Etiket: Cihat Arman

  • Sabite Tur

    Sabite Tur

    Türkiye’nin sanat hayatına damga vuran Fenerbahçeliler de Fenerbahçe tarihinin önemli birer parçası… 1950’li yıllarda “Sarı Kanarya” Cihat Arman‘ın yönetiminde çıkan Öz Fenerbahçe dergisinde, Çeşm-i Yeşil imzasıyla yayınlanan bir seri vardı. “Şayet Sporcu Olsalardı” isimli bu serinin konuklarından biri de Sabite Tur (Gülerman) olmuştu. “Hakem olmak işime gelmez. Çünkü istemeyerek de olsa Fenerbahçe’yi tutardım” diyen unutulmaz musiki üstadını aşağıdaki röportajlarıyla analım istedik.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Sabite Tur

    Daha seansına epey var. Çünkü sahnede Müzeyyen Senar okuyor. Ondan sonra Perihan Altındağ Sözeri, daha sonra da Sabite Tur. Elimdeki kağıda eğilmiş, sualleri gözden geçiriyor. Eski Türkçe notlar olduğu için doğrularak yüzüme bakıyor.

    Ne güzelmiş şu yazı. Okurken ve yazarken gayet kolay oluyormuş. Bilenlerin ağzından işittiğimiz bu.

    • Bilmem, belki ben alıştığım için olacak, hakikaten gerek okunuşunda, gerekse yazılışında hem bir çabukluk var, hem de rahatlık. Nihayet bu yazının müdafaasını yapacak değilim. Şimdiki yazı yazanlarda alışkanlık sebebiyle olacak, aynı surette yazıp okuyanlar çok. Dönelim esas mevzuumuza : Sporla alakadar olur musunuz?
    • Ziyadesiyle…
    • Hangi sporu daha çok seversiniz ve neden?
    • Yüzmeyi… Çünkü layıkıyla meşgul olduğum spor bu. Onun için daima yazı iple çekerim.
    • Peki hangi kulübe karşı sempatiniz vardır? Nerelisiniz? dedikleri zaman ne cevap verirsiniz?
    • Hiç tereddütsüz “Fenerbahçeliyim” derim.
    • Yeniden dünyaya gelseniz ne olmak isterdiniz?
    • Bunu bana bir başka sefer de sormuşlardı. Sincap olmak isterdim. Nedense o mahlukata karşı yakın bir alakam vardır. Walt Disney’in çizgilerinde onu o kadar sempatik bulurum ki isterim ki bütün film devamında yalnız o oynasın.
    • Belki mübasebetli değil ama merak bu. Kadınlar arasında bir futbol takımı yapılsa, hangi mevkide oynamak isterdiniz?
    • Santrfor… Şöyle, sahaya takımın dizilişini gözümün önüne getiriyorum da gol atma avantajını daha ziyade o mevkideki oyuncuya yakıştırıyorum.
    • Mesela güreşçi olmanız icap etse, hangi siklete çıkardınız?
    • Kendi kilom (70) olduğu için zayıflama zahmetine katlanmadan (73)e çıkardım.
    • Bakıyorum, Celal’in kilosuna rakip çoğalıyor.
    • Doğrusunu söylemek lazım gelirse, güreşçi olacak herhangi bir kimsenin de en az Celal kadar güreş bilmesi icap etmektedir. Bizde bir iki siklet var ki onlar daha mindere çıkarken bile bir gönül rahatlığı hissederiz.

    Hakem Olsam Fenerbahçe’yi Tutardım

    • Hakem olmak ister miydiniz?
    • Katiyen. Bir kere kendi kulübümü iltizam ederdim. Ve bu bir nevi tesir altında kalmak olduğuna göre, bugünkülerden hiç farkım olmazdı. Bugünkülerin durumuna düşmektense, yaşımı bile sormalarına razıyım. Düşünün fedakarlığımı.
    • Boksu sever misiniz?
    • Tahammülüm yoktur. Ağzı burnu, bir tarafa çarpılmış bir adamın arz edeceği manzarayı hoş karşılayacak babayiğite rastgelmek pek enderdir zannederim. Bak, yalancı olduğunu bildiğim için filmlerdeki dövüşlere bayılırım. Hele Mickey Rooney’in “Şöhret ve Para”daki boksör rolü öyle hoşuma gitti ki deyme gitsin.
    • At yarışlarına gider misiniz?
    • Aman, aman! Kumarbaz olmadığım için at yarışlarına da gitmem…
    • Peki horoz dövüşü seyrettiniz mi? Yahut da böyle bir şeyi merak eder misiniz?
    • Meraka değer bir şey bulacağımı zannetmediğimden, alaka da göstermem. Esasen hayvanların birbirlerini yemelerine tahammül edemem doğrusu.
    • Ya kış sporlarını?
    • Kış sporlarından, iyice giyindikten sonra, karda yürümeye bayılırım. Yerlerde buz olmamak şartıyla ama… Allah muhafaza, yerler don tuttu mu, yürürken benim de dizlerimin bağı çözülür. Onun için pamuk gibi yumuşak karda gezmeyi severim.

    Heyecan Tutkusu

    • İki meslek arasında bir tercih yapmak icap etseydi, pilot mu, yoksa denizaltıcı mı olmak isterdiniz?
    • Pilot olmayı tercih ederdim. Tayyareyi çok seviyorum. İnsan bir tayyareyi uçarken, kendisi yerden seyretti mi hiçbir fevkaladelik görmüyor ama bizzat kendisi uçtu mu bambaşka bir alemde yaşıyormuş gibi bir hal oluyor. Hele bulutlar arasına girdiniz mi, insana biraz da korku ve heyecan veriyor, onun için de ayrı bir zevk duyuyorsunuz…
    • Otomobil kullanmayı…
    • Öğrendiğim zaman seveceğimi de tahmin ediyorum.
    • Peki, madem ki heyecanlanmak size ayrı bir zevk veriyor, radyoda bir milli maç dinlerken ne hissediyorsunuz?
    • Aman, müthiş heyecanlanırım. Ve o zaman katiyen etrafımda konuşulmasını istemem… Ben tabii bilmiyorum, daha doğrusu farkında değilim, heyecanımdan yumruklarımı falan sıkarmışım…
    • Tamam… Bir gün bu kapıdan girip de, sizinle mecmua hakkında bir röportaj yapacağımı söyleyecektim. Odada kimse olmadığı halde ayakta, kapıya doğru yüzünüz dönük ve yumruklarınızı sıkmış, yüzünüzdeki ifadeden birine kızmış gibi durduğumuzu görünce bir şeye sinirlendiğinizi zannederek, o gün bu niyeti açığa vurmamıştım.
    • Evet hatırlıyorum. Gazino sahibinden ricada bulunmuş ve odamıza bir hoparlör koydurarak maçları takip edeceğimizi söylemiştik. İhtimal bizden birisinin yenilmek üzere olduğu bir andı o.

    Çeşm-i Yeşil / Öz Fenerbahçe – Sabite Tur


    Sadun Aksüt’ün Sabite Tur Gülerman ile Yaptığı Söyleşi

  • Deringör Ailesi

    Deringör Ailesi

    1948’de yayın hayatına başlayan (“Sarı Kanarya” Cihat Arman yönetimindeki) Öz Fenerbahçe dergisinin Fenerbahçe kültür hayatına kattıkları saymakla bitmez. Bu defa Halit Kıvanç‘ın köşesine konu olan isim, eşi ve ilk kızıyla Halit Deringör… Yakın zamanda kısa aralıklarla kaybettiğimiz Deringör ailesi büyükleri, 1951 yılından ekranlarımıza konuk oluyor. Yerleri dolmayacak bu kıymetli insanları saygıyla anıyoruz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Halit Deringör

    Telefonda : “Kimsiniz?” sualine : “Buyurun efendim, ben Halit” diyecek olsam, hemen takdir ve tebrikler başlar :

    • Aman, Halit Bey günkü golünüz ne kadar nefisti…”

    Hoş bir benzeyiş… Önce gülüp, sonra da doğrusunu izah edip geçerim.

    Fakat beri yanda bizim sol açık adaşı da yolda çevirip “Halit Bey, dünkü yazınız…” diyenler çokmuş meğer…

    Haydi beni futbolcu, futbolcu adaşımı da muharrir zannetmeleri pek tehlikeli değil amma; beni evli, onu da bekar zannetmeleri hiç işime gelmiyor doğrusu…

    İşte bu röportajımsı yazıda, yahut yazımsı röportajda biraz da böyle bir vecibeden kurtulmak niyetindeyim.

    Uzun yıllardır Sarı-Lacivertli takımın sol kanadını dolduran değerli futbolcumuz Halit Deringör’ün Kadıköy’deki evinde, hasbıhalle mülakat arası bir konuşmadayız. Sevimli bir minimininin neşe doldurduğu odada Halit ve ailesiyle futbol ve Fenerbahçe mevzularında sohbet ediyoruz.

    Halit’i evinde her köşenin müstesna bir zevkle döşenmiş olduğu hemen göze çarpıyor. Her noktada ince ve kültürlü bir ev kadınının hususiyetleri belirmiş vaziyette..

    Süt kardeşi, takım kardeşi, hasılı her manada birbirinin tamamlayıcısı olan Müzdat gibi Halit de tam manasıyla mazbut bir aile babasıdır. Eşi Rûhvenaz aynı zamanda Edebiyat Fakültesi mezunu olduğu kadar müşfik bir annedir de… On dört aylık şirin Gülderen ise Deringör ailesinin baş saadet kaynağını teşkil ediyor.

    Rûhvenaz Deringör

    Rûhvenaz Deringör Sarı-Lacivert renklere karşı duyduğu aşkın çok eski ve derin olduğunu ifade ederek : “Fenerbahçe takımını seyrederken hissettiğim heyecan cidden muazzam olur” diyor.

    • Maça gider misiniz?
    • Eskiden muntazam giderdim. Fakat şimdi pek mümkün olmuyor. Radyo ile telafiye çalışıyorum. Bittabii bu daha büyük heyecan veriyor. İnsan görmeyince daha çok sinirleniyor.
    • Ya maçta bağıranlara ne dersiniz?
    • Samimi söylüyorum, maça gittim miydi, etrafın bağırışlarını hiç duymam. Hissettiğim heyecanın tesiri, ileri geri feryatları bastırır ki, buna da fazlasile memnunum.
    • Halit’in spor hayatındaki vakalardan sizde en çok tesir bırakmış olan?
    • İlk defa burnundan sakatlanmasıdır. Hadise cereyan ederken ben de tribündeydim. Hatta feci kaza çok yakınımda oldu. Bu bakımdan o acı günü hiçbir zaman unutmam.
    • Eşinizin futbolcu oluşuna memnun musunuz?
    • Fazlasiyle… Fakat futbolcu oluşundan çok Fenerbahçeli oluşuyla iftihar ettiğimi de söylemeliyim.

    Halit söze karışarak:

    • Azizim, diyor, benim hayatımda en tesir bırakan hadise de, mahut 1948 Olimpiyatlarıdır. Hatırlarsın, bir ay kampta kaldıktan sonra bazı işgüzar idareciler yüzünden kamptan çıkarılmıştım. Milli formayı giyen bir sporcu olarak bu hadiseyi her zaman teessürle anarım..

    Gülderen Deringör

    Rûhvenaz ve Halit Deringör’lerle konuşmayı daha fazla ilerletmeye imkan yok. Küçük Gülderen Deringör mütemadiyen : “Yalnız onlar mı var? Asıl Fenerbahçeliyi görmüyorsun!” gibilerinden etrafımızda dolaşıyor. Birden hepimizi hayret ve memnuniyette bırakan bir sahne yaratmaz mı? Sigara sehpasının üzerinde duran Öz Fenerbahçe’yi alıp gelerek : “İşte Baba, işte Babam” diye mecmuanın üzerine parmağını bastırmaya başladı.

    Şimdi babasının kucağında bulunan Gülderen’e : “Sen de Fenerbahçelisin, değil mi?” diyorum. Minimini Sarı-Lacivertlinin cevabı basit ve zarif oldu. Hemen sarılıp babasını öpüyor.

    Halit : “İşte, diyor, futbol sahası dışındaki en büyük meşgalem sevgili Gülderenimdir. Fakat bunun ne zevkli bir meşguliyet olduğunu bilsen… Akşam yorgun, argın eve dönünce eşimin güler yüzü ile karşılaşır ve bütün yorgunluğumu unuturum. Minimini Gülderenim de sonsuz neşe ve şirinliğiyle yuvamıza bir kat daha saadet katar.”

    Deringör ailesi müziği ziyadesiyle sever. Ekseriya zarif radyolarının başında ya Halit’i ya da Rûhvenaz Deringör’ü bir istasyon ararken görürsünüz.

    Boş vakitlerinde de sinemayı ihmal etmezler. Deringör ailesinin tam manasile mesut bir trio teşkil ettiğini söylemek pek isabetlidir.

    Bu mesut yuvadan ayrılmak cidden güç oldu. İnsan samimiyet ve saadet dolu bir hava içinde saatlerin nasl geçtiğini farketmiyor bile…

    Halit Kıvanç / Deringör Ailesi

  • Naci Barlas’ın Fenerbahçe Hatıraları-VI

    Naci Barlas’ın Fenerbahçe Hatıraları-VI

    “Naci Barlas’ın Fenerbahçe Hatıraları” serisinde altıncı bölüme geldik. Türk futbolu profesyonelliğe doğru ilerlerken, bazı önemli portreler ile karşılaşıyoruz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Birinci Bölüm
    İkinci Bölüm
    Üçüncü Bölüm
    Dördüncü Bölüm
    Beşinci Bölüm


    Takımdan Uzaklaşmak Zorunda Kalanlar

    1940-1941 sezonu Fenerbahçe için stadı bakımından büyük bir şans ve imkan yılı olmuştur. Çünkü Taksim’deki Taksim Stadı yıktırılmış ve yerine Taksim Gezisi ve parkı yapılmış olduğundan bütün maçlar Beşiktaş’taki Şeref Stadı ile Kadıköy’deki Fenerbahçe Stadı’nda oynanmıştır. Bu suretle de bizim maç seyretme şansımız artmıştır. Yalnız o sene başı şanssızlıklar da olmuştur. Mesela Melih Kotanca uzun bir müddet Atletizm Milli Kampına alınmıştır. Yok Balkan Atletizm şampiyonası yarışmaları idi derken Melih sadece 2 maçta oynayabildi. Fenerbahçe en mühim santrforundan mahrum kaldı.

    Ayrıca senelerce emek vererek formunun zirvesine getirdiğimiz Bek Yaşar mühendis mektebini bitirdi ve işi icabı Ankara’ya gitmeye mecbur kaldı ve bu suretle esasen Fazıl abi de sporu bıraktı ve zaten biraz da yaşlanmıştı. Dolayısıyla Lebib Elmas’ın yanına yeni transfer Taci geldiyse de müdafaa biraz zayıflamıştı. Buna rağmen ligin sonunda finale Başiktaş’la başa baş girdik. Ancak 1940 senesi Türkiye şampiyonluğu maçlarına ligin sekizinci haftasında 9 ay boykot alan Melih iştirak edememiştir.

    İkincilikler

    Ayrıca Türkiye şampiyonluğu final maçının Ankara’da oynanacağı tarihle İstanbul’da Beşiktaş’la oynayacağımız tarihle aynı güne rastladığından Fenerbahçe aynı günde iki maç için A ve B takımlarını ikiye bölerek Ankara’da Türkiye şampiyonluğu final maçını İstanbul’da da Beşiktaş’la lig maçını oynamış ve her iki karşılaşmayı da kaybetmiştir. İşte bu yıl Fenerbahçe 1 puan farkla şampiyonluğu da kaybetmiştir. Fakat gene de ikinci olması ve takımın çok iyi futbol oynaması taraftardaki Fenerbahçe sevgisine zerre kadar tesir etmedi. Hele lig maçlarının bitiminden sonra Milli Küme başladı ve Milli Küme İzmir, Anka şehirlerinin de iştirakiyle yapıldığı işçin daha da heyecanlı ve daha büyük bit organizasyon sayıldığından ilgi ve heyecan daha fazla idi.

    Aslen Fenerbahçe 1940 senesi milli küme’de bir yenildi ile Türkiye şampiyonu oldu. Güneş kulübünden gelen Cihat, Melih, Ömer, Rebii’nin katılımından başka sahaların yıldız futbolcusu Küçük Fikret Haydarpaşa Lisesini bitirmiş ve Fenerbahçe takımındaki sağ açık yerini almıştır.

    Fikret Kırcan

    Küçük Fikret’in nasıl futbol oynadığını izah etmek mümkün değildir.

    Uzun boyu o kadar zarifti ki topu sürdüğünün farkına varamazlardı. Orta yapacağını zannettiğimiz an bu namüsait durumda topa vurur ve gol olurdu. Herkesin tek ayak dediği Fikret’in sol ayakla attığı gollerin en meşhuru Atina’da Yunan Milli maçında attığı goldür. Herr Schveng Fikret’i çalıştırırken antrenmanlarda sağ ayağına ayakkabı giydirmez yün çorapla çalıştırırdı. Küçük Fikret de Büyük Fikret de bu unvanları aralarındaki yaş farkından dolayı almışlardır. Yoksa futbol tekniği olarak ikisi de eşit derecede büyük yetenek sahibi birer şaheserdi.

    Küçük Fikret’in gollerini anlatmaya benim değil hiçbir otoritenin gücü yetmez. Hele Dolmabahçe stadında Avusturya takımına aynı yerden attığı iki frikik golünü tarife imkan var mıdır?

    Amatörlük Giderken

    1941 ve 1942 yıllarında Milli Eğitim Kupası şampiyonu olamadık. Fakat takım fevkalade top oynuyor. Kulüp her gün biraz daha gelişiyordu. 1941’de İngilizlerin Ortadoğu karması ile yapılan ve 2-2 berabere biten maçta Fenerbahçe harika bir futbol oynamıştır. Bilhassa kaleci Cihat Arman sahayı İngilizlerin tebrikleri ve takdirleri ile terk etmiştir.

    1941 yılının en enteresan hadisesi Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğünün hazırladığı “Amatörlük Talimatnamesi”dir. Amatörlük talimatnamesi, sporcunun alacağı maaşı, yolluğu vesaireyi belirliyor. Amatörlükte para kazanmak diye bir mefhum olur mu? Bu talimatnameye göre sporcu kulüpten ayda 30 liradan fazla maaş alamaz ve değeri 30 liradan fazla prim, ödül, hediye alamaz maddesi ile konan bu yasağa hiçbir kulüp uymadı. Beden terbiyesi de hiçbir şeye karışamadı. Fakat bu talimatnamenin en acı tarafı gizli profesyonelliği getirdi.

    İkinci Cihan Harbinden sonra nasıl milli koruma ticarette karaborsacılığı getirdi ise amatör yönetmelik de sporda gizli profesyonelliği getirdi. Hatta o senelerde (Cihat benden 4 yaş büyük olduğu halde arkadaşımdı) Cihatla Hacı Bekir’in Beyoğlu’ndaki mağazasına uğrar, bazen 10 bazen 20 lira alarak Abdülhak Hamit Caddesindeki dairesinde hayatını idame ettirmeye çalışırdı. Hacı Bekir o zamanlar kulüpte başkan alfan değildi fakat Cihat’ı çok severdi. Onun için Beyoğlu’ndaki mağazasına özel emir vermişti.

    Artık Görülmeyen İncelikler

    Hacı Bekir zade Ali Muhittin çok bonkördü fakat bu yardımları hiç kimseyi kırmadan hiç kimsenin onurunu zedelemeden tam bir beyefendice yapan bir kişiliği vardı.

    Bir gün Hacı Bekir tahta binanın stadı gören penceresinden maç seyrediyordu. Maç 0-0 bitmek üzere iken son dakikada Taka Naci bir gol attı. Futbolcular sevinç içinde soyunma odalarına koşarken Hacı Bekir de merdivenlerden inmişti. Taka Naci’yi görünce yanına çağırdı ve kendisini tebrik etti ve hiç çaktırmadan cebinden cüzdanı çıkardı ve olduğu gibi verdi. Orada cüzdandan para çıkarıp verse hiç yakışık almayacak bir manzara olacaktı. İşte Hacı Bekir hiçbir zaman böyle yakışıksız bir şey yapmadı.

    Velhasıl tam 10 sene Türkiye spor kulüpleri bu Amatörlük Talimatnamesi ile idare edildi ve hiçbir gün ne denetlendi ne karışan görüşen oldu. Hatta o devirde Beden Terbiyesi’nden görevli olan bazı kulüp mensupları taraftarı olduğu kulübü sporcularını devlet dairelerinde işe aldılar. Fakat onların işe gitmemelerine göz yumarak profesyonelliğe resmen devleti dahi alet ettiler.

    Naci Barlas’ın Fenerbahçe Hatıraları / Devam Edecek

  • Fenerbahçe’nin Dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 9 Ekim 1949 tarihinde başlayıp 5 Mart 1950’de biten İstanbul Ligi’ni 14 maçta 9 galibiyet, 3 beraberlik ve 2 yenilgiyle Beşiktaş’ın arkasında ikinci tamamladı. Böylelikle Milli Küme maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 14 maçta 8 galibiyet, 5 beraberlik ve yalnızca tek yenilgi alarak dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 28 maçta attığı 24 golle Lefter Küçükandonyadis oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    09.10.1949 / Fenerbahçe 1 – 1 İstanbulspor

    16.10.1949 / Fenerbahçe 0 – 0 Vefa

    22.10.1949 / Fenerbahçe 3 – 2 Beykoz

    29.10.1949 / Fenerbahçe 3 – 1 Kasımpaşa

    06.11.1949 / Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

    12.11.1949 / Fenerbahçe 2 – 0 Emniyet

    27.11.1949 / Fenerbahçe 1 – 1 Beşiktaş

    31.12.1949 / Fenerbahçe 5 – 0 İstanbulspor

    08.01.1950 / Fenerbahçe 3 – 1 Vefa

    21.01.1950 / Fenerbahçe 9 – 0 Beykoz

    11.02.1950 / Fenerbahçe 2 – 0 Kasımpaşa

    19.02.1950 / Fenerbahçe 1 – 2 Galatasaray

    25.02.1950 / Fenerbahçe 3 – 1 Emniyet

    05.03.1950 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş


    Millî Küme Maçları

    25.03.1950 / Fenerbahçe 8 – 0 Göztepe

    26.03.1950 / Fenerbahçe 3 – 1 Altay

    01.04.1950 / Fenerbahçe 2 – 0 Beşiktaş

    02.04.1950 / Fenerbahçe 1 – 2 Vefa

    08.04.1950 / Gençlerbirliği 0 – 1 Fenerbahçe

    09.04.1950 / Ankara Demirspor 1 – 1 Fenerbahçe

    15.04.1950 / Fenerbahçe 0 – 0 Galatasaray

    16.04.1950 / Fenerbahçe 1 – 1 Beşiktaş

    22.04.1950 / Fenerbahçe 2 – 0 Vefa

    23.04.1950 / Fenerbahçe 0 – 0 Galatasaray

    29.04.1950 / Fenerbahçe 2 – 2 Ankara Demirspor

    30.04.1950 / Fenerbahçe 6 – 0 Gençlerbirliği

    06.05.1950 / Göztepe 2 – 4 Fenerbahçe

    07.05.1950 / Altay 0 – 4 Fenerbahçe


    En Çok Forma Giyenler

    28 Maç : Kamil Ekin, Lefter Küçükandonyadis

    26 Maç : Erol Keskin, Halit Deringör

    25 Maç : Hilmi Ardağ

    24 Maç : Ahmet Erol, Müzdat Yetkiner

    20 Maç : Cihat Arman

    19 Maç : Mehmet Ali Has, Samim Var

    15 Maç : Cemal Uzkes

    9 Maç : Murat Alyüz, Nusret Özmengü

    8 Maç : Erdal Kocaçimen

    7 Maç : Selahattin Torkal

    5 Maç : “Küçük” Fikret Kırcan, Süleyman Köprülü

    2 Maç : Naki Bey, Rafet Atamer, Turan Bey

    1 Maç : Ali Elgin, Cemal Şıkak, Cemal Uludağ, Günaydın Özyurt, Hakkı Pavli


    En Çok Gol Atanlar

    24 Gol : Lefter Küçükandonyadis

    10 Gol : Halit Deringör

    8 Gol : Ahmet Erol

    7 Gol : Cemal Uzkes

    6 Gol : Kamil Ekin, Mehmet Ali Has

    4 Gol : Samim Var

    2 Gol : Erol Keskin

    1 Gol : Müzdat Yetkiner

    Fenerbahçe'nin Dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Dokuzuncu Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

    Fenerbahçe’nin 7. Türkiye Şampiyonluğu (1945)

    Fenerbahçe’nin 8. Türkiye Şampiyonluğu (1946)

  • Fenerbahçe’nin Sekizinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Sekizinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 7 Ekim 1945 tarihinde başlayıp 27 Ocak 1946’da biten İstanbul Ligi’ni 14 maçta 8 galibiyet, 5 beraberlik ve sadece 1 yenilgiyle Beşiktaş’ın arkasında ikinci tamamladı. İlk kez yapılan Milli Küme seçmelerine İstanbul Ligi’ni ilk dörtte bitiren takımlar katıldı. Burada 3 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak, Milli Küme maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 10 maçta 9 galibiyet, tek yenilgi alarak sekizinci Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 20 maçta attığı 21 golle Melih Kotanca oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin sekizinci Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    07.10.1945 / Fenerbahçe 1 – 2 Beşiktaş

    14.10.1945 / Fenerbahçe 2 – 1 İstanbulspor

    28.10.1945 / Fenerbahçe 1 – 1 Beyoğluspor

    04.11.1945 / Fenerbahçe 6 – 0 Süleymaniye

    11.11.1945 / Fenerbahçe 0 – 0 Galatasaray

    18.11.1945 / Fenerbahçe 3 – 1 Vefa

    25.11.1945 / Fenerbahçe 3 – 1 Beykoz

    16.12.1945 / Fenerbahçe 1 – 1 Beşiktaş

    23.12.1945 / Fenerbahçe 3 – 1 İstanbulspor

    30.12.1945 / Fenerbahçe 1 – 0 Beyoğluspor

    06.01.1946 / Fenerbahçe 4 – 0 Süleymaniye

    13.01.1946 / Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

    20.01.1946 / Fenerbahçe 1 – 1 Vefa

    27.01.1946 / Fenerbahçe 1 – 1 Beykoz


    Milli Küme Seçmeleri

    03.03.1946 / Fenerbahçe 2 – 0 Vefa

    09.03.1946 / Fenerbahçe 2 – 0 Galatasaray

    10.03.1946 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş

    17.03.1946 / Fenerbahçe 1 – 1 Beşiktaş

    24.03.1946 / Fenerbahçe 1 – 0 Vefa

    31.03.1946 / Fenerbahçe 1 – 1 Galatasaray


    Millî Küme Maçları

    06.04.1946 / Fenerbahçe 5 – 1 Göztepe

    07.04.1946 / Fenerbahçe 4 – 1 İzmir Kayagücü

    13.04.1946 / Fenerbahçe 3 – 0 Gençlerbirliği

    14.04.1946 / Fenerbahçe 4 – 0 Muhafızgücü

    20.04.1946 / İzmir Kayagücü 0 – 2 Fenerbahçe

    21.04.1946 / Göztepe 1 – 2 Fenerbahçe

    28.04.1946 / Fenerbahçe 3 – 1 Beşiktaş

    05.05.1946 / Gençlerbirliği 1 – 2 Fenerbahçe

    06.05.1946 / Muhafızgücü 0 – 4 Fenerbahçe

    12.05.1946 / Fenerbahçe 1 – 2 Beşiktaş


    En Çok Forma Giyenler

    28 Maç : Naci Bastoncu

    27 Maç : Ahmet Erol, Selahattin Torkal

    26 Maç : Murat Alyüz, Ömer Boncuk

    22 Maç : Erol Keskin

    21 Maç : Halil Köksalan

    20 Maç : Melih Kotanca

    18 Maç : İbrahim İskeçe

    15 Maç : Halit Deringör

    13 Maç : Cihat Arman, Halil Özyazıcı

    11 Maç : Sabri Kiraz, Samim Var

    7 Maç : Esat Kaner, Müzdat Yekiner

    6 Maç : Numan Uzun, Nuri Pekesen

    5 Maç : Adnan Tuncay, Argun Nemli

    4 Maç : “Büyük” Fikret Arıcan

    3 Maç : “Küçük” Fikret Kırcan, Şevket Demirtepe

    2 Maç : Necdet Dalay, Rıfkı Pekşen

    1 Maç : Kemal Atakul, Konur Alp Mutlu


    En Çok Gol Atanlar

    21 Gol : Melih Kotanca

    7 Gol : Erol Keskin

    6 Gol : Müzdat Yetkiner

    5 Gol : Halil Köksalan, Naci Bastoncu

    4 Gol : İbrahim İskeçe

    3 Gol : Halit Deringör, Murat Alyüz

    2 Gol : Halil Özyazıcı, Ömer Boncuk

    1 Gol : Adnan Tuncay, Ahmet Erol, Argun Nemli, Esat Kaner “Küçük” Fikret Kırcan, Samim Var, Selahattin Torkal

    Fenerbahçe'nin Sekizinci Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Sekizinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

    Fenerbahçe’nin 7. Türkiye Şampiyonluğu (1945)

  • Fenerbahçe’nin Yedinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Yedinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 17 Eylül 1944 tarihinde başlayıp 4 Mart 1945’de biten İstanbul Ligi’ni 18 maçta 14 galibiyet, 2 beraberlik ve 2 yenilgiyle Beşiktaş’ın arkasında ikinci tamamladı. Böylelikle Milli Eğitim Kupası maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 14 maçta 10 galibiyet, 3 beraberlik ve yalnızca tek yenilgi alarak yedinci Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 15 maçta attığı 31 golle Melih Kotanca oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin yedinci Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    17.09.1944 / Fenerbahçe 1 – 0 Kasımpaşa

    24.09.1944 / Fenerbahçe 3 – 0 Vefa

    01.10.1944 / Fenerbahçe 2 – 2 Galatasaray

    08.10.1944 / Fenerbahçe 4 – 0 Beykoz

    22.10.1944 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş

    05.11.1944 / Fenerbahçe 1 – 0 Anadolu Hisarı

    12.11.1944 / Fenerbahçe 2 – 1 İstanbulspor

    19.11.1944 / Fenerbahçe 4 – 0 Beyoğluspor

    03.12.1944 / Fenerbahçe 4 – 0 Süleymaniye

    10.12.1944 / Fenerbahçe 3 – 0 Kasımpaşa

    17.12.1944 / Fenerbahçe 4 – 1 Vefa

    24.12.1944 / Fenerbahçe 2 – 2 Galatasaray

    07.01.1945 / Fenerbahçe 3 – 0 Beykoz

    14.01.1945 / Fenerbahçe 0 – 2 Beşiktaş

    21.01.1945 / Fenerbahçe 9 – 0 Süleymaniye

    11.02.1945 / Fenerbahçe 7 – 1 İstanbulspor

    18.02.1945 / Fenerbahçe 4 – 0 Beyoğluspor

    04.03.1945 / Fenerbahçe 5 – 0 Anadolu Hisarı


    Millî Eğitim Kupası Maçları

    11.03.1945 / Fenerbahçe 4 – 0 Beykoz

    17.03.1945 / Karşıyaka 2 – 2 Fenerbahçe

    18.03.1945 / Altınordu 1 – 3 Fenerbahçe

    24.03.1945 / Fenerbahçe 2 – 1 Karşıyaka

    25.03.1945 / Fenerbahçe 5 – 1 Altınordu

    01.04.1945 / Fenerbahçe 3 – 3 Beşiktaş

    08.04.1945 / Fenerbahçe 1 – 1 Galatasaray

    15.04.1945 / Fenerbahçe 5 – 0 Beykoz

    21.04.1945 / Fenerbahçe 2 – 0 Uçaksavar

    22.04.1945 / Fenerbahçe 4 – 1 Ankara Demirspor

    28.04.1945 / Uçaksavar 1 – 4 Fenerbahçe

    29.04.1945 / Ankara Demirspor 0 – 2 Fenerbahçe

    13.05.1945 / Fenerbahçe 3 – 4 Beşiktaş

    20.05.1945 / Fenerbahçe 3 – 2 Galatasaray


    En Çok Forma Giyenler

    32 Maç : Halil Köksalan, Naci Bastoncu

    30 Maç : Halit Deringör

    29 Maç : Murat Alyüz

    24 Maç : Ömer Boncuk, Şevket Demirtepe

    23 Maç : Selahattin Torkal

    20 Maç : Cihat Arman

    19 Maç : İbrahim İskeçe

    16 Maç : Halil Özyazıcı

    15 Maç : Melih Kotanca, Müzdat Yetkiner

    10 Maç : Adnan Tuncay, “Küçük” Fikret Kırcan, Sabri Kiraz, Samim Var

    8 Maç : Erol Keskin, Kemal Atakul

    5 Maç : Hayati Öney

    2 Maç : Hilmi Atakul, Numan Uzun, Nuri Pekesen

    1 Maç : Abdullah Sakallı, Halil Özyazıcı, Nüzhet Bey, Rıfkı Pekşen, Şeref Benibol, Zihni Kanmaz


    En Çok Gol Atanlar

    31 Gol : Melih Kotanca

    16 Gol : Naci Bastoncu

    15 Gol : Halit Deringör

    7 Gol : Şevket Demirtepe

    6 Gol : Müzdat Yetkiner, Samim Var

    4 Gol : Adnan Tuncay, İbrahim İskeçe

    3 Gol : Halil Özyazıcı, Ömer Boncuk, Selahattin Torkal

    1 Gol : Halil Köksalan, Hilmi Atakul

    Fenerbahçe'nin Yedinci Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Yedinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

    Fenerbahçe’nin 6. Türkiye Şampiyonluğu (1944)

  • Baklava

    Baklava

    Milliyet gazetesi, 19 Aralık 1954 tarihinde oynanacak olan Fenerbahçe-Galatasaray maçı için bir kampanya başlatmış. “Konya Lezzet Lokantası Galatasaray’ın atacağı her gole 1 tepsi baklava verecek” başlığıyla duyurulan haberde, Aralık 1950-Aralık 1952 tarihleri arasında Fenerbahçe Başkanlığı yapan Ali Muhiddin Hacı Bekir‘in “Ben artık bu kabil işlerle uğraşmaktan çoktan vazgeçtim. Orijinal olan bu teklifinize maalesef iştirak edemeyeceğim” dediği yazılı…

    “Acaba Hacı Bekir’in renklerine olan bu küskünlüğü’ne sebep nedir?… Bir türlü anlayamadık…” diyen Milliyet, bu defa soluğu bir başka meşhur Fenerbahçeli Yağcı Ali’nin dükkanında almış.

    Onlara stoktaki yağ fıçılarını gösterip “Bunlar çocukları ilgilendirmez ki. Bu işi en iyi Hacıbekir halledebilirdi” diyen Yağcı Ali’den de bir sonuç çıkmayınca bizim taraf için gazetede “Fener taraftarlarından, Sarı-Lacivertlilerin galibiyetini mükafatlandırmayı vaad eden şimdilik kimse çıkmadı” denmiş…

    Ama sonra ne olmuş? Milliyet’in de tahmin ettiği gibi; Fenerbahçe’nin muhteşem taraftarı devreye girmiş.

    Söz Milliyet gazetesinin…


    Besi

    Pazar günkü Galatasaray-Fenerbahçe maçında Fenerliler kazanırsa, bir şirket, kazananların hepsine birer ampul, başka bir mağaza hangi taraftan olursa olsun gol atanlara birer gömlek ütüsü, bir lokanta Galatasaray kazanırsa oyunculara bir tepsi baklava, berabere kalırlarsa iki tarafa da iki tepsi baklava, Kandıra’da bir Milliyet okuyucusu da kazanan takıma on dört hindi hediye etmeyi vaad etmişler. Galiba lokum vermeye hazırlananlar da varmış.

    Şu ampuller ve ütüler bir yana ama, futbolcularımızı tepsi tepsi baklava, semiz hindiler ve lokumlarla şişirip kilolarını artırmak onlara dostluk mu olur, düşmanlık mı? Hele bütün büyük lokantalarla baklavacılar ve şekerciler bu ikram yarışına girerlerse, oyuncularımızda futbol değil, köşe kapmaca oynamaya hal kalmaz!


    Fenerbahçe Taraftarları Harekete Geçtiler

    Konya Lezzet Lokantası’nın, bu karşılaşmada galip geldikleri takdirde Galatasaray futbol takımına hediye edeceği baklavalara dair dünkü haberimiz, Fenerbahçe taraftarları arasında büyük bir reaksiyona sebep olmuştur.

    Konya Lezzet Lokantası, dün de bildirdiğimiz gibi, Galatasaray galip geldiği takdirde, her gol başına bir tepsi baklava ortaya koymuştur.

    İstanbul’da patlak veren bu tatlı (!) hediye rekabetine Fenerbahçe taraftarları da iştirak etmektedirler.

    İzmitli Bir Okuyucu Fenerbahçelilere Hindilerini Verecek

    Fenerbahçe-Galatasaray maçı, İzmit spor çevrelerinde bir hayli iddialara yol açmıştır. İzmitli okuyucularımızdan Kandıralı Kemal Saner, Fenerbahçe galip geldiği takdirde, kendi beslediği hindilerden, her oyuncuya birer, antrenöre ise iki tane vereceğini dün gazetemize bildirmiştir. Kandıralı okuyucumuz (13) adet besili hindiyi, İzmir bayiimiz Tayyar Kobak’a teslim etmiştir.

    Helios Şirketi Fenerbahçelilere Ampul Dağıtıyor

    Helios Elektrik Makina T.A.Ş. Satış Amiri Mucip Denizel, Galatasaray-Fenerbahçe maçında, Fenerbahçe’nin her golüne (galip gelsin veya mağlup olsun) 25 adet Philips ampul verecektir.

    Vat Elektrik Evi de Fenerbahçe’den Gol Atacak Oyuncuya Ütü Hediye Ediyor

    Karaköy Palas karşısındaki Vat Elektrik Evi, Fenerbahçe’nin galibiyet golünü atacak oyuncuya gömlek ütüsü hediye edeceğini dün gazetemize bildirmiştir.

    Fenerbahçe Taraftarlarının Hediye Yağmuru

    Gazetemize telefonla, telgrafla ve bizzat gelerek Pazar günkü maç için hediye vermek isteyen Fenerbahçe taraftarlarının adedi, gittikçe artmaktadır.

    Baklavaya Karşı Baklava

    Bu arada Göztepe’de “Öz Bolu” Lokantasının sahibi Muhittin Kansu, “Konya Lezzet” Lokantasının Galatasaraylılara vermeyi taahhüt ettiği hediyeleri, aynı şartlar altında Fenerbahçeliler için ortaya koymuştur. Lokantacılar Cemiyeti’nin emektar hocası Muhittin Usta’nın baklavaları, tepsi hesabıyla Fenerbahçeli futbolculara verilecektir.

    Tarihi Bursa Kebapçısı İsmail Atalay’ın Enteresan Teklifi

    Sirkeci’de “Tarihi Bursa Kebapçısı” İsmail Atalay, bu maç üzerine enteresan bir teklifte bulunmuştur.

    İsmail Atalay, Fenerbahçe bu maçta Galatasaray’ı yendiği takdirde kendi lokantasında istedikleri gün büyük bir ziyafet verecektir. Ayrıca bir tepsi baklava ile tarihi kıymeti haiz bir çini vazoyu da Fenerli futbolculara hediye edecektir.

    İsmail Atalay, aynı hediyeleri ve ziyafeti, bir dahaki hafta yapılacak Beşiktaş-Galatasaray maçında, galip geldiği takdirde Beşiktaşlılar için de taahhüt etmektedir.

    Adapazarı Hacı Baba Lokantası İşçilerinin Telgrafı

    Dün gece geç vakit Spor Servisimize gelen bir telgraf, aynen şu cümleleri ihtiva etmekteydi:

    Fener-Galatasaray maçında, Fener galip geldiği takdirde bir tepsi hindi dolması, bir tepsi kabak tatlısı göndereceğizHacı Baba Lokantası İşçileri

    İki ezeli rakibin Pazar günkü karşılaşmasından şimdiden heyecanlanan taraftarlar arasında başlayan bu saha dışı mücadelenin maç gününe kadar devam edeceği tahmin edilmektedir.

    Dünkü bilançoya nazaran Fenerbahçe taraftarları, bu mevzuda öne geçmişlerdir. Galatasaraylıların da ezeki rakiplerinden aşağı kalmayarak bazı teşebbüslere girişecekleri bildirilmektedir.


    Sadık Oğulları Firması Fenerbahçe’nin En İyi Oyuncusuna Elektrikli Süpürge Verecek

    Beyoğlu’nda Sadık Oğulları Firması sahipleri Refik-Müfit Sadıkoğulları kardeşler, Pazar günkümaçta Fenerbahçe galip geldiği takdirde takımın en iyi oyuncusuna 200 Lira kıymetinde bir elektrik süpürgesi hediye edecektir. Bu hususta adı geçen firma sahipleriyle, spor yazarlarımızdan teşkil edilecek bir jüri Fener’in en iyi oyuncusunu tespit edecek, hediyesini vereceklerdir.

    Hasanpaşa Fırını Gündüz’ün Boyu Kadar Kandil Simidi Hediye Edecek

    Hasanpaşa fırını sahibi Yılmaz Altınışık, Galatasaray takımı bu maçta galip gelirse, antrenör Gündüz Kılıç’a boyu kadar kandil simidi hediye edecektir. Koyu Galatasaraylı olan Yılmaz Altınışık, Galatasaray için 20 kilo ağırlığında bir pasta hazırlamaktadır. Bu “Zafer Pastası”nın kreması sarı-kırmızı renkleri ihtiva edecek ve üzerinde “Kalbimizdeki Galatasaray’a” ibareci yazılacaktır.

    Fenerbahçe Futbolcular Altı Ay Boya Parası Vermeyecek

    Beyoğlu’nda Ağa Camii karşısındaki Olimpiyat Lostra Salonu sahibi İbrahim Bengisu enteresan bir vaadde bulunmuştur. İbrahim Bengisi, Fenerbahçe, Galatasaray’ı yendiği takdirde Fenerli futbolcuların (antrenör dahil) altı ay müddetle ayakkabılarını bedava boyayacaktır.

    Garson Koço Galatasaray’a Baklava Dağıtacak

    Degüstasyon Lokantası garsonlarından Koço, Galatasaray, Fener’i yendiği takdirde gol atacak oyunculara birer tepsi baklava dağıtacağını bildirmiştir.

    Fenerbahçelilere Verilecek Gömlekler

    Fenerbahçe-Galatasaray maçının neticesi gömlekçiler arasında da iddia mevzuu olmuştur.

    Sultanhamam Balcı Han 31 numarada gömlekçi Kemal Almızrak, Marpuççular Abud Efendi Han 34 numarada gömlekçi Bensiyon Kastiel, aynı handa 35 numarada gömlekçi Jozef Kunya, Fenerbahçe galip geldiği takdirde 11 oyuncuya birer gömlek, ayrıca her gol atan oyuncuya da birer ipekli gömlek hediye edeceklerdir.

    Çeşitli Hediyeler Verecek Diğer Mağazalar

    Mahmutpaşa Attarbaşı Han 20 numarada Çantacı Lefter Portakalidis, Fenerbahçe kazandığı takdirde her gol atan oyuncuya birer kadın çantası verecektir.

    Galata Şair Ziya Caddesi 20 numarada “Barokas Basımevi” Fenerbahçe galip geldiği takdirde bütün oyunculara Nylon kartvizit hediye edecektir.

    Mahmutpaşa Manastır Han’da 11 numarada tuhafiyeci İlya Eskenazi, Fenerbahçe galip gelirse, bütün oyunculara birer çift eldiven hediye edecektir.

    Bir Ay Bedava Traş ve Bedava Elbise

    Galata Arap Camii Nafe Sokak 7 numarada berber Bahattin Küçük, Fenerbahçe galip geldiği takdirde antrenör dahil 11 oyuncuyu bir ay müddetle bedava (saç sakal) traş edecektir.

    Kadıköy Söğütlü Çeşme 22 numarada terzi Ahmet Üçer, Fenerbahçe’nin galibiyet golünü atacak futbolcuya, bedavadan bir kat elbise dikecektir.

    Cihat Arman Bir Kupa Verecek

    Cihat Arman Spor Mağazası, Fenerbahçe-Galatasaray maçının galibine verilmek üzere büyük bir kupa koymuştur.

    Galata’da Kuledibi’nde Marmara Gazoz Fabrikası sahibi Fevzi Uzgören Galatasaray kazandığı takdirde 11 oyuncuya birer ve takım antrenörü Gündüz Kılıç’a da dört kasa gazoz gönderecektir.


    Galatasaray-Fenerbahçe Maçı için Hediye Verecek Okuyucuların En Son Hediye Listesi

    Fenerbahçe Galip Geldiği Takdirde Verilecek Hediyeler :

    • Nejat Özdemir (Samatya Yokuşçeşme Tramvay Durağı – Sarı Kanarya Bakkaliyesi 133/1 : 12 tane “Atatürk Portresi”)
    • İzmit Muzaffer ve Sedat Patır Kardeşler Pişmaniye İmalathanesi (Antrenör dahil 12 kutu pişmaniye)
    • Bursalı okuyucularımızdan Basri Okyar, galip geldikleri takdirde Fenerbahçelilere 12 kutu şeftali kompostosu vereceğini bildirmektedir. Diğer Bursalı okuyucumuz Şemsettin Özerel de Fenerbahçe’den gol atacak her oyuncuya bir kilo kestane şekeri verecektir.
    • Bursa Turan Şekerleme Fabrikası (gol atacak her Fenerbahçe oyuncusuna birer kutu ambalajlı kestane şekeri)
    • Mehmet Altınbaş (Sıhhiye vekaleti önünde gazete bayii (antrenör ve Fenerli futbolculara birer adet cep takvimi)

    Galip Takıma Verilecek Hediyeler

    Sabri Turgut : Kasımpaşa Bahariye Kışlası karşısı Berber Salonu (galip takım antrenörüne bir kol saati. Gol atan oyunculara birer Parker dolma kalem)

    Karaca Matbaa ve Zarf Fabrikası galip gelecek takıma 15 kutu zarf.

    Bir Fenerbahçeli gol başına 100 Lira koydu. (Fenerbahçe Kulübü azalarından Mustafa Angın yarınki maçta Fenerbahçe galip geldiği takdirde gol atacak her oyuncuya 100 lira mükafat verecektir.

    Fenerbahçelilere bir sandık portakal (Haydarpaşa Gar Büfecileri Fenerbahçe galip geldiği takdirde bir sandık portakal göndereceklerdir.)

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Not : Gerçi maçın sonucu bizim için iyi olmadı; 1-3 kaybettik fakat bu süreç tarihe “En Organik Hediye/Bağış Kampanyası” olarak geçti.

    Baklava
  • Fenerbahçe’nin Altıncı Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Altıncı Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 19 Eylül 1943 tarihinde başlayıp 20 Şubat 1944’de biten İstanbul Ligi’ni 18 maçta (bir tanesi Galatasaray’a karşı hükmen) 16 galibiyet, 1 beraberlik ve sadece 1 yenilgiyle şampiyon tamamladı. Böylelikle Ankara’da düzenlenecek olan Türkiye Futbol Birinciliği maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 3 maçta 3 galibiyet alarak altıncı Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, 18 maçta attığı 31 golle Müzdat Yetkiner oldu. Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin altıncı Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    19.09.1943 / Fenerbahçe 6 – 0 Süleymaniye

    26.09.1943 / Fenerbahçe 5 – 0 Beykoz

    03.10.1943 / Fenerbahçe 1 – 0 Kasımpaşa

    10.10.1943 / Fenerbahçe 5 – 0 Anadolu Hisarı

    17.10.1943 / Fenerbahçe 4 – 0 Davutpaşa

    24.10.1943 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş

    31.10.1943 / Fenerbahçe 7 – 2 İstanbulspor

    07.11.1943 / Fenerbahçe 4 – 0 Vefa

    14.11.1943 / Fenerbahçe 2- 0 Galatasaray

    05.12.1943 / Fenerbahçe 9 – 1 Süleymaniye

    12.12.1943 / Fenerbahçe 2 – 0 Beykoz

    26.12.1943 / Fenerbahçe 7 – 0 Anadolu Hisarı

    02.01.1944 / Fenerbahçe 7 – 0 Davutpaşa

    23.01.1944 / Fenerbahçe 3 – 0 İstanbulspor

    30.01.1944 / Fenerbahçe 2 – 0 Vefa

    06.02.1944 / Fenerbahçe – Galatasaray (Hükmen)

    13.02.1944 / Fenerbahçe 10 – 1 Kasımpaşa

    20.02.1944 / Fenerbahçe 0 – 0 Beşiktaş


    Türkiye Futbol Birinciliği Maçları

    27.05.1944 / Fenerbahçe 2- 1 Harbiye

    28.05.1944 / Fenerbahçe 5 – 1 Göztepe

    30.05.1944 / Fenerbahçe 4 – 2 Mersin İdman Yurdu


    En Çok Forma Giyenler

    20 Maç : Cihat Arman, Halit Deringör, Naci Bastoncu

    19 Maç : Esat Kaner, “Küçük” Fikret Kırcan, Şevket Demirtepe

    18 Maç : Müzdat Yetkiner

    17 Maç : Murat Alyüz

    16 Maç : İbrahim İskeçe

    15 Maç : Ömer Boncuk

    14 Maç : Lebip Elmas

    8 Maç : Aydın Bakanoğlu

    7 Maç : Melih Kotanca

    3 Maç : Rebii Erkal, Şeref Benibol

    1 Maç : Necdet Dalay, Rasih Minkari


    En Çok Gol Atanlar

    31 Gol : Müzdat Yetkiner

    17 Gol : Naci Bastoncu

    14 Gol : İbrahim İskeçe

    6 Gol : “Küçük” Fikret Kırcan, Melih Kotanca

    4 Gol : Şevket Demirtepe

    3 Gol : Halit Deringör

    2 Gol : Ömer Boncuk, Rasih Minkari

    Fenerbahçe'nin Altıncı Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Altıncı Türkiye Şampiyonluğu final maçı ve sonrası

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

    Fenerbahçe’nin 5. Türkiye Şampiyonluğu (1943)

  • Fenerbahçe’nin Beşinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Beşinci Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 13 Eylül 1942 tarihinde başlayıp 7 Mart 1943’de biten İstanbul Ligi’ni 18 maçta (üç tanesi hükmen) 15 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 yenilgiyle Beşiktaş’ın arkasında ikinci tamamladı. Böylelikle Milli Küme maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 14 maçta 11 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak beşinci Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, bir önceki şampiyonlukta olduğu gibi, yine Melih Kotanca oldu… Bu defa 18 maçta tam 19 gol attı… Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin beşinci Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    13.09.1942 / Fenerbahçe 4 – 0 Süleymaniye

    20.09.1942 / Fenerbahçe 8 – 0 Taksim

    27.09.1942 / Fenerbahçe – Galatasaray (Hükmen)

    18.10.1942 / Fenerbahçe 3 – 0 Kasımpaşa

    25.10.1942 / Fenerbahçe 3 – 3 Vefa

    08.11.1942 / Fenerbahçe 3 – 0 İstanbulspor

    15.11.1942 / Fenerbahçe 13 – 1 Davutpaşa

    22.11.1942 / Fenerbahçe 1 – 2 Beşiktaş

    06.12.1942 / Fenerbahçe 3 – 2 Beykoz

    21.12.1942 / Fenerbahçe 3 – 1 Süleymaniye

    27.12.1942 / Fenerbahçe 2 – 0 Taksim

    03.01.1943 / Fenerbahçe – Galatasaray (Hükmen)

    17.01.1943 / Fenerbahçe 5 – 1 Beykoz

    24.01.1943 / Fenerbahçe 6 – 1 Kasımpaşa

    14.02.1943 / Fenerbahçe 3 – 1 İstanbulspor

    21.02.1943 / Fenerbahçe – Davutpaşa (Hükmen)

    28.02.1943 / Fenerbahçe 0 – 1 Beşiktaş

    07.03.1943 / Fenerbahçe 3 – 2 Vefa


    Milli Küme Maçları

    14.03.1943 / Fenerbahçe 0 – 0 Galatasaray

    20.03.1943 / Gençlerbirliği 0 – 1 Fenerbahçe

    21.03.1943 / Ankara Demirspor 2 – 2 Fenerbahçe

    04.04.1943 / Fenerbahçe 2 – 0 Vefa

    11.04.1943 / Fenerbahçe 1 – 0 Beşiktaş

    17.04.1943 / Fenerbahçe 3 – 0 Gençlerbirliği

    18.04.1943 / Fenerbahçe 2 – 0 Ankara Demirspor

    24.04.1943 / Fenerbahçe 5 – 0 Altınordu

    25.04.1943 / Fenerbahçe 2 – 0 Göztepe

    01.05.1943 / Altınordu 1 – 2 Fenerbahçe

    02.05.1943 / Göztepe 2 – 1 Fenerbahçe

    09.05.1943 / Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

    16.05.1943 / Fenerbahçe 4 – 0 Vefa

    19.05.1943 / Fenerbahçe 4 – 1 Beşiktaş


    En Çok Forma Giyenler

    29 Maç : Cihat Arman

    28 Maç : Ömer Boncuk

    25 Maç : Aydın Bakanoğlu, Esat Kaner, “Küçük” Fikret Kırcan, Murat Alyüz, Naci Bastoncu

    23 Maç : Halit Deringör

    20 Maç : Ali Rıza Tansı

    18 Maç : Melih Kotanca, Müzdat Yetkiner

    16 Maç : Rebii Erkal

    15 Maç : Lebip Elmas

    9 Maç : İbrahim İskeçe

    7 Maç : Muammer Oraman

    3 Maç : Halil Köksalan

    2 Maç : “Büyük” Fikret Arıcan, Orhan Menemencioğlu

    1 Maç : Muzaffer Ateşçi, Naim Şukal, Orhan Canpolat, Recep Nurcan


    En Çok Gol Atanlar

    19 Gol : Melih Kotanca

    18 Gol : Naci Bastoncu

    12 Gol : Müzdat Yetkiner

    9 Gol : “Küçük” Fikret Kırcan

    8 Gol : İbrahim İskeçe

    7 Gol : Halit Deringör

    4 Gol : Ömer Boncuk, Rebii Erkal

    3 Gol : Ali Rıza Tansı, Esat Kaner

    1 Gol : Aydın Bakanoğlu, “Büyük” Fikret Arıcan, Orhan Canpolat

    Fenerbahçe'nin Beşinci Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Beşinci Türkiye Şampiyonluğu maçlarından…

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)

    Fenerbahçe’nin 4. Türkiye Şampiyonluğu (1940)

  • Fenerbahçe’nin Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe, 1 Ekim 1939 tarihinde başlayıp 24 Mart 1940’da biten İstanbul Ligi’ni 18 maçta (biri hükmen) 14 galibiyet, 2 beraberlik ve iki yenilgiyle Beşiktaş’ın arkasında ikinci tamamladı. Böylelikle Milli Küme maçlarına katılmaya hak kazanan Fenerbahçe, burada da 14 maçta 11 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak dördüncü Türkiye Şampiyonluğu’nu kazanmış oldu… Sezonun gol kralı, kırılması güç bir rekora imza atan Melih Kotanca oldu… 25 maçta tam 51 gol buldu… Huzurlarınızda Fenerbahçe’nin dördüncü Türkiye Şampiyonluğu ve emeği geçenler…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    İstanbul Ligi Maçları

    01.10.1939 / Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

    08.10.1939 / Fenerbahçe 4 – 1 Topkapı

    15.10.1939 / Fenerbahçe 3 – 4 Beşiktaş

    22.10.1939 / Fenerbahçe 5 – 0 Süleymaniye

    29.10.1939 / Fenerbahçe 1 – 1 Beykoz

    05.11.1939 / Fenerbahçe 1 – 0 Vefa

    12.11.1939 / Fenerbahçe 1 – 0 Kasımpaşa

    19.11.1939 / Fenerbahçe 3 – 0 İstanbulspor

    26.11.1939 / Fenerbahçe 10 – 0 Hilal

    24.12.1939 / Fenerbahçe 1 – 3 Galatasaray

    14.01.1940 / Fenerbahçe 4 – 0 Süleymaniye

    28.01.1940 / Fenerbahçe 4 – 0 Vefa

    04.02.1940 / Fenerbahçe 8 – 2 Kasımpaşa

    18.02.1940 / Fenerbahçe 8 – 0 Hilal

    25.02.1940 / Fenerbahçe 14 – 0 Topkapı

    10.03.1940 / Fenerbahçe 1 – 1 Beykoz

    17.03.1940 / Fenerbahçe – İstanbulspor (Hükmen)

    24.03.1940 / Fenerbahçe 5 – 1 Beşiktaş


    Milli Küme Maçları

    31.03.1940 / Fenerbahçe 1 – 1 Galatasaray

    06.04.1940 / Altay 0 – 2 Fenerbahçe

    07.04.1940 / Altınordu 1 – 2 Fenerbahçe

    20.04.1940 / Gençlerbirliği 2 – 1 Fenerbahçe

    21.04.1940 / Muhafızgücü 2 – 2 Fenerbahçe

    27.04.1940 / Fenerbahçe 3 – 1 Gençlerbirliği

    28.04.1940 / Fenerbahçe 3 – 1 Muhafızgücü

    25.05.1940 / Fenerbahçe 9 – 2 Altay

    26.05.1940 / Fenerbahçe 7 – 0 Altınordu

    09.06.1940 / Fenerbahçe 3 – 2 Galatasaray

    16.06.1940 / Fenerbahçe 5 – 2 Vefa

    23.06.1940 / Fenerbahçe 2 – 1 Beşiktaş

    30.06.1940 / Fenerbahçe 4 – 0 Vefa

    07.07.1940 / Fenerbahçe 5 – 2 Beşiktaş


    En Çok Forma Giyenler

    28 Maç : Cihat Arman

    27 Maç : “Küçük” Fikret Kırcan

    26 Maç : Esat Kaner

    25 Maç : Basri Taşkavak, Melih Kotanca

    23 Maç : “Büyük” Fikret Arıcan

    22 Maç : Lebip Elmas, Rebii Erkal, Yaşar Yalçınpınar

    19 Maç : Ömer Boncuk

    15 Maç : Ali Rıza Tansı, Orhan Menemencioğlu

    14 Maç : Faruk Hızer, Mehmet Reşat Nayır

    12 Maç : Naci Bastoncu

    10 Maç : Hayati Öney

    4 Maç : Bülent Büyükyüksel, Yorgo Angelidis

    3 Maç : Muzaffer Ateşçi

    2 Maç : Fazıl Arzık, İrfan Denever, Orhan Canpolat, Semih Arıcan

    1 Maç : Nazım Kayar, Nuri Pekesen, Taci Ece


    En Çok Gol Atanlar

    51 Gol : Melih Kotanca

    15 Gol : “Küçük” Fikret Kırcan

    14 Gol : Basri Taşkavak

    11 Gol : Yaşar Yalçınpınar

    8 Gol : Rebii Erkal

    7 Gol : “Büyük” Fikret Arıcan, Naci Bastoncu

    5 Gol : Esat Kaner

    1 Gol : Ali Rıza Tansı, Faruk Hızer, Nazım Kayar, Yorgo Angelidis

    Fenerbahçe'nin Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu
    Fenerbahçe’nin Dördüncü Türkiye Şampiyonluğu

    Fenerbahçe’nin 1. Türkiye Şampiyonluğu (1933)

    Fenerbahçe’nin 2. Türkiye Şampiyonluğu (1935)

    Fenerbahçe’nin 3. Türkiye Şampiyonluğu (1937)