Hükmünde Kararname ile teşkilat yapısında değişikliğe gidilen Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün 3289 sayılı kanunda yer alan “Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü” ibaresi “Spor Genel Müdürlüğü” olarak değiştirildi.

    2018

    10/07/2018 tarihli 1 Nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde “Spor Genel Müdürlüğü” olan adı “Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğü” olarak değiştirildi.

  • 1939’da Ne Oldu?

    1939’da Ne Oldu?

    1939 yılı Milli Küme maçları sonunda Galatasaray, 1959 öncesindeki ilk ve tek ulusal şampiyonluğunu kazandı. Şampiyonun iki maçta belirlenmesi planlanmıştı ama “müessif bir hadise” bunun önüne geçti. Peki 1939’da ne oldu? İşte bu sorunun cevaplarını aşağıdaki gazete haberlerinde bulabiliriz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

    Not: Olayın kahramanı (!) Necdet Erdem, futbola Fenerbahçe’de başladı. İlginçtir, olaydan seneler sonra Galatasaray’da bıraktı. Hakem Tarık Özerengin ile seneler sonra bir araya geldiler. O günün bilgilerine de “buradan” ulaşabilirsiniz.


    Dün Maçta Müessif Bir Hadise Oldu

    Demirspor kalecisi ve takımın kaptanı Necdet, maçı idare eden hakem Tarık’a hücum ederek gözünden yaraladı. Hakem, maçı tatil ve Demirspor’u mağlup ilan etti.

    Milli küme şampiyonasının günlerden beri dedikodusu devam eden son maçı dün Fenerbahçe stadyumunda Galatasaray’la Demirspor takımları arasında oynanırken, spor tarihimizde şimdiye kadar vukua gelmemiş müessif bir hâdise olmuş ve bu yüzden maç tatil ve Demirspor takımı mağlup addedilmiştir.

    Mevzuubahis hâdise, Demirspor takımı kalecisi ve takımın kaptanı Necdet’in, hakem Tarık’a hücum ederek gözüne yumruk atması ve yüzünde büyük bir yara açmasıdır. Şimdiye kadar spor sahalarımızda oyuncular arasında müteaddit kavgalar olmuş, seyirciler birbirine girmiş, fakat oyunculardan hiçbirisi müsabaka hakemini döğmemişti. Dünkü maçta nihayet hakem de dövülmüştür.

    Fenerbahçe stadyumunda dün on bine yakın seyirci toplanmıştı. Milli küme şampiyonunu tayın edecek olan bu maçı herkes merak ediyordu. Takımlar da bir haftadan beri kampa girmişler, hazırlanmışlardı. Fakat müsabaka, normal bir oyundan ziyade bir sinir işi haline getirildiği için, zevkli bir maç seyretmek pek de mümkün görülmüyordu.

    Takımlar saat beş buçukta kol kola dizilmiş bir halde sahaya çıktılar; halkı selâmladıktan sonra şu şekilde dizildiler:

    Galatasaray: Osman, Faruk, Adnan, Musa, Rıza, Yusuf, Salim, Salâhaddin, Cemil, Boduri, Bedii

    Demirspor: Necdet, Şevket, İbrahim, İbrahim, Şemsi, Salih, Hakkı, Orhan, Orhan. Gazi, Arif.

    Oyunu, hakem Tarık idare ediyor.

    Ankara’dan sureti mahsusada gelen ve Futbol Federasyonu reisinin riyasetinde bulunan bir heyet de maçı, saha kenarından kontrol ediyordu.

    Oyuna, asabi bir hava içinde başlandı.

    İki taraf da bütün enerjisini ortaya koyduğu için ciddi bir mücadele cereyan ediyordu. Fakat bu mücadele yavaş yavaş sportif mahiyetini kaybetmeye, başka bir kalıba gitmeye başladı. Hakem, müsabakaya başlamadan evvel, müsabıklara bazı nesayihte bulunmuş, bu maçın ehemmiyetini izah ederek sert oyuna müsaade etmeyeceğini ve temiz bir müsabaka yapmalarını bildirmişti. Buna rağmen sertlik yüz göstermişti. Hakem, sık sık faul, frikik cezaları vermek mecburiyetini hissediyor, bazı oyunculara da ihtarda bulunuyordu. Verilen cezalar ve yapılan ihtarların yüzde yetmiş beşi Demirsporlulara aitti. Müsabakanın her safhasında müessif bir vaka zuhurundan korkuluyordu. Fakat ilk devre, sıfır sıfıra berabere bitti.

    İkinci devre, birinciye nazaran daha sert ve daha asabi bir tarzda başladı.

    Tekme vurmak, çelme takmak mubah sayılacak bir hale geldi. Hakem, o kadar çok ihtarda bulunuyor ve o kadar ceza vermeğe mecbur kalıyordu ki, inkıtaa uğramadan beş dakika oyun seyretmek kabil olamıyordu. Nihayet Demirspor kalesi önünde yapılan pek bariz bir hata üzerine Galatasaray lehine penaltı verildi. Galatasaraylılar, topu dışarı atarak bu fırsatı kaçırdılar. Bundan bir dakika sonra da Demirspor bir gol kazandı.

    Demirspor’un 1 – 0 galip vaziyete gelmesi, Ankaralılar için bulunmaz bir avantajdı ve oyunu bu vaziyette bitirmeleri de mümkündü. Fakat buna rağmen Demirsporlular sert oyuna bir kat daha germi verdiler; bilhassa bu işte takımın kaptanı ve kalecisi olan Necdet pek ileri gidiyor, kaleye her yaklaşan muhacime tekme vurmak, çelme takmakta tereddüt etmiyordu.

    İkinci devrenin 33üncü dakikasında Galatasaray’ın yaptığı bir hücum esnasında, Necdet, bu defa da Galatasaraylı Cemil’i yere yıktı. Hakem, evvelce müteaddit defalar ihtara maruz bıraktığı Necdet’i oyundan çıkarmak mecburiyetini hissetti ve kararını tebliğ etmek üzere yanına gitti. Hakem Tarık, kararını resmen bildirmesiyle beraber gözünün üstüne kuvvetli birkaç yumruk yemesi bir oldu. Takım kaptanı Necdet, şimdiye kadar hiçbir sporcumuza nasip olmayan bir tarzda, hakeme hücum etmiş ve gözünden yaralamıştı.

    Etraftaki polis kuvvetleri derhal hâdise mahalline koştular. Necdet’i yakaladılar, diğer taraftan da hakem Tarık, yüzünden kanlar aka aka sahadan çıkarıldı. Soyunma odasında tedavi altına alındı. Biraz sonra da oyuncular, müsabaka, hakem tarafından tatil edildiği için sahadan ayrıldılar.

    Hâdisenin hikâye tarafı budur. Vakanın çirkinliğini tavsif etmek için kelimeler ve sıfatlar bulmağa ihtiyaç görmüyoruz. Güzide bir takımın kaptanlığı mevkiinde bulunan bir adamın hakem döğmeğe teşebbüs etmesi, en hafif tabirle iptidailiktir, kabalıktır. Sonra tecavüze uğrayan hakem, öyle bir gençtir ki, bütün sporcularımıza numunevi imtisal olacak temiz bir karaktere, dürüst bir ahlâka ve insanı kendine meclup eden bir nezakete sahiptir. Bu sene yüksek tahsilini bitirmiş, doktor olmuştur, şimdiye kadar en ufak şekilde bile kimseye tek kelime fena bir söz sarf etmemiştir. İdare ettiği bütün maçlarda dürüstlüğü, nezaketi, bitaraflığı ve temiz ahlâkı ile tanınmıştır. O kadar ki, iki takımın bu maç için bir hakem intihap etmelerine karar verildiği vakit, Demirspor takımı Tarık’ın bu maçı idare etmesinde şiddetle ısrar etmiştir.

    Spor, mutlaka bir maçı kazanmak, her ne pahasına olursa olsun galip gelmek demek değildir. Bizim spordan anladığımız ilk mana, temiz ahlâk, dürüstlük ve insanlıktır. Hakemi döğecek kadar terbiye, insanlık ve ahlâk hututlarının haricine çıkan bir insanın spor mefhumile hiçbir alâka ve münasebeti yoktur. Bu vakada, asabına hâkim olamamak, yapılan haksızlıklara tahammül gösterememek gibi bir mazeret dermeyan etmeğe bile imkân tasavvur edilemez. Çünkü Tarık, eğer bu maçta bir haksızlık yapmış ise, Galatasaray’ın aleyhine yapmıştır ve Demirspor’a birçok ahvalde mümaşatkâr davranmıştır, denilebilir.

    Halkın yuhaları, hakaretleri arasında polis nezaretinde sahadan çıkarılan bu adam, derhal tevkif edilerek cürmü meşhud mahkemesine verilmiştir. Hakem Tarık da ayrıca bir dava ikame etmiştir.

    Bu çirkin vak’aya, maalesef büyüklerimiz de şahit olmuşlardır. Hariciye Vekili Şükrü Saracoğlu, eski Milli Müdafaa Vekili General Kâzım Özalp ve diğer devlet erkânından bir kısmı stadda bulunuyorlardı. Federasyon rüesası, İstanbul mıntakası erkân ve azaları da hep beraber orada idiler.

    Bu vak’adan sonra, Necdet, bu memlekette müebbeden spor yapmak hakkını kaybetmiştir. Çünkü kendisine verilecek nizami ceza, müebbed boykottur. Bundan başka, yaptığı tecavüzden dolayı da mahkemenin vereceği cezaî karar da vardır.

    Demirspor takımının vaziyetine gelince; evvelce umumi merkezin yaptığı bir tamimle de sarahat kesbettiği üzere takım diskalifiye edilmiştir. Dünkü maçın nizami galibi Galatasaray’dır. Bu şerait içinde Ankara’da ikinci bir defa daha iki takımın karşılaştırılmasına da imkân görülememektedir.

    Hakem ne diyor?

    Dün akşam geç vakit hakem Tarık’la görüştük.

    Bize şunları söyledi:

    “Demirspor kalecisi Necdet’e, yaptığı müteaddit hatalı hareketlerinden dolayı birkaç defa ihtarda bulundum; fakat bu oyuncu, kasti hareketlerde devam etti. Galatasaray muhacimlerinden Cemile yaptığı son hareketi üzerine müsabakanın selâmeti için kendisini oyundan çıkarmak mecburiyetinde kaldım. Bu kararımı kendisine usulen tebliğ ettim. Fakat Necdet derhal üstüme hücum ederek beni yumruklamaya başladı. Yüzüm, gözüm kan içinde ve polis refakatinde sahadan ayrıldım. Bu vaziyette maçın idaresine imkân göremediğimden oyunu tatil etmek mecburiyetinde kaldım ve bu hâdiseden dolayı da Adliye ve zabıta makamlarına müracaatle cürmü meşhud kanununa göre takibat yapılmasını istedim.”

    Federasyonlar Dairesi Reisinin Beyanatı

    Müessif hadiseden sonra kendisini gördüğümüz federasyonlar dairesi başkanı B. Ziya Ateş şunları söylemiştir:

     “Müsabakanın 33 üncü dakikasında Necdet tarafından hakem Tarığa yapılan fiilî tecavüzle başlıyan hadiseyi müteakip Tarık ve Necdet sahadan ayrılarak polis refakatinde soyunma odasına götürülmüşlerdir. Sahada idaresiz kalan oyun hakkında son kararın ne olduğu sorulmak üzere maçın seyrini takib heyeti bizzat hakeme de kararını sorarak Demirspor kaptanını cürmümeşhud mahkemesine vermiş ve maçı tatil etmek mecburiyetinde kalmıştır.”

    24 Temmuz 1939 – Cumhuriyet Gazetesi


    F.I.F.A.’dan Cevap Geldi

    Galatasaray’ın millî küme şampiyonluğu tasdik edildi

    Galatasaray ile Demirspor kulüpleri arasında milli küme şampiyonluğu için biri Ankara’da diğeri İstanbul’da yapılmak üzere tertip edilen maçlarda birincisinde malûm hâdise çıkmış ve maç yarıda kalmıştı.

    Futbol federasyonu tarafından o zaman bu hâdise beynelmilel futbol federasyonuna sorulmuş ve beklenen cevap dün gelmiştir.

    Alınan cevapta “Demirspor kulübünün 0-1 galip vaziyette olmasına rağmen hâdiseye müsebbip olduğu için hükmen mağlup sayılacağı” bildirilmiştir. Bunun üzerine genel direktörlükte yüksek hakem komitesi ve futbol federasyonu azalarının bulunduğu bir toplantı yapılmış ve Galatasaray kulübünün bu maçta hükmen galibiyetine karar verilmiştir.

    İki maç üzerine tertip edilen bu müsabakaların birincisinde, Demirspor kulübüne hükmen mağlup sayıldığı için puan verilemeyeceği cihetle ikinci maçın yapılmasına lüzum kalmamış ve Galatasaray kulübünün 938-939 milli küme şampiyonluğu tasdik edilmiştir.

    Keyfiyet alâkadar bölge ve kulüplere derhal tebliğ edilecektir. Uzun bir beklemeden sonra hakları teslim edilen sarı kırmızılıları şampiyonluklarından dolayı tebrik ederiz.

    27 Ekim 1939 – Akşam Gazetesi


  • Fikret Arıcan Albümü

    Fikret Arıcan Albümü

    “Büyük” Fikret Arıcan… Halit Çapın’ın “Fenerbahçeliler Başkanınızla Gururlanabilirsiniz” dediği “Büyük” Fikret Arıcan albümü ile karşınızdayız… Kahraman futbolcumuzun ailesine ulaşma ümidimizi gerçekleştiremezsek bu müthiş yayınla Fenerbahçe tarihine muazzam bir armağan daha veren kıymetli büyüğümüzün hatıralarını sizlerle buluşturmanın gururunu yaşayacağız.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

    Not: “Büyük “Fikret Arıcan, Fenerbahçe’nin en çok Türkiye şampiyonluğu yaşayan isimlerinden biri… Yedi şampiyonlukla başı geçen “Naci Bastoncu” ve “Esat Kaner”den sonra Cihat Arman ve Fikret Kırcan ile birlikte kendisinin 6 şampiyonluğu var. Bu zaferlerde 87 maçta 35 golü var… Hepsi nur içinde yatsın…


    “Büyük” Fikret Arıcan Albümü

  • Mehmetçik Terhis Oluyor

    Mehmetçik Terhis Oluyor

    Necmi Tanyolaç, “Mehmetçik Terhis Oluyor” başlığının altında Basri Dirimlili için (böyle büyük bir jübileye çok yakışan) muazzam bir yazı kaleme almış. Bu metin Tuncay Yavuz sayesinde bizlerle buluşuyor.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Fenerbahçeli Basri

    Önümde bir yığın kağıt… Bir yığın not… Basri’nin hayatı var bu notların arasında…

    Notlara bakacağım ve sizlere Fenerbahçeli Basri’nin hayatını anlatmaya çalışacağım…

    Kendi kendime soruyorum; sığar mı, sığdırabilir misin? Sonra yine kendi kendime cevap veriyorum: Yüz yıllık bir hikayeyi, yüz satırın içerisine sıkıştıramazsın tabi! Gerçekten de öyle… O koca Basri, bu küçük hikayenin içerisine sığamazdı. Sahalara sığamadıktan sonra…

    Nereden Buldunuz Bu İskeleti?

    Basri Dirimlili 1952 yılında Fenerbahçe’ye geldi. Havagücü’nde oynarken Fenerbahçe’nin eski başkanlarından Osman Kavrakoğlu’nun dikkatini çekmiş ve ilk teklifi ondan almıştı. Kavrakoğlu, Basri’ye daha ilk görüşünde bayılmıştı. Futbolcu değil ateş parçasıydı bu çocuk. Bir an evvel askerliği bitmeli ve Fenerbahçe’de oynamalıydı.

    İlk Fenerbahçe formasını başkentte özel bir maçta Demirspor’a karşı giydi. Tesadüfen maça gelen iki Fenerbahçeli üye, takımın başındaki idarecilere futbolcular sahaya çıkarken Basri’yi işaret etmiş ve “Nereden buldunuz bu iskeleti?” demişlerdi. Sarı-Lacivertli takımın yeni santrhafının üstünde et namına hiçbir şey gözükmüyordu. İncecik gövdesi, sıskacık kolları ve kürdan gibi çöp bacaklarıyla Basri’ye futbolcu denemezdi. Bir atlet bile onun yanında şişman gözükürdü. Basri çıktı sahaya. Uzun yıllardır o takımın adamıymış gibi, rahat, sakin işini gördü. İlk deneme ilk imtihan başarılı geçmişti. Fenerbahçe maça çıkarken “nereden buldunuz bu iskeleti, bu morga yarar” diye konuşan Fenerbahçeliler çark etmiş ve sonunda “Bu çocukta çok iş var. Aman kaçırmayın.” sözünü sarfetmişlerdi.

    Basri lop incir gibi Fenerbahçe’nin ortasına düştü. Daha askerliğini bitirmeden 8 defa milli takımda oynamış, futbolun vücutla değil, kafayla, beyinle, irade gücüyle oynandığını göstermişti. İskelet enerjiyle, hırsla, klasla, stille doluydu. Bu güçlü delikanlı, bu hırslı futbolcu pek kısa bir zaman sonra Fenerbahçe’nin değişmez adamı olacak ve İstanbul seyircisi ayaklarını bir raket gibi kullanan Basri’yi avuçları patlarcasına alkışlayacaktı.

    Galatasaray Değil, Fenerbahçe!

    Basri’nin Fenerbahçe’ye gelişi garip bir olayla başlamıştır. 1940 senesinde Eskişehir’in İstiklal kulübünde ilk kulüp formasını giyen ve 1947’de Demirspor’a geçen Basri, Havagücü’nde oynarken Fenerbahçe’den evvel Galatasaray’ın ilgisini çekmişti. Bu kısmı size kendisi anlatsın:

    “Her futbolcunun hayatında bir kulübün, bir rengin izi vardır. Kader bazan insanı başka yönlere itebilir. Küçükken Galatasaray’ı tutarsın, büyürsün Fenerbahçe’ye, Beşiktaş’a girersin. Böyle şeyler çok olmuştur. Ben Fenerbahçeliydim. Daha çocuktum, Fenerbahçe için deli olurdum. Kavrakoğlu Fenerbahçe için teklifte bulunduğu gün elim, ayağım buz kesilmişti. Yolda yürümüyor, uçuyordum. Her şey tavındaydı. Mukavele imzalayacaktım. Dayım benim adıma Galatasaray’la mukavele imzalamamış mı? Ayıkla pirincin taşını. Tabi, özür diledik, yalvardık, yakardık, işi düzelttik. Beşiktaş da peşimdeydi. Fenerbahçe’den 5.500 lira transfer ücreti aldım. Bu benim için servetti.”

    Basri Fenerbahçe’de fazla yabancılık çekmedi. Donanma Kamil, Selahattin Torkal ve Melih Ilgaz ilk arkadaşlarıydılar. Basri’yi Sarı-Lacivertli kulüpte sıcak bir çevrenin içine ilk sürükleyenler onlardı. Yavaş yavaş heyecanını attı. Seyirciyle anlaştı, seyirciyle sevişti. Tribünlerin sevgilisi oldu. Ve Basri’nin yer aldığı Fenerbahçe 1951/52 sezonunu şampiyon olarak bitirdi.

    Basri Fenerbahçe şampiyon olduğu gün şu inanca varmıştı: Fenerbahçe’nin seyircisi çok büyük kuvvet, çok büyük bir destekti. Sahaya çıktıkları anda bütün bir stad ayağa kalkıyordu. Bu gürültü, Fenerbahçe futbolcuları için avantajdı. Fenerbahçe’nin yeni santrhafı “Şampiyonluk güzel şey, ama Fenerbahçe de çok güzel bir şey” demişti.

    Mehmetçik

    Basri’nin futbol hayatı bir savaş halinde geçmiştir. Halk ona değişik isimlerle seslenmiş, “deli” demiş, “Leyla” demiş, sonunda “Mehmetçik”te birliğe varmıştır.

    Aslında kendini oyuna ve takımına bu kadar ölesiye veren, en kahredici darbelere kafasını, bacağını uzatan bu futbolcuya takılacak en iyi isim bu olmalıydı: Mehmetçik… Basri seneler senesi bir “Mehmetçik” gibi dövüştü. Futbolcu değil, bir askerdi. “Mehmetçik” ünvanını tam 10 sene bir şeref ünvanı gibi asaletle taşıdı, ünvanının üzerine toz düşürmedi. Mehmetçik gibi çıktı sahaya, Mehmetçik gibi yaralandı. Ölümlerden kurtuldu.

    Futbolcu şöhrete erişmişse, ona sorulacak suallerin başında kaç defa milli takımda oynadığı sorusu gelir. Basri’ye ise hayatı boyunca kaç kere milli olduğu değil, kaç defa sakatlandığı sorulmuştur. Şimdi Basri’nin önümüze serdiği bilançoya ibretle bakınız. Sonunda şu hükme varacağınıza bahse girerim. Ölüp ölüp dirilen bir futbolcunun dramıdır bu.

    “Bir defa çenem kırıldı” diye girdi lafa Mehmetçik. “Ankaragücü’ne karşı oldu. Bir topa sıçradım, Yücel’le çarpıştık. Kafası çeneme çarptı. Kulaklarım uğulduyordu. Sonra bir patlama oldu. Derhal hastaneye kaldırdılar. Üç buçuk ay yattım, çenem bağlı olarak.”

    “Adana’da Demirspor’la oynarken burnum kırıldı. Bir başka maçta kaşım patladı. Legia maçında kolum döndü. Galatasaray maçında Naci’nin şutu kaşıma isabet etti. Gözümde iç kanama başladı, gözüm görmedi, iki ay gözüme hava verdiler. Bir kör gibi karanlık bir dünyada yaşıyordum ve hiç görmeyeceğim endişesiyle eriyordum. Tam iki ay hiç kimseyi görmedim.”

    Adale eziklikleri, lif kopuklukları, kanlı yara ve bereler, kulak zarının patlaması, sinüzit. Bunlar hesaba dahil değil.

    Basri’nin fedakarlığı üzerinde bizim Şükrü Gülesin geçenlerde bir küçük hatırasını anlattı. Şükrü, bir Fenerbahçe-Beykoz maçına gitmiş. İki deli karşı karşıya, bir yanda Nusret, karşısında da Basri. Birden ikisi birbirlerine girmişler. Şükrü: “Havada iki avcı uçağı çarpıştı sandım” dedi. “İkisi de paramparça oldular. Basri kalktı oyununa devam etti, Nusret’i ise kafatası çatladığı için hastaneye kaldırdılar!”

    14 Yılın En İyi Fenerbahçesi

    Basri Dirimlili Fenerbahçe’de 14 sene oynadı. Araya Kıbrıs işi, bazı tatsızlıklar girdi ve sahalardan çekilme kararı verdi. Fiziği, yaşı, klası Basri’ye bu sahada en azından dört sene ekmek parası kazandırırdı. Ama bir işi zamanında bırakmanın doğru olduğuna inanıyordu. “Seyirciler beni senelerce alkışladılar. Onların önünde daima vazifesini yapan futbolcu oalrak yaşadım. Bir gün ‘Aaa, Basri’ye bak ne hale gelmiş’ dememeleri için futbola veda ediyorum” diyordu.

    Fenerbahçe’deki 14 yılı Basri’ye çok şeyler kazandırdı. Maddi yönden de gözü arkada kalmadı. 14 yıl içerisinde eline geçen transfer bedeli toplamı 150 bin lirayı geçiyordu. Fakat, milyon verse Fenerbahçe onun hakkını ödeyemezdi. Bu süre içerisinde arkadaşlıklar kurdu. Fenerbahçe’yi bütün olarak seviyordu. Fakat her cemiyette olduğu gibi onun da içten bağlandığı, kader birliği ettiği arkadaşları olacaktı. Lefter, Naci, Can, Dr. Melih, Niyazi, Mehmet Ali, kaleci Şükrü, Şeref’le kendi deyimiyle yıllarca “aynı bardaktan su içti.”

    14 yıl boyunca değişik tertiplerde yer almış, yeni yeni isimlerle arkadaşlık yapmıştı. Beraber oynadığı arkadaşlarından 14 yılın Fenerbahçe’sini şöyle kuruyordu Basri: “Özcan (Şükrü) – Müzdat, İsmail Kurt – Şeref, Melih, Akgün – Fikret Kırcan, Lefter, Burhan, Can, Hilmi.”

    14 Yılın Antrenörü : Molnar

    Basri geçmişi yaşıyordu artık. Bu gece Sarı-Lacivertli formayı son defa giyecek ve sonra o terli formayı 14 yılın şeref armağanı olarak saklayacaktı.

    14 yılın en faydalı antrenörü olarak Molnar’ı hatırlıyordu. Molnar, Türk futboluna ve Fenerbahçe’ye yön veren yabancıydı Basri için. Ve Basri, futbolu bıraktıktan sonra futbol hayatı boyunca elde edemediği iki hakka, ömrü boyunca yanıp tutuşacaktı.

    50. Milli maçını oynamadığına, İtalyan kulüplerinde, mesela Juventus’ta, mesela Fiorentina’da hiç değilse iki senecik futbol oynamadığına! 1951’de Viyana’nın Rapid kulübünden aldığı transfer teklifi ise bir başka burukluğuydu Basri’nin…

    Kıbrıs

    Kıbrıs’ın Lefke Türkspor kulübüne antrenör-oyuncu olarak girmişti. Fenerbahçe’deki gibi bir hava bulmuştu Basri Lefke’de de. Futbol oynuyor ve öğretiyordu. Mert delikanlılar arasındaydı. Kavgacı, mücadeleci ve yırtıcı tabiatını onlara da aşıladı. Lefke günden güne kuvvetleniyordu. Kıbrıs’taki Türk kulüpleri arasında rekabet havası yaratılmıştı.

    Kader günün birinde bizim Mehmetçik’i Kıbrıs’a sürükledi.

    1963’ün sonlarına doğru ajansın Türkiye’ye verdiği radyo-foto Kıbrıs’tı. Rumlara karşı açılan savaşta Basri’nin de elde silah dövüştüğünü gösteriyordu. Sahalarımızın İnce Mehmet’i, “Mücahit Basri” olmuştu.

    Kıbrıs’ta her taraf kan, barut ve ateş kokuyordu. Bizim “kavgacı” delikanlı, bu büyük kavganın dışında kalamamıştı tabi. Silahı kaptığı gibi mücahitlerin arasına katıldı.

    Kıbrıs’ta kan gövdeyi götürüyor ve güler yüzü sakalla örtülü Basri de…

    Ölmemek için Öldürmek Gerek

    Basri’yle konuşuyoruz, ben soruyorum: “Basri, Kıbrıs’ta silah attığını biliyoruz ama öldürüp öldürmediğini söylemedin.”

    Düşünceli düşünceli cevap verdi: “Ecel o günlerde çok yakınımızdaydı. O ana baba günlerinde bir köşeye çekilip oturulmazdı ki. Ölmemek için öldürmek gerek. Bugün yaşıyorsak, bunu silahlarımıza ve yüreğimize borçluyuz.”

    Daha fazla konuşmadı Mehmetçik. Doğrusu da buydu aslında.

    20 Yılın Son Gecesi

    Basri 1929 senesinde Silistre’de dünyaya geldi. Eskişehir’de büyüdü, Eskişehir’de futbol oynamaya başladı. Havagücü, Ordu takımı, Fenerbahçe, Milli takım ve Kıbrıs. İki ucun arası tam 20 yıldı. Röportajın başında Basri’nin hayatını bu küçük hikayenin içine sıkıştırmak mümkün değil demiştim. Bazı hikayeler vardır ki, yazılamaz anlatılır. Biz yaşadığımız müddetçe Basri’yi anlatmaya devam edeceğiz.

    20 yıldır gözümüzün önünde yaşayan Basri bu gece Mithatpaşa’da son maçını oynuyor. Onu bu gece Sarı-Lacivertli forma altında son defa seyredecekler, hangi kulübün taraftarı olurlarsa olsunlar, futbolculuğunun en parlak günlerindeki gibi alışlayacaklar ve içlerinde bir burukluk duyacaklar. Basri’yi bir daha göremeyecekleri için.

    Bu hikaye burada bitiyor. 20 yılın son gecesinde, futbol hayatı pırıl pırıl, tertemiz bir futbolcudan ayrılıyoruz. 20 yılın aydınlattığı son gecede Basri’yi Fenerbahçe formasıyla bir kez daha alkışlayacağız. Ve hep beraber bir hakkı teslim edeceğiz: “Keşke daha 20 yıl oynayabilseydi!”

    Necmi Tanyolaç – Milliyet Gazetesi – Temmuz 1965 (Aktaran : Tuncay Yavuz)

  • Şike İmalı Bir Ezeli Rekabet Hikayesi

    Şike İmalı Bir Ezeli Rekabet Hikayesi

    Osman elinde gazete, telaşla dükkana girdi, müşterilerin arasında kaybolmuş Zeki’ye hışımla yanaştı:

    “Duydun mu haberi?”

    “Ne haberini?”

    Gazeteyi tezgaha fırlatıp, “Al işte, artık kesin, bunlar bir oyun ediyorlar. Maç iptal olmuş, yeni mevsimde oynanacakmış” diye çıkıştı.

    Zeki yine tüm sakinliğiyle, “Memlekette düzgün ne kaldı ki birader, olur tabİi. Ben sana neler neler anlatıyorum işte. Ne siyaset iyi, ne dünya. Futbolun, sporun iyi olmasından umudumuz niye ki? Hep diyorum, profesyonellik olduktan sonra bu işler değişmiş, her şey para olmuş pul olmuş. Eskiden böyle değilmiş” diye devam etti.

    Osman hızını alamamıştı, “Şu koca koca adamların dediğine bak, bir de bahtlarına UEFA delegesi de buradaymış, adamı köprüde yakalayıp izin almışlar. Hem bütün yazılarda da diyor ki, şike mike yok, koca kulüpler yapmazlar. Bizim izlediğimiz neydi o zaman? Boşa gitti 10 liralar!”

    Konuşmayı uzaktan dinleyen Salih amca, müşterisi dükkandan çıkınca yanlarına doğru yanaştı, “Çocuklar yapmayın etmeyin, 60 senelik camialar bunlar. Hem iki başkanın da topçuluklarını bilirim ben. İkisi de pırlanta gibi insandır. Ne Fenerbahçe ne Galatasaray böyle oyunlar yapacak kulüpler değil, etmeyin” dedi.

    Zeki dedesini duymazdan gelip devam etti, “Birader, Mehmet bize önceden söylemişti. Bu hasılatlar, toto paraları büyük işler. Bunlar ne yaptı ne etti anlaştı, ikinci maça işi bağladı. Ama biz iyi ki bağırıp çağırdık bak korktular. Maçı Mithatpaşa’da oynamaktan çekindiler ve nihayet ertesi mevsime bıraktılar!”

    Tezgahtan gazeteyi alıp Mehmetlerin dükkana doğru fırladılar.

    Kapanış Maçı

    İstanbul’da sıcak bir yaz oluyordu. Şehrin üç büyük takımını tutan üç çocukluk arkadaşı Sultanhamam’da ailelerinin dükkanında çalışıyorlardı. O güzel İstanbul’un güzel zamanlarının en büyük eğlencelerinden birisi futboldu.

    1964/65 futbol mevsimi de heyecanlı başlamıştı aslında. Üç takım sezona iddialı girmişti girmesine ama sezonun sonunda kazanan ikinci defa üst üste Fenerbahçe olmuştu. Sezonun öncesine damgasını vuran hadise Karşıyaka’nın şike yaptığı gerekçesiyle Milli Lig’den düşürülmesiydi. Kümede kalma yolunda önem teşkil eden Kasımpaşa maçında rakibin 6 oyuncusuna para ödediğine hükmedilen Karşıyaka, 4-0 kazandığı maçı hükmen kaybetmiş sayıldı ve küme düşürüldü. Bu sonuçla bir sıra üste çıkan Beykoz ise ligde kaldı. Ara ara şike iddiaları atılırdı ama bu karar önemli bir gelişmeydi.

    Baharın son günlerinde ligi uzun süre önde götüren Fenerbahçe, Ankara’da Hacettepe’yi 2-0 yenip ligin son haftasındaki Beşiktaş maçı öncesi şampiyonluğunu ilan ediyordu. Bu işe en çok sevinen tabi ki Zeki’ydi. Yıl boyunca arkadaşları Osman ve Mehmet’le didişip durmuştu ama aslına bakarsanız rahat bir şampiyonluk olmuştu. Geçen yılın ardından hoca değiştirmelerine rağmen Fenerbahçe, ligi Beşiktaş’ın 6, Galatasaray’ın 8 puan önünde birinci tamamlamıştı.

    Sıcak bastırmıştı, fakat daha oynanacak kupa maçları vardı. Yarı finalde Galatasaray’ın rakibi Ankara Demirspor, Fenerbahçe’nin rakibi İstanbulspor’du. Ezeli rakipler ilk maçları 1-1 biten eşleşmeleri ikinci maçlarda kazanarak finale adlarını yazdırıyordu. Sezonun sonunda Mithatpaşa Stadı’nda futbolseverleri harika bir kapanış maçı bekliyordu.

    22 Haziran – Maça 5 gün kala

    “Epey kısmetliymişsiniz Osman?” dedi Mehmet. Ankara Demirspor’u zorlandığı maçta İsmet’in son dakikada attığı golle devirebilen Galatasaray’da pek iş olmadığını düşünüyordu.

    Osman çıkıştı. “Bizde Metin var,” dedi. “Dün de atmış bomba şutunu. Hem ne olacak son dakikalarda yendiysek, dünyanın sonu değil ya. Kupa bizim işimiz, iki senedir nasıl kazanıyorsak yine alırız.”

    Zeki uzaktan dinliyordu, şampiyonluğun keyfiyle sözün kendisine gelmesini beklerken gülümsüyordu. “İki kupa bizim olacak, takım şampiyonluğu kazanmasına rağmen Beşiktaş’ı devirdi. Dün de Ziya İstanbul’a golünü atmış, kesin alırız maçı.”

    “Maça gidiyor muyuz?” diye sordu Mehmet sonra. Kafasını salladı Zeki ile Osman. “Pazar gecesi 8 buçuktaymış maç, berabere biterse uzamıyormuş ama, Çarşamba tekrar oynanacakmış. O maç da berabere biterse uzayacakmış, uzatmada da gol olmazsa kura çekilecekmiş.”

    Omzunu silkti Zeki, “Pazar gecesi biter iş, alırız”. Osman hırslanıyordu ama sesini de çıkarmadı, çay söylemek için çıktı dükkandan.

    “Kızdırma oğlum şunu” dedi Mehmet. “Sen de kendinden pek eminsin ama baksana ne diyor gazeteler. Sizin topçuların hepsi askerde. Ogün de oynamıyormuş, ordu milli takım kampına katılıyormuş.”

    “Ogün’e izin alırız” dedi Zeki. “O işi çözer bizim başkan. Ogün lazım bize. Şenol yok, Birol yok, Selim yok, Nedim yok, Ogün’ün oynaması lazım.”

    “Neyse gelir şimdi Osman, kapatalım şu bahsi artık, sonra konuşuruz.”

    25 Haziran – Maça 2 gün kala

    “Vay Ofsayt Osman, bu da mı gol değil”

    “Deme be şunu Mehmet, kaç kere diyeceğim, deme artık”

    “Tamam be birader takılıyoruz. Hem Sadri Alışık’a benzetiyoruz işte fena mı? Ne güzeldi film, hepimiz çok beğenmedik mi? Şakayla karışık Sadri Alışık.”

    “Yahu nasıl bir adam Ofsayt Osman, ben öyle miyim aşk olsun.”

    “Belki sen de onun gibi güzel bir kız bulursun, niye öyle diyorsun.” diye lafa girdi Zeki.

    Arkadaşlar işten çıkmış Sultanahmet’e doğru yokuşu çıkarken şakalaşıyorlardı. Laf dönüp dolaştı, maça geldi. Mehmet maça gitmekten cayar gibiydi:

    “Yahu çiçek gibi hava var, ne yapacağız maçı? Kalkıp Florya’ya plaja gidelim, tam zamanı.”

    “Olur mu yahu” dedi Osman, “Kaçar mı bu maç? Söz verildi bir kere gidiyoruz.”

    Zeki gazetede okuduğu haberleri sıraladı peş peşe: “Metin de çekiniyoruz demiş. Gündüz hoca zaten temkinli. Bizim İngiliz ise kendinden emin. Yalnız tek bahtsızlık Ogün’e izin alamamış bizimkiler. Maçtan sonra uçakla İspanya’ya gönderelim demişler ama paşalar izin vermemiş. Neyse artık onsuz bir çözüm bulacağız.”

    “UEFA’dan birileri buradaymış, duydunuz mu?” diye lafa girdi Mehmet. “1967 Gençler şampiyonasını Türkiye’ye verebilirlermiş, stadyumları geziyorlarmış. Ne güzel olur, ilerideki dünya kupalarının yıldızı olacak oyuncular gelebilir, biz de bütün dünyadan önce onları izleriz. Genel sekreter Hans Bangerter buradaymış, önce İstanbul’daki stadyumlara bakmışlar, şimdi de Anadolu’dakileri geziyorlarmış. Halit Kıvanç yakalayınca sormuş soruları. Ofsayt kuralını değiştirmeye sıcak bakıyormuş UEFA, ceza sahası çizgilerini taç çizgilerine kadar uzatıp, ofsaytı sadece burada uygulayacaklarmış.”

    “Yahu olur mu öyle şey,” dedi Osman. “Böyle işlerle uğraşacaklarına adam gibi top oynamayı öğretsinler. En basitinden şu oyuncu değişikliği işini düzeltsinler. Adam sakatlanınca takım eksik kalıyor böyle iş mi olur. Kaleci sakatlanınca al başına belayı, kaç kere oldu takımlara.”

    Mehmet; “UEFA istemiyormuş oyuncu değişikliğini. Sakat numarası yapanlar var diyormuş Bangerter. Olacak iş değil hakikaten, bakalım ne olacak,” diye destekledi arkadaşını.

    “Yahu bırakın şu adamı” diye girişti Zeki, “Bizimkiler Ercan’ı kaçırmış, duydunuz mu? İyi o çocuk, santrhafta öyle bir adam lazımdı bize. Çok iş yapar, yalnız sizinkiler kesin fellik fellik arıyordur.”

    “Yahu hem para yok diye konuşuyorlar, hem de her mevsim döküyorlar ortaya. Şeref de Beşiktaş’a girecek diyorlar Zeki, o işe ne diyorsun?” dedi Osman.

    “Şeref hiçbir yere gitmez. Şeref demek Fenerbahçe demektir. Olur arada böyle haberler ama sonunda kalır, itimadım tam.”

    Mahallenin girişinde Pazar sabahı tramvay durağında buluşmak üzere ayrıldılar.

    27 Haziran – Maç günü

    En erken Osman geldi durağa. Bayram günü gibi giyinmişti, ütülü beyaz gömleği ve jilet gibi pantolonuyla arkadaşlarını beklemeye koyuldu. Beklerken de elindeki Milliyet’in Kulis bölümüne takıldı gözü, Fenerbahçe ve Galatasaray başkanları İsmet Uluğ ve Suphi Batur’un Tenis-Eskrim Dağcılık kulübündeki yemeğini yazıyordu:

    “İsmet, gene Fenerbahçe kendisini dev aynasında görüyor. Biz sizin eski günlerinizi de biliriz. Az mı ağlattık sizi?”

    “Ne o, yoksa sen Fenerbahçe’yi Demirspor mu zannediyorsun? Dua edin Feriköylü İsmet kurtardı sizi. Ha doğru ya, İsmet olsun çamurdan olsun.”

    “Yaaa, beğenemedin mi Galatasaray takımını?”

    “Bak Suphi, benimle şaka etmeye kalkma. Kızdırırsan benim kafamı iş başka olur.”

    “Ne olacakmış yani ya?”

    “Ben olacağını bilmem. Tutar sizi yeneriz. Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’na girmeyiz de Kupa Galipleri’ne gireriz. O zaman siz avcunuzu yalarsınız. Sevinciniz kursağınızda kalır. Yapar mıyız, vallahi yaparız bunu. Sonra ne oldu sana anlayamadım. Sen bana telefon edip teşekkür etmedin mi? Ne çabuk döndün?”

    “Maç berabere bitse nasıl olur İsmet?”

    “Şimdi berabere dersiniz, sonra tutar yenersiniz. Ondan sonra da Milli Lig şampiyonunu yendik diye beyanatlar verirsiniz. Bizim bunlara karnımız tok. Biz çıkar sizi şakır şakır yeneriz kardeşim.”

    “Ha unutuyordum. Ne oldu Ogün’ün işi?”

    “Vallahi ben Ogün’ü bugünü bilmem. Haliniz harap sizin. Hakkı gelecekti, ne oldu? Unuttu mu acaba? Ama o öğle üzeri dalgın değildir. Benim bildiğim Hakkı akşamları dalgındır.”

    “Ha bunu söylediğin iyi oldu işte, Hakkı’ya söylerim.”

    “Hakkı’ya ne söylersen söyle aramızı bozamazsın. Bizim aramızı Ulvi bozamadı, sen mi bozacaksın? Bak bu Sabri’nin transferinde bile çocuk Beyoğlusporlu olduğu halde ‘ayın beşine kadar alırsanız alın, sonra biz talip olacağız’ diye haber yolladım. Bizde öyle katakulli yok. Yarınki maçtan korkma, bizim milyonluk forvet şimdi hep asker. Ogün, Nedim, Şenol, Birol, Selim. Ya bu forvetle çıksaydık ne olurdu haliniz?”

    Mithatpaşa’ya Doğru

    Mehmet’le Zeki birlikte geldiler. “Nerde kaldınız yahu” diye sitem etti Osman. “Geç kalacağız kuyruğa, şimdiden dolmuştur Dolmabahçe. Yürüyün yürüyün.”

    Üç arkadaş tramvaydan Tophane’de inip Mithatpaşa Stadı’na doğru yürümeye, yürürken de birbirine takılmaya başladı.

    Önce Osman “Yahu Zeki ne diyorsun bu Aydın’ın işine, maça bir gün kala hapis kararı çıkar mı bir adama?” diye sordu.

    Zeki kızgın, “Bu ne dalgınlıktır. 910 Lira borcunu ödememiş. Yapılacak iş mi? 10 gün hapis çıkmış, neyse ödeyeceklermiş yarın sabah, çözmüşler. Bir de hakim Müfit Birsen Fenerliymiş ama “hukukta kulüpçülük olmaz, sporcu her şeyden evvel borcuna sadık olmalıdır,” deyip hem fırçalamış bizim Aydın’ı, hem de cezayı tecil etmemiş,” diye söylendi.

    Mehmet de evde başkanların sohbetini okumuştu. “Ne konuştu bu adamlar yahu maça bir gün kala” diye sordu arkadaşlarına. “Bizim Baba Hakkı da gitmemiş, ikisi kalmış baş başa.”

    “Ne konuşacaklar, birbirlerine takılmışlar işte” dedi Osman. “Hadi hadi hızlanın geç kalmayalım, sıra uzamıştır.”

    Stadyum

    Gerçekten de Mithatpaşa Stadı’nın önü o saatten ana baba günüydü. Maç 8 buçukta başlayacaktı ama erzağını, bayrağını kapan gelmişti. Geceden yatanlar bile varmış, öyle konuşanları işittiler. Ellerinde evden getirdikleri yiyecekler vardı ama sıraya girmeden birer simit aldılar. Kuyruktaki bekleyiş, birbirlerine takılmalar, sıradaki diğer insanlarla atışmalarla geçti.

    Aslına bakarsanız, Avrupa bileti için maçın bir belirleyiciliği yoktu ama iki ezeli rakip dostluk maçı bile oynasalar kalabalık hemen toplanırdı. Dedeleri de böyle anlatırdı, babaları da. İki takımın ilk yıllarında bile halk tarafını seçip maçların yapıldığı çayırlara, Papazın Bahçesi’ne hücum ederdi.

    Kalabalıktan stadın dolacağı belliydi ya, bu da 35 bine yakın taraftar ederdi. 10 liralarını verip içeri girdiklerinde daha maça çok vardı. Tuzu en kuru Mehmet’ti tabi. Kendi takımı sahada yoktu, heyecanı arkadaşlarına göre başka türlüydü. Osman ise Zeki’nin bu yılki takılmalarından yılmıştı, kazanmak istiyordu.

    “Rakipten kimi sizin takımda isterdiniz” diye sordu Mehmet.

    “Ben Ziya’yı beğeniyorum” diye lafa girişti Osman. “Daha çok genç, nasıl kaçırdık onu elimizden.”

    Zeki, “Metin bambaşka bir adam ama ben bizim Naci’yi isterdim. Hala üzülüyorum onun gidişine, ayıp ettiler,” diye cevapladı soruyu.

    Maç Başlıyor

    Fenerbahçe’nin Hazım – B. İsmail, K. İsmail – Şeref, Özer, Osman – Şükrü, Hüseyin, Ziya, Ali İhsan, Aydın, Galatasaray’ın Bülent – Bahri, Doğan – Mustafa, Naci, İsmet – Yılmaz, Ayhan, Tarık, Metin, Turan onbirleriyle oynayacağını öğrendiler. Sürpriz yoktu.

    Ve işte maç zamanı geldi çattı. Takımlar şimşek gibi bir gürültü altında sahaya koşturdular. Maçı yönetecek İtalyan hakem Gaston Roversi’nin ilk düdüğüyle final başladı.

    İlk 5 dakika müthiş bir heyecan içinde sanki İngiltere Federasyon kupası maçı gibi geçince iştahları da arttı. Ama ne olduysa ondan sonra oldu. İki takım da bir komedi filmi çevirir gibi oynamaya başladı. Maçta tek tük kaçan pozisyonlar vardı tamam ama, onda bile çok yetenekli ayakların müthiş beceriksizlikleri, toptan bezgin bir çaba içinde 90 dakikanın dolmasını bekleyen halleri vardı.

    Dakikalar geçtikçe homurdanmalar artıyordu tribünde. Arka sıralarındaki adamlar “Şike bu yahu” diye söylenmelerini sıklaştırdılar. “Çarşamba günü de hasılat yaparız diye böyle oynuyorlar, al gülüm ver gülüm. Böyle iş mi olur? Nerde şampiyon Fener, nerde bizim Cimbom. Pes yahu!”

    Mehmet kafasını sallıyordu, o şimdiden hemfikirdi bile homurdanmalarla. Sahada takımı olmamasına rağmen futbol izlemeye gelmişti ama gördüğü rezalet canını sıkıyordu. “Hakikaten şike bu yahu” dedi arkadaşlarına, “Böyle rezalet olur mu?”.

    Zeki ile Osman konduramıyordu. Onları bizzat kendileri kaç defa omuzlarında taşımıştı. Onların böyle bir işe tenezzül edeceğine ihtimal vermek istemiyorlardı. Hem birbirlerine gayet sert de giriyorlardı. Metin o topu ayağına oturtsa, Şükrü’nün ortasına biri yetişse gol de gelecekti işte.

    Tribünde İsyan

    Homurdanmalar bağırışlara döndü. Tribünler “Şike, şikeee” diye tempo tutmaya başladı. Ortalık iyice gerilmişti. Verilen para karşılığında futbol görmek istiyordu seyirci ama oyuncularda hiçbir ışık yoktu. Üstelik İtalyan hakem de iyice limon sıkıyordu maça. Taca çıkan topu frikik olarak kullanan oyuncuya ses çıkarmıyor, faullerde sanki Roma’da “Aşk Çeşmesi”ne para atarmışcasına Mithatpaşa’dan uzak kalıyor, atışlarda 9.15 metrelik duruş yerine aldırmıyor, yani aslında tam olarak “bu oyuna bu kadar hakem” olarak ortada dolaşıyordu.

    Maçın sonuna doğru tepkiler iyiden iyiye arttı. Her yer şike şike diye inliyor, şişeler havada uçuşuyordu. Son düdükle birlikte takımlar soyunma odasına koştururken şişe yağmuru sürüyor, oyuncular kafasını kollayarak içeri kaçışıyordu.

    Stadyumdan çıkış yolunda herkes kızgındı. Bizimkiler de iyiden iyiye kendini kaptırmış, birbirlerine destek çıkıyorlardı.

    “Zaten dün buluşmalarından belliydi. Ne konuştular ki orada? Gazetenin doğruyu söylediği ne malum?” dedi Osman, “Kesin bir işler döndü, Çarşamba yine oynayalım, daha çok para kazanalım diye al gülüm ver gülüm oynadılar”.

    Zeki de katılıyordu buna, “Olan bizim 10 liralara oldu, nerden baksan 300 bin lira toplanmıştır, yarısı 150. Artık yarın Ercan’ın parasını verirler, Şeref de imzalar.”

    Söylene söylene yürüdüler bütün yolu. Gecenin yarısı olmuştu saat, üstelik ertesi gün de iş günü. Sinirliydiler, üç gün sonraki maça gitmemeye yemin etmişlerdi.

    29 Haziran – Maçtan 2 gün sonra

    Zeki ile Osman Mehmet’lerin lokantasına girip bir masaya oturdular. Abdullah amca futbolla pek yakından alakadar değildi ama geldi yanlarına ilişti. Vefalıydı Abdullah amca, mahallesinin takımını hiç bırakmamıştı. Sakinleştirme işi onundu.

    “Çocuklar, olmaz öyle şey” dedi. “Baksanıza gazetedeki yazarlar, yöneticiler de söylüyor. İsterseniz seyircisiz oynayalım diyorlar. Üç kuruş için koca camialara leke düşürülür mü? Gençsiniz, kızgınsınız ama inanın yoktur öyle şey. Hem işte bakın, maçı da öbür mevsime bırakmışlar. Bursa’ya alınsaydı, Eskişehir’de oynansaydı daha mı iyiydi? Her şey iyi olur, boş verin siz işinize bakın.”

    Aslına bakarsanız Mehmet, Zeki ve Osman da o geceki gibi kızgın değildiler. “UEFA genel sekreterine rezil olmamız kötü oldu, turnuvayı vermekten vazgeçmeseler bari” dedi Mehmet.

    “Onun sayesinde maç iptal olmuş diyorlar” diye ekledi Osman. “Kupa Galipleri Kupası’na Galatasaray’ın alınmasına tamam demiş. Ama bir daha böyle şey olmasın diye de maçta şişe içecek satılmasını yasaklayın diye tembihlemiş. Elveda maçta içilen gazozlar, sular. Yandık desene.”

    “Sizin Metin de film çekiyormuş,” diye konuyu değiştirdi Zeki. “Taçsız Kral diyorlar adına. Gider miyiz gelince?”

    Şimdiden sözleştiler ve transferlerle yeni sezonu konuşmaya başladılar bile.

    Yeni Sezon – Yeni Maç

    Maçtan sonraki hararet yerini yaz sakinliğine ve transfer haberlerine bırakmaya başlamıştı. Orhan Şeref Apak yönetimi krizi ince hareketlerle öteleyip hem UEFA’ya karşı mahcubiyetten kurtulmuş, hem taraftarların tepkisinden sıyrılmış, hem de Temmuz sıcağında sezonun yorgunluğu üstünde oyuncuların bir kez daha sahaya çıkmalarını önlemişti.

    Birkaç gün sonra Basri’nin jübilesi oynanacak, tüm dargınlıklar unutulacak, oyuncularla taraftar barışacaktı.

    Kupanın ikinci maçı Eylül’ün birinci günü oynandı. Metin Oktay’ın golüyle 1-0 kazanan Galatasaray kupayı müzesine götürdü. Metin’in maçta attığı gol “Taçsız Kral” filminin final sahnesine konu oldu.

    1967 UEFA U18 şampiyonası Türkiye’de oynandı. Türkiye, Fransa, İngiltere, SSCB yarı final oynadı, Ruslar turnuvayı kazandı. İngiliz Peter Shilton, Frank Lampard, Trevor Brooking İstanbul’da final maçına çıktı.

    Üç büyüklerin maçları çoğu zaman heyecanla, bazen ise böyle garipliklerle sürmeye devam etti. Şike diye bağırılan maç da oldu, şiddetin zirveye çıktığı da.

    Mehmet, Zeki ve Osman diye üç arkadaş belki yoktu ama onlar gibi binlerce İstanbullu vardı. İstanbul gerçekten güzeldi, eski İstanbul hayaliyle o günleri yaşamak muhtemelen çok keyifliydi. Bu yazı da o günleri hayal eden yazarın kaleminden, dönemin gazetelerinden ve gazetedeki makalelerden faydalanılarak kaleme döküldü. Sizlere o günleri yaşatmaya biraz olsun yaklaşabildiysem bile ne mutlu bana.

    Tuncay Yavuz / 04.02.2021 – Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    26 Haziran 1965 tarihli Milliyet gazetesinden
  • Fenerbahçe’nin On Beşinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin On Beşinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 21 Eylül 1969 tarihinde başlayıp 6 Haziran 1970’de biten Türkiye Ligi’nde, 30 maçta 17 galibiyet, 10 beraberlik ve 3 yenilgi alarak on beşinci Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 26 maçta attığı 7 golle Ogün Altıparmak oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin on beşinci Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Türkiye Ligi Maçları

    21.09.1969 / Fenerbahçe 1 – 0 Vefa

    28.09.1969 / Altay 0 – 0 Fenerbahçe

    04.10.1969 / Fenerbahçe 2 – 0 İstanbulspor

    19.10.1969 / Ankara Demirspor 1 – 1 Fenerbahçe

    26.10.1969 / Fenerbahçe 2 – 1 Eskişehirspor

    01.11.1969 / Fenerbahçe 1 – 1 Mersin İdman Yurdu

    09.11.1969 / Göztepe 0 – 1 Fenerbahçe

    23.11.1969 / Fenerbahçe 1 – 0 Ankaragücü

    29.11.1969 / Fenerbahçe 2 – 0 Altınordu

    07.12.1969 / Fenerbahçe 0 – 1 Galatasaray

    14.12.1969 / Gençlerbirliği 0 – 1 Fenerbahçe

    20.12.1969 / Fenerbahçe 2 – 0 Bursaspor

    28.12.1969 / PTT 0 – 0 Fenerbahçe

    04.01.1970 / Fenerbahçe 2 – 0 Samsunspor

    11.01.1970 / Fenerbahçe 1 – 0 Beşiktaş

    22.02.1970 / Fenerbahçe 2 – 0 Vefa

    01.03.1970 / Fenerbahçe 2 – 0 Altay

    07.03.1970 / Fenerbahçe 2 – 0 İstanbulspor

    22.03.1970 / Eskişehirspor 1 – 0 Fenerbahçe

    29.03.1970 / Mersin İdman Yurdu 0 – 0 Fenerbahçe

    05.04.1970 / Fenerbahçe 4 – 0 Göztepe

    12.04.1970 / Ankaragücü 0 – 1 Fenerbahçe

    19.04.1970 / Altınordu 0 – 0 Fenerbahçe

    26.04.1970 / Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

    02.05.1970 / Fenerbahçe 0 – 0 Gençlerbirliği

    10.05.1970 / Bursaspor 0 – 0 Fenerbahçe

    17.05.1970 / Fenerbahçe 2 – 0 PTT

    24.05.1970 / Samsunspor 0 – 0 Fenerbahçe

    31.05.1970 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş

    06.06.1970 / Fenerbahçe 0 – 0 Ankara Demirspor


    En Çok Forma Giyenler :

    29 Maç : Ercan Aktuna, Ilie Datcu, Ziya Şengül

    28 Maç : Numan Okumuş

    27 Maç : Ion Nunweiller, Levent Engineri, Nedim Doğan, Zeki Temizer

    26 Maç : Ogün Altıparmak

    22 Maç : Şükrü Birand

    20 Maç : Yaşar Mumcuoğlu

    18 Maç : Abdullah Çevrim, Can Bartu

    8 Maç : Yılmaz Şen

    7 Maç : Fuat Saner

    5 Maç : Serkan Acar

    3 Maç : Yavuz Şimşek

    2 Maç : Selim Soydan

    1 Maç : Çetin Aktulgalı, Tacettin Ergürsel


    En Çok Gol Atanlar :

    7 Gol : Ogün Altıparmak

    5 Gol : Zeki Temizer

    4 Gol : Can Bartu

    2 Gol : Abdullah Çevrim, Ercan Aktuna, Nedim Doğan, Yaşar Mumcuoğlu

    1 Gol : Ion Nunweiller, Selim Soydan, Serkan Acar, Ziya Şengül

    Fenerbahçe'nin On Beşinci Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin On Beşinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

    Fenerbahçe’nin 7. Türkiye Şampiyonluğu (1945)

    Fenerbahçe’nin 8. Türkiye Şampiyonluğu (1946)

    Fenerbahçe’nin 9. Türkiye Şampiyonluğu (1950)

    Fenerbahçe’nin 10. Türkiye Şampiyonluğu (1959)

    Fenerbahçe’nin 11. Türkiye Şampiyonluğu (1961)

    Fenerbahçe’nin 12. Türkiye Şampiyonluğu (1964)

    Fenerbahçe’nin 13. Türkiye Şampiyonluğu (1965)

    Fenerbahçe’nin 14. Türkiye Şampiyonluğu (1968)

  • Fenerbahçe’nin On Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin On Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 10 Eylül 1967 tarihinde başlayıp 25 Mayıs 1968’de biten Türkiye Ligi’nde, 32 maçta 19 galibiyet, 11 beraberlik ve 2 yenilgi alarak on dördüncü Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 26 maçta attığı 8 golle Ogün Altıparmak oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin on dördüncü Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Türkiye Ligi Maçları

    10.09.1967 / Fenerbahçe 3 – 0 Feriköy

    16.09.1967 / Fenerbahçe 1 – 1 Vefa

    24.09.1967 / Eskişehir 3 – 0 Fenerbahçe

    30.09.1967 / Fenerbahçe 1 – 0 Ankaragücü

    08.10.1967 / Fenerbahçe 2 – 0 Galatasaray

    15.10.1967 / Altay 0 – 0 Fenerbahçe

    21.10.1967 / Fenerbahçe 2 – 1 Ankara Demirspor

    29.10.1967 / Gençlerbirliği 0 – 0 Fenerbahçe

    05.11.1967 / Fenerbahçe 1 – 0 Bursaspor

    19.11.1967 / P.T.T. 0 – 1 Fenerbahçe

    03.12.1967 / Fenerbahçe 1 – 0 Göztepe

    10.12.1967 / Fenerbahçe 3 – 2 Beşiktaş

    17.12.1967 / Fenerbahçe 1 – 1 Hacettepe

    24.12.1967 / Altınordu 1 – 1 Fenerbahçe

    31.12.1967 / Fenerbahçe 1 – 0 Mersin İdman Yurdu

    07.01.1968 / Şekerspor 0 – 0 Fenerbahçe

    03.02.1968 / Fenerbahçe 1 – 0 Feriköy

    11.02.1968 / Fenerbahçe 0 – 0 Vefa

    18.02.1968 / Fenerbahçe 3 – 0 Eskişehirspor

    25.02.1968 / Ankaragücü 0 – 2 Fenerbahçe

    03.03.1968 / Fenerbahçe 3 – 0 Galatasaray

    09.03.1968 / Fenerbahçe 1 – 0 Altay

    17.03.1968 / Ankara Demirspor 0 – 0 Fenerbahçe

    24.03.1968 / Fenerbahçe 0 – 0 Gençlerbirliği

    31.03.1968 / Bursaspor 0 – 2 Fenerbahçe

    14.04.1968 / Fenerbahçe 1 – 0 P.T.T.

    21.04.1968 / Göztepe 1 – 0 Fenerbahçe

    28.04.1968 / Fenerbahçe 0 – 0 Beşiktaş

    05.05.1968 / Hacettepe 0 – 3 Fenerbahçe

    12.05.1968 / Fenerbahçe 1 – 0 Altınordu

    19.05.1968 / Mersin İdman Yurdu 1 – 2 Fenerbahçe

    25.05.1968 / Fenerbahçe 1 – 1 Şekerspor


    En Çok Forma Giyenler

    31 Maç : Ercan Aktuna

    30 Maç : Abdullah Çevrim

    29 Maç : Yaşar Mumcuoğlu, Yılmaz Şen

    27 Maç : Fuat Saner, Levent Engineri, Yavuz Şimşek

    26 Maç : Nedim Doğan, Ogün Altıparmak, Selim Soydan

    23 Maç : Şükrü Birand, Ziya Şengül

    17 Maç : Numan Okumuş

    10 Maç : Özcan Köksoy

    9 Maç : Can Bartu

    6 Maç : Erdinç Sandalcı, Hazım Canıtez

    5 Maç : Birol Pekel, Özer Kanra, Raşit Karasu

    2 Maç : Şeref Has

    1 Maç : Ali Filibeli, Yakup Kordal


    En Çok Gol Atanlar

    8 Gol : Ogün Altıparmak

    7 Gol : Abdullah Çevrim

    6 Gol : Yaşar Mumcuoğlu

    4 Gol : Ercan Aktuna, Nedim Doğan

    3 Gol : Can Bartu

    2 Gol : Selim Soydan

    1 Gol : Erdinç Sandalcı, Fuat Saner, Ziya Şengül

    Fenerbahçe'nin On Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin On Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

    Fenerbahçe’nin 7. Türkiye Şampiyonluğu (1945)

    Fenerbahçe’nin 8. Türkiye Şampiyonluğu (1946)

    Fenerbahçe’nin 9. Türkiye Şampiyonluğu (1950)

    Fenerbahçe’nin 10. Türkiye Şampiyonluğu (1959)

    Fenerbahçe’nin 11. Türkiye Şampiyonluğu (1964)

    Fenerbahçe’nin 12. Türkiye Şampiyonluğu (1965)

    Fenerbahçe’nin 13. Türkiye Şampiyonluğu (1968)

  • Fenerbahçe’nin On Üçüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin On Üçüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 3 Ekim 1964 tarihinde başlayıp 13 Haziran 1965’de biten Türkiye Ligi’nde, 30 maçta 18 galibiyet, 11 beraberlik ve 1 yenilgi alarak on üçüncü Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 27 maçta attığı 12 golle Ziya Şengül oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin on üçüncü Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Milli Lig Maçları

    03.10.1964 / Fenerbahçe 4 – 1 Beykoz

    11.10.1964 / Fenerbahçe 5 – 0 Feriköy

    24.10.1964 / Fenerbahçe 3 – 0 Altınordu

    25.10.1964 / Fenerbahçe 3 – 0 İzmirspor

    15.11.1964 / Fenerbahçe 2 – 0 İstanbulspor

    21.11.1964 / Fenerbahçe 1 – 0 Hacettepe

    22.11.1964 / Fenerbahçe 2 – 0 Şekerspor

    29.11.1964 / Fenerbahçe 1 – 1 Beşiktaş

    05.12.1964 / Altay 1 – 1 Fenerbahçe

    06.12.1964 / Göztepe 0 – 2 Fenerbahçe

    12.12.1964 / Fenerbahçe 2 – 0 Ankaragücü

    13.12.1964 / Fenerbahçe 0 – 0 Ankara Demirspor

    26.12.1964 / PTT 0 – 1 Fenerbahçe

    27.12.1964 / Gençlerbirliği 1 – 1 Fenerbahçe

    03.01.1965 / Fenerbahçe 1 – 1 Galatasaray

    07.02.1965 / Fenerbahçe 5 – 1 Beykoz

    13.02.1965 / Fenerbahçe 1 – 0 Feriköy

    20.02.1965 / İzmirspor 0 – 0 Fenerbahçe

    21.02.1965 / Altınordu 0 – 0 Fenerbahçe

    28.02.1965 / Fenerbahçe 0 – 1 İstanbulspor

    13.03.1965 / Ankara Demirspor 1 – 1 Fenerbahçe

    14.03.1965 / Ankaragücü 0 – 0 Fenerbahçe

    21.03.1965 / Fenerbahçe 1 – 1 Galatasaray

    03.04.1965 / Fenerbahçe 2 – 0 Gençlerbirliği

    04.04.1965 / Fenerbahçe 3 – 0 PTT

    15.05.1965 / Fenerbahçe 3 – 1 Göztepe

    16.05.1965 / Fenerbahçe 1 – 1 Altay

    29.05.1965 / Şekerspor 2 – 3 Fenerbahçe

    30.05.1965 / Hacettepe 0 – 2 Fenerbahçe

    13.06.1965 / Fenerbahçe 1 – 0 Beşiktaş


    En Çok Forma Giyenler

    28 Maç : Şeref Has

    27 Maç : İsmail Kurt, Ziya Şengül

    26 Maç : Aydın Yelken

    24 Maç : Şükrü Birand

    22 Maç : Özer Kanra

    21 Maç : Şenol Birol

    20 Maç : Ogün Altıparmak

    19 Maç : Birol Pekel

    17 Maç : Hüseyin Yazıcı

    16 Maç : Hazım Canıtez

    15 Maç : Ali İhsan Okçuoğlu

    14 Maç : Ali Filibeli, Osman Göktan

    10 Maç : Özcan Köksoy, Yıldırım İper

    8 Maç : Ergun Öztuna

    7 Maç : Yüksel Gündüz

    3 Maç : İsmail Alemdaroğlu

    2 Maç : Atilla Altaş


    En Çok Gol Atanlar

    12 Gol : Ziya Şengül

    9 Gol : Aydın Yelken, Şenol Birol

    4 Gol : Ogün Altıparmak

    3 Gol : Hüseyin Yazıcı, Şeref Has

    2 Gol : Şükrü Birand

    1 Gol : Ali İhsan Okçuoğlu, Birol Pekel, Ergun Öztuna, Osman Göktan, Yıldırım İper, Yüksel Gündüz

    Fenerbahçe'nin On Üçüncü Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin On Üçüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

    Fenerbahçe’nin 7. Türkiye Şampiyonluğu (1945)

    Fenerbahçe’nin 8. Türkiye Şampiyonluğu (1946)

    Fenerbahçe’nin 9. Türkiye Şampiyonluğu (1950)

    Fenerbahçe’nin 10. Türkiye Şampiyonluğu (1959)

    Fenerbahçe’nin 11. Türkiye Şampiyonluğu (1964)

    Fenerbahçe’nin 12. Türkiye Şampiyonluğu (1965)