Etiket: Şenol Çorlu

  • Kaptanın Seyir Defteri V

    Kaptanın Seyir Defteri V

    Başından beri Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu ekibinde desteğini esirgemeyen kıymetli büyüğümüz Alp Eralp “el emeği göz nuru” bir arşivi, sezon sezon tuttuğu defterleri paylaşmamız için bize teslim etmişti… “Kaptanın Seyir Defteri I” 1980’li yıllarında sonunda tutulan müthiş bir imza defteriydi. Serinin beşinci defteri Fenerbahçe’nin 1989-1990 sezonuna ait. Huzurlarınızda: Kaptanın Seyir Defteri V

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Kaptanın Seyir Defteri I

    Kaptanın Seyir Defteri II

    Kaptanın Seyir Defteri III

    Kaptanın Seyir Defteri IV


    Fenerbahçe’nin Kadrosu: Aykut Kocaman, Batur Altıparmak, Bilal Şar, Cafer Orbay, Can Barhan, Cevdet Çapar, Durmuş Çolak, Erdi Demir, Ergin Parlar, Hakan Tecimer, Hasan Kemal Özdemir, Henrik Nielsen, İmdat Korkmaz, Ivan Vishnevski, İsmail Kartal, Mustafa Kurt, Müjdat Yetkiner, Necat Barut, Neşet Muharremoğlu, Nezihi Tosuncuk, Nurettin Yıldız, Oğuz Çetin, Rıdvan Dilmen, Sedat Karaoğlu, Serdar Şenkaya, Şenol Çorlu, Şenol Ulusavaş, Şenol Ustaömer, Taygun Erdem, Toni Schumacher, Turhan Sofuoğlu, Vedat Uysal

    Lige Katılan Takımlar: Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor, Galatasaray, Sarıyer, Bursaspor, Konyaspor, Karşıyaka, Ankaragücü, Zeytinburnu, Gençlerbirliği, Adanaspor, Boluspor, Malatyaspor, Altay, Samsunspor, Adana Demirspor, Sakaryaspor

    Köşe Yazarları ve Fotoğrafçılar: Ahmet Ravalı, Ahmet Yüksel, Alaettin Metin, Altan Altun, Arif Işıldayan, Atılay Kayaoğlu, Atilla Türker, Attila Gökçe, Bahadır Doğan, Birol Pekel, Can Bartu, Can Tanrıyar, Cem Şengül, Cemal Ersen, Cihangir Şahin, Coşkun Özarı, Cüneyt Şengül, Deniz Gökçe, Doğan Babacan, Doğan Ersavaş, Engin Biçer, Ercan Aktuna, Ercan Alituna, Ercan Güven, Ercüment Ateş, Erdoğan Şenay, Erol Yaşar, Ertuğrul Dilek, Faik Çetiner, Güngör Sayarı, Gürcan Bilgiç, Halit Kıvanç, Hıncal Uluç, Hüseyin Kırcalı, Hüseyin Sarıuçak, Hüsnü Çil, İhsan Topaloğlu, İlhan Söyler, İlyas Namoğlu, İslam Çupi, İsmet Solak, Kemal Belgin, Lefter Küçükandonyadis, Mehmet Kırcalı, Metin Oktay, Murat Deveci, Mustafa Çakır, Mümin Özkasap, Mümtaz Soysal, Münir Bağrıaçık, Necati Özçağlayan, Necmi Tanyolaç, Nevruz Şerif, Nezih Alkış, Nihat Geven, Onur Kayador, Orhan Aldinç, Orhan Tokatlı, Osman Denizci, Osman Korkmazel, Ömer Üründül, Recep Şeker, Saim Altunterim, Selahattin Gökhan, Sinan Erbil, Süleyman Gültekin, Şafak Kayarlar, Şansal Büyüka, Şükrü Kaya, Taki Doğan, Talat Tokat, Talay Erker, Tamer Güney, Tayfun Bayındır, Tayfun Gündoğar, Tayyar Özdemir, Togay Bayatlı, Turgay Esmer, Turgay Örme, Turgay Şeren, Uluğ Örs, Ünal Tümin, Ünver Ergun, Vedat Bayraktar, Vedat Okyar, Yalçın Türk, Yılmaz Canel, Yusuf Dursun, Yusuf Tunaoğlu, Yusuf Yalkın, Zeki Çol, Ziya Şengül


    Kaptanın Seyir Defteri V

  • Tekin Heyet

    Tekin Heyet

    Başlığıyla çok da dikkat çekmeyen bir İslam Çupi yazısı olan “Tekin Heyet”, içeriği ile birden fazla romantizm anıtını yıkacak nitelikte… Üstadın kurduğu bir cümleden ibaret paragrafları artık kimsenin yazamıyor olması da cabası…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Tekin Heyet

    Fenerbahçe 2 – 2 Sakaryaspor

    Bu sonuç ne dizgi hatasıdır, ne eşek şakası, ne de Fenerbahçe adına yapılmış bir hain muziplik…

    Beş eski Sarı-Lacivertli futbolcunun bulunduğu Sakaryaspor, maçın ikinci yarısında Erdi’nin dışında bir “korkuluk ormanı” halinde duran Schumacher’in ön kalabalığını duygu ve romantizm kokan yumuşak hücum salvoları ile ihtar ederken, oyunun sonuncu dakikasında Serdar diye sırtına gazete yıldızları değmemiş, adının etrafında hiç objektif yığını kümelenmemiş bir çocuk beraberlik golü olarak kale çizgisini geçiyor ve Fenerbahçe nostaljisini bitiriyordu.

    Geriye ne kalmıştı, sahada?

    Pazartesi’ye ligin tepesine lider olarak oturacak yeni sahip Fenerbahçe’yi kutlayacak 28 bin Fenerbahçeli…

    Ümitler gerçeğe bir kere daha yenilmişti.

    28 bin Fenerbahçeli taraftarın tribünlerden ite kaka şampiyonluk galerisinde bir kristal avize gibi astığı Fenerbahçe, dün beklenmeyen bir maden aşınması hastalığına uğrayacak ve tutunduğu yerden düşüp tuzla buz olacaktı.

    Geriye lig şampiyonluğu değil, seyirci şampiyonluğu kalmıştı, sadece…

    * * *

    Aslında son haftalarda içerde ve dışarda kazandığı maçlara rağmen Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’ın puan dengeleri bozulduğunda sahaya bir beklenmeyen şampiyonluk ağırlığı getirecek kişilik göstermiyordu.

    Fenerbahçeli taraftarını yüreğini burnuna, karaciğerini kulağına, dalağını mendil cebine sokan, galibiyetleri bile bunalımlı olan bir takımdı Fenerbahçe…

    Fenerbahçe’nin saha seyir defterinde puan cetvelinde sırası onunculuk olan bir takım nasıl futbol oynuyorsa onu oynayan bir üçüncü sınıflık ilkelliği vardı.

    Takımda açıkça modern futbolu oynamaya yetmeyen müthiş bir kondisyon açığı vardır.

    Vücudu bir fizik fakiri olan ekip, kafası ile ne kadar renkli senaryolar düşünürse düşünsün, çağdaş futbola uygun bir top filmini çevirmesi mümkün değildir.

    Geri dörtlü ile orta sahanın Amerika ile Brezilya ülkeleri gibi biribirinden uzak kalışı, yardımlaşmaya sırt çevrilmesi, adam egoizminin yeni bir futbolcu tipi olarak sahaya egemen olması, sahanın hiçbir noktasında hiç pres yapılmaması, “Futbolu ben başlatırım ben bitiririm” şeklinde gösterinin temel felsefesi olan kolektivizme büyük ihanetler atılması, beyni çok gelişmiş olsa da, içine hiç fizik pompalanmamış vücutların futbol sahalarına dökebileceği enkazın ismidir.

    * * *

    Gelen son şampiyonluk şans ruletinin önünde iyi bir oyuncu olabilmenin şartları, ne futbolcuların umurundadır, ne de Veselinoviç’in…

    Şampiyonluğu kendisine yakıştırmış bir takım, şampiyonluğu yakalayacağına inanmış bir takım, idman grafiğinden yemek masasına, yürüyüşünden uykusuna, giyim-kuşamından pabuç bağlayışına, evinden stada ve soyunma odasına getirdiği en uzun disiplini ile belli olur.

    Nielsen’i bir İngiltere’ye bir Tanganika’ya bir Bering Boğazı’na postala, sonra getir dünkü maçın içine kurtarıcı bir kahraman olarak dök…

    İki ameliyat sonunda Rıdvan’ı ve bek Şenol’u 24 saat takibe alınması gereken büyük bir merak ve görev belleme, “24 gün görmesem olur” gibi bir özgürlük aşığı rolü oyna…

    Bütün uyarılara rağmen bek vitrinini “Erdi-Bilal” ikilisi ile süsleme…

    Ölü kiralıklar kiralandığında olaya hiç tavır koyma…

    “Gelene ağam, gidene paşam” diye dünyada şimdiye kadar görülmemiş bir futbol şekline güfte ara…

    Karşıda oynayacağın bir maçın kampını Lambada truplarının konakladığı Batı’daki bir otelde yap…

    Batı yakasının hikâyesine karışan seks fantezileri, Gayrettepe’den uçup, Kalamış’a düşsün…

    Fenerbahçe’de “teknik”e karışan kaç insan var?

    Belki bir, iki, üç… Belki dört, beş, altı…

    Bunlar teknik heyet mi, tekin heyet mi?

    Pazartesi günü burç yazılarına sekiz sütun yer ayıran bir gazeteye bakabilirsiniz…

    İslam Çupi – 26 Şubat 1990 – Milliyet Gazetesi

  • Tarihî Maç Broşürleri VI

    Tarihî Maç Broşürleri VI

    Yine bir uzun aradan sonra… Başlangıç kolaya gelsin diye değil; her yazıya aynı girişi yazmak istiyoruz. Zira gerçekten çok büyük iş… Kıymetli büyüğümüz Mustafa Oduncu, Fenerbahçe tarihi için çok önemli bir iş yapıyor ve yurt dışı müzayede sitelerinden Fenerbahçe ile ilgili malzemeleri topluyor. Bu mesaiyi büyüten ve daha anlamlı bir hale getiren şey ise aldıklarını paylaşmaktan bir an bile imtina etmemesi. “Bunda ne var?” demeyin; kimlerin, neler sakladığını bilseniz, inanamazsınız. Halbuki Fenerbahçe tarihini bilmek herkesin hakkı. Daha doğrusu “Dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşu” lafının hakkını vermek istiyorsak, tutulması gereken yol bu… Mustafa ağabey, Fenerbahçe Müzesi’ne bağışladığı maç broşürlerini halka açmak ve kolay ulaşılabilir hale getirmek adına bizlerle paylaştı. Huzurlarınızda “Tarihi Maç Broşürleri VI : 13 Eylül 1989 | Sparta Prag – Fenerbahçe” maçı broşürü…Bir yandan, bu gibi belgelere bakıp da adamların yetmiş sene önce geldiği bazı noktalara bizim hâlâ gelemediğimizi görmek de çok üzücü. Keyifli okumalar.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    13 Eylül 1989 | Sparta Prag – Fenerbahçe

    Broşürün PDF haline “buradan” ulaşabilirsiniz. | Tarihi Maç Broşürleri VI : 13 Eylül 1989 | Sparta Prag – Fenerbahçe


    Hakemler: Keith Cooper, Collin Jones, Roy Thomas

    Sparta Prag: Stejskal, Novotny, Mjelnek, Nemeçek, Vrabec, Bilek, Hasek, Cabala, Skuhravy, Novak (Saidi), Kukleta

    Yedekler: Michalek, Margolius, Chovanec, Kostely

    Teknik Direktör: Jarabinski

    Fenerbahçe: Schumacher, İsmail, Müjdat, Hasan, Nezihi, Sedat (K. Şenol), Hakan, B. Şenol, Oğuz, Aykut, Nielsen (Taygun)

    Yedekler: Neşet, Ergin, Erdi

    Teknik Direktör: Veselinoviç


    Defans Her Zaman Kahraman Olmaz

    İslam Çupi – 14 Eylül 1989 – Milliyet Gazetesi

    Fenerbahçe, fiziğinin dışında hiçbir teknik zenginliği olmayan varyasyon yoksulu bir Demirperde takımına yenildi…

    Fenerbahçe şampiyon olduğu dönemde de bu yılın mevsim başlangıcında da en çok defansıyla eleştirilen bir takımdı. Defans sağlamlığı ve defans yapısı olmayan Fenerbahçe dün Hakan’ın bulduğu süper bir golden sonra kendi üzerlerine kuvveti ile gelecek rakibini durdurmak için bir sürü silaha sahipken, yedi kişi ile oyunu karşılayan bir garip kılığa girdi…

    Teknik ustalar oyunu bol pasa boğup, ikili mücadelelerden kolaylıkla çıkacağı yerde, tekniği yok edecek ve fizik gücü sahada egemen kılacak ne kadar saçmasapanlık varsa hepsini birer birer gündeme getirdiler. Hakan’ın dışında topla yumuşak hareketler yapan, ikili mücadeleleri kazanan, futbol topuna teknik birikimler yollayan başka oyuncu yoktu.

    Şahsen bu maçın teknik ustaları olacağın tahmin ettiğim Oğuz ve Aykut bu kuvvete dayalı oyun kabalığını güzelleştirerek bambaşka düşüncelere götürecek iki oyuncuydu. Bu iki oyuncu kuvveti ortadan kaldıracak her türlü teknik hünerlere sahip olmasına rağmen zaman zaman yumruk kavgasına, sokak arbedesine benzeyen bu oyunun içinde akıllı birer kafa ve işleyen iki ayak olamadılar.

    Hakem iki penaltı kararını birbirini telafi edecek bir ikileme sokarken, FIFA düzeyine nasıl ulaştığı konusunda şüpheler yağdırdı… Bana göre vermediği ilk penaltı penaltıydı da, verdiği penaltıda Müjdat’ın olayı uzak durarak rakibe değil topaydı…

    Schumacher’in ilk goldeki dalgınlığı ve müdahale zamansızlığı büyük bir kusur olarak Fenerbahçe’nin yenilgi defterine geçti.

    Ama aynı Schumacher’in oyun 3-1 olduktan sonra ve Fenerbahçe defansının müdahale şuurunu kaybettiği anlarda çok kritik iki golü kurtarması bir hezimeti önleyen Hızır ellerdi.

    Fenerbahçe’nin markaj birikimi birinci devre oyun ibresinde Fenerbahçe’ye bir avantaj temin etti ama bu sahada sadece fiziğe dayalı oyun ikinci yarıda defansın dikkatini moral kapasitesini ve fizikler arası farkı gittikçe rakibin lehine bir ibreye oturtmuş ve aslında belki berabere, belki tek farklı bir yenilgiyle dönülecek İstanbul seyahati sadece bu savunma merakı yüzünden biraz şüpheli bakılan bir skora Fenerbahçe’yi kendi kendine itmiş olacaktı…

    İyi bir başlangıç senaryosu ve sonu kötü biten bir Veselinoviç romanı…

  • Süper Futbol

    Süper Futbol

    5 Mart 1989 tarihinde oynanan ve Fenerbahçe’nin Trabzonspor’u 5-1 yendiği maçtan sonra Lefter Küçükandonyadis (büyük bir keyifle kaleme alındığı belli olan) “Süper Futbol” başlıklı bir yazı yazmış. Siz de keyifle okuyacaksınız…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

    Fotoğraflar: Hüseyin Kırcalı & Turgay Örme


    Süper Futbol

    Bilmem “İstanbul’a gol, Trabzon’a yağmur yağıyor” diyen şakacı taraftar haklı mıydı?

    Yalnız bir gerçek varsa, uzun süreli kuraklıktan ötürü Anadolu’da köylülerin “yağmur duası”na çıktıklarıydı. Fenerbahçe, belki de ilk kez Bordo-Mavilileri böylesine farklı yeniyordu…

    1974’lü yıllardan sonra Türkiye liglerinde egemenliğini ilan eden “Karadeniz futbol ekolü”nün bitişi miydi bu? Kuşkusuz bu sorunun yanıtını Trabzonspor’un bundan sonraki maçları verecek…

    Yalnız bir gerçek varsa; Trabzonspor, o eski güçlü ekip, Fenerbahçe ise geçen yıl taraftarlarını her maçta üzen takım değil…

    Skor tavla oyunuyla karşılaştırılırsa, arabesk bir benzetişle “penç ü yek”…

    Şimdi benden bir soru: “Trabzonspor, bu kadar farklı yenilmesine karşın, kötü mü futbol oynadı?”

    Asla…

    “Fenerbahçe’ye 5-1’lik sonuç yeterli miydi?”

    Buna da hayır…

    Çünkü hakemin aspirin gibi yuttuğu iki penaltı ve kaçırılan golleri de hesaba katarsak, Trabzonspor, belki de tarihinin en ağır hezimetine uğrardı…

    Gelelim oyunun bir başka yönüne… Galatasaray maçından sonra ikinci kez futbolun tüm kurallarını uygulayan ve şahane bir oyun sergileyen Fenerbahçe’yi izledim…

    İşte benim farklı galibiyetlere rağmen Veselinoviç’ten arzuladığım oyun düzeni ve görüntüsü budur.

    Yugoslav hoca, bu maçta bence gerçek kimliği ile futbola dönmüş ve takımı golcülüğünün ötesinde, özlenen futbolu da seyirciye sunmuştur.

    Atılan altı golün hepsi de hazırlanış ve yapılış olarak mükemmeldi. İki takım da futbolun inceliklerini ve güzelliklerini çim sahaya döktü.

    Fakat tüm Sarı-Lacivertli takımın süper futbolu içinde güzelliklere ismini yazan bir Hakan vardı… “Şeytan” Rıdvan, “Bilimsel” Oğuz, “Fırsatçı Aykut” ve “Çok Güçlü” Hasan… Oyunun öyküsünü yazan usta ayaklardı.

    LefterKüçükandonyadis – 6 Mart 1989 – Milliyet


    Hakemler: İhsan Türe, İbrahim Yazıcı, İsmet Dikbaş

    Fenerbahçe: Toni Schumacher, İsmail Kartal, Nezihi Tosuncuk (Şenol Çorlu), Müjdat Yetkiner, Şenol Ustaömer, Hakan Tecimer, Oğuz Çetin, Turan Sofuoğlu, Rıdvan Dilmen, Hasan Vezir (Sedat Karaoğlu), Aykut Kocaman

    Teknik Direktör: Todor Veselinoviç

    Trabzonspor: Şevi, Aykut, Hamdi, Kemal, İsmail, Lukiç, Lemi, Turgut, Hasan (Murat), Hami, İskender

    Teknik Direktör: Şenol Güneş

    Goller: Aykut (2), Rıdvan (2), Turan


    Süper Futbol
    Süper Futbol
  • Kaptanın Seyir Defteri IV

    Kaptanın Seyir Defteri IV

    Başından beri Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu ekibinde desteğini esirgemeyen kıymetli büyüğümüz Alp Eralp “el emeği göz nuru” bir arşivi, sezon sezon tuttuğu defterleri paylaşmamız için bize teslim etmişti… “Kaptanın Seyir Defteri I” 1980’li yıllarında sonunda tutulan müthiş bir imza defteriydi. Serinin dördüncü defteri Fenerbahçe’nin 1990-1991 sezonuna ait. Huzurlarınızda: Kaptanın Seyir Defteri IV

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Kaptanın Seyir Defteri I

    Kaptanın Seyir Defteri II

    Kaptanın Seyir Defteri III


    Fenerbahçe’nin Kadrosu: Ahmet Suphi Evke, Aykut Kocaman, Bilal Şar, Czeslaw Jakolcewicz, Ercan Koloğlu, Erdi Demir, Ergin Parlar, Fadıl Vokri, Gökhan Gedikali, Hakan Tecimer, Hasan Kemal Özdemir, Hayrettin Aksoy, İsmail Kartal, Müjdat Yetkiner, Neşet Muharremoğlu, Oğuz Çetin, Rıdvan Dilmen, Semih Yuvakuran, Sercan Görgülü, Serdar Şenkaya, Şenol Çorlu, Şenol Ulusavaş, Şenol Ustaömer, Toni Schumacher, Turhan Sofuoğlu, Yaşar Duran, Guus Hiddink

    Lige Katılan Takımlar: Adanaspor, Ankaragücü, Aydınspor, Bakırköyspor, Beşiktaş, Boluspor, Bursaspor, Fenerbahçe, Galatasaray, Gaziantepspor, Gençlerbirliği, Karşıyaka, Konyaspor, Sarıyer, Trabzonspor, Zeytinburnu

    Köşe Yazarları ve Fotoğrafçılar: Alaattin Metin, Atalay Gülen, Atılay Kayaoğlu, Attila Gökçe, Bedri Koraman, Bekir Boran, Birol Pekel, Bilal Meşe, Bülent Tuncay, Can Bartu, Cüneyt Şengül, Deniz Gökçe, Doğan Koloğlu, Doğan Yıldız, Engin Biçer, Ercan Aktuna, Erdoğan Şenay, Ergun Hiçyılmaz, Fuat Ercan, Güray Soysal, Gürcan Bilgiç, Haldun Domaç, Hasan Elidemir, Hüseyin Yangır, İlhan Söyler, İslam Çupi, Kahraman Bapçum, Lefter Küçükandonyadis, Mehmet Çakıroğlu, Mehmet Önal, Meriç Müldür, Metin Oktay, Mümin Özkasap, Necati Bilgiç, Orhan Aldinç, Ömer Üründül, Rıdvan Yelekçi, Selahattin Gökhan, Selçuk Mumcu, Serdar Uluer, Togay Bayatlı, Turgay Demir, Turgay Esmer, Turgay Örme, Yalçın Türk, Yılmaz Canel, Yusuf Dursun, Yusuf Yalkın, Zeki Çol, Ziya Şengül


    Kaptanın Seyir Defteri IV

  • Kaptanın Seyir Defteri II

    Kaptanın Seyir Defteri II

    Başından beri Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu ekibinde desteğini esirgemeyen kıymetli büyüğümüz Alp Eralp “el emeği göz nuru” bir arşivi, sezon sezon tuttuğu defterleri paylaşmamız için bize teslim etmişti… “Kaptanın Seyir Defteri I” 1980’li yıllarında sonunda tutulan müthiş bir imza defteriydi. Serinin ikinci defteri ise Fenerbahçe’nin 1987-1988 sezonuna ait. Huzurlarınızda: Kaptanın Seyir Defteri II

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Fenerbahçe’nin Kadrosu: Abdülkerim Durmaz, Bilal Şar, Birol Altın, Can Barhan, Cihan Işık, Durmuş Çolak, Dusan Pesiç, Erdi Demir, Gürhan Aytan, Hamdi Yıldırım, Hasan Kemal Özdemir, Hüseyin Sarıçan, İsmail Kartal, Kayhan Kaynak, Murat Aydın, Müjdat Yetkiner, Nejdet Zengin, Nezihi Tosuncuk, Osman Denizci, Oğuz Karakaya, Önder Çakar, Rıdvan Dilmen, Sedat Karaoğlu, Şenol Çorlu, Zafer Tüzün, Zivan Lukovcan.

    Lige Katılan Takımlar: Altay, Ankaragücü, Beşiktaş, Boluspor, Bursaspor, Denizlispor, Eskişehirspor, Fenerbahçe, Galatasaray, Gençlerbirliği, Karşıyaka, Kocaelispor, Malatyaspor, Rizespor, Sakaryaspor, Samsunspor, Sarıyer, Trabzonspor, Zonguldakspor.

    Köşe Yazarları ve Fotoğrafçılar: Adnan Süvari, Altan Erbulak, Atılay Kayaoğlu, Bahri Havadır, Besim Güçtenkorkmaz, Bilal Meşe, Birol Pekel, Cemal Ersen, Doğan Babacan, Ercan Aktuna, Erdoğan Şenay, Ergun Ata, Ergun Emek, Gürcan Bilgiç, İlhan Söyler, İslam Çupi, Kahraman Bapçum, Kasım Şahin, Lefter Küçükandonyadis, Metin Oktay, Murat Doğukanlı, Mustafa Sarıipek, Necati Karakaya, Ruşen Güven, Saim Kaur, Sanlı Sarıalioğlu, Selahattin Gökhan, Tayyar Özdemir, Teoman Erel, Tevfik Birkan, Togay Bayatlı, Uluğ Örs, Vedat Okyar, Yalçın Türk, Yusuf Tunaoğlu, Zeki Çol, Ziya Şengül.


    Kaptanın Seyir Defteri II

    PDF formatında dosyayı indirmek için buraya tıklayabilirsiniz.

  • Şampiyonluğa Tapanlar

    Şampiyonluğa Tapanlar

    11 Temmuz 1988 tarihli Milliyet gazetesinde Fenerbahçe taraftarı (3 yıl uzak kaldıkları için gözlerinden ateş saçtıkları için olacak) “Şampiyonluğa Tapanlar” tabiriyle nitelendirilmiş. Huzurlarınızda 1988-1989 sezonu açılışı!

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    Muhteşem Fenerbahçe

    Fenerbahçe, sevgi ve coşku seli içinde sezonu açtı…

    35 bine yakın taraftarın çılgınca tezahüratı altında yeni sezonu açan Sarı-Lacivertli takım sanki şampiyonmuşçasına alkış yağmuruna tutuldu…

    Fenerbahçe Stadı’nın tribünleri muhteşemdi. Sarı ve laciverte boyanmışçasına rengarenk, denizin dalgaları gibi hareketliydi. Dün sanki Fenerbahçe mabedinde 35 bin mürid vardı. 3 yıldır yakından bile geçmeyen şampiyonluğa tapıyorlardı…

    Geçmişe Ziyaret

    Fenerbahçeli futbolcu ve yöneticiler sabah saat 09.30’da toplanıp, kulübün kurucularından Galip Kulaksızoğlu ve Sait Selahattin Cihanoğlu’nun kabirlerini ziyaret ettiler. Daha sonra 2 yıl önce vefat eden futbolcu arkadaşları Hüseyin Çakıroğlu’nun da mezarını ziyaret eden Fenerbahçeli futbolcular, buradan Fikirtepe Tesisleri’nin devir-teslim törenine katıldılar.

    Fikirtepe, Fenerbahçe’nin

    Kadıköy Belediye Başkanı Osman Hızlan tarafından yaptırılan Fikirtepe Tesisleri dün bir törenle 30 yıllığına Fenerbahçe’ye verildi. Tahsin Kaya’nın rahatsızlığını bahane ederek katılmadığı törende kulüp ikinci başkanı Kemal Baytaş ve Osman Hızlan, ortak protokole imza koydular.

    Kadıköy Aden Oteli’nde öğle yemeği yiyen Fenerbahçeli futbolcular, daha sonra taraftarlarıyla tanıştılar.

    Muhteşem bir tezahürat altında sahaya çıkan Sarı-Lacivertli takımın oyuncuları omuzlardan inmedi. Tüm amatör şubelerin sporcularının da katıldığı sezon açılışında ilginin odak noktasını toplayan oyuncu Schumacher’di…

    Tahsin Kaya ise “Büyük başkan” tezahüratı altında 35 bin seyircinin övgüsünü topladı. Bir ara gözlerindeki yaşları tutamayan Kaya, daha sonra fenalaştı ve bir süre sahadaki yedek kulübesinde dinlendi.

    Fenerbahçe yönetim kurulu, divan kurulu üyeleri ve eski başkanlar takım sahaya çıkmadan önce sahanın çevresinde bir tur atarak seyirciyle selamlaştılar. Tahsin Kaya, eski başkanlardan Osman Kavrakoğlu ve Ali Şen’in arasında bu turu tamamladı.

    Futbolcu Ordusu

    Fenerbahçe, açılışı 32 futbolcuyla yaptı. Oğuz ve Turan Ordu Milli Takımı ile Kıbrıs’ta olduğundan, Hakan ise birliğinden izin alınamadığı için açılışa katılamadı.

    Sahaya çıkan futbolcuların isimleri şöyle:

    Kaleciler: Schumacher, Can, Murat, Hikmet, Bülent

    Defans: İsmail, Taygun, Sedat, K.Şenol, Birol, Abdülkerim, Nezihi, Oğuz, Necdet, Bilal, Ergin, İskender, Ayhan, Kemal, Şener

    Orta Saha: Serdar, Şenol, Müjdat, Önder, Bilal, Durmuş

    Forvet: Rıdvan, Erdi, Aykut, Orhan, Hüseyin, Zafer

    Mustafa Yücedağ ile Mustafa Kurt forma giymediler. Yücedağ’ın transferi için ise yöneticiler “Tamam” dedi. Macar libero Arpat ile Yugoslav libero Zavko da açılışı kenardan izlediler. İki futbolcu için karar bugünkü antrenmandan sonra verilecek.

    En Yaşlılardan Topbaşı

    Fenerbahçe’nin gösteri maçı için başlama vuruşunu en eski iki futbolcusu Alaaddin Baydar (78) ve Cafer Çağatay (77) yaptı.

    40 dakika süren karşılaşmayı Schumacher’in takımı Şenol ve Birol’un golleriuyle 2-0 kazandı.

    Günde Çift İdman

    Fenerbahçe 15 Temmuz’a kadar günde iki antrenman ile hazırlıklarını sürdürecek 15 Temmuz’da Almanya’ya gidecek olan Sarı-Lacivertli takım, 28 Temmuz’da İstanbul’a dönecek.

    Milliyet Gazetesi | 11 Temmuz 1988

  • Kahkaha İhracatı

    Kahkaha İhracatı

    22 Ağustos 1985 tarihinde oynanan ve 0-0 berabere bitmesine rağmen Fenerbahçe’nin TSYD Kupası’nı kazandığı Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi ardından İslam Çupi kahkaha ihracatı ile bağladığı bir yazı kaleme almış ama okuduğunuz vakit pek de gülemiyorsunuz. Türk futboluna dair karamsar fakat keyifle okuyacağınız bir yazı…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu

    Not : Yolunuzu, üstadın yazılarının derlendiği IslamCupi.org adresine düşürmeyi unutmayın.


    Eylül’de Kahkaha İhraç Edeceğiz

    Bizim final, bizim şehir İstanbul ve bizim stat İnönü’de, Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynandı…

    Çok samimi Çarşamba… El ele biz bize, diz dize bir kalabalık…

    Bizim finali bizim şehirden, bizim stadımızdan TIR’a koyup, Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun herhangi bir başşehrine taşısa idik; bu final baş merak olmaz, kapı elli dansöze oryantal yaptırıp, lokumun Hacı Bekir’lisini avanta dağıtsa idik, bu finali ancak bir-iki bin adama ya seyrettirirdik, ya seyrettiremezdik…

    Ama bizim final, bizim şehir İstanbul, bizim stat İnönü’de olunca, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı (Tanrı insanı, insansız bırakmasın…) kırk bine yakın insan seyretti…

    Shirley Bassey’nin konserini 1000, Fellini’nin filmini 500 kişinin seyrettiği İstanbul metropolünün kültür ibresi, 40 bin kişilik bir ordu ile İnönü Stadı’nın kapılarına koşuyorsa, o zaman “hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözünü, okul girişlerinden kazıyıp, getirip, stadların santralarına yazmak gerekir…

    Avrupalı, seyredeceği şey konusunda kılı kırk yarar, kötüyü protesto için kötüye gitmezken, bizim seyirci, işsizlikten olacak geliştirdiği seyir tevazuu içinde, dünkü finalde zevkten altıgen oldu; auta giden şutları, basit ve tesadüfi yapılmış çalımları, oyunu yavaşlatan aklı, geri pas şampiyonlarını çılgınca alkışlayarak, akıl hastanesi ile stadyumu Türkiye’de yeniden tarif edilmesi gereken kavramlar olarak ceza sahasının üstüne getirdi.

    Topun şuursuz yuvarlanışı ve bu yuvarlanışı kuran on Fenerbahçeli ve on Beşiktaşlı oyuncu 90 dakika sadece oynadılar, fakat oynadıkları şeyi tüm gayretlerine rağmen, futbolun şiirine ve güzelliğine çeviremediler…

    Çünkü oyun, oyun olmaktan çıkıp futbola dönüşse idi, oyuncular oyunculuktan çıkıp futbolcu olabilselerdi, özellikle Beşiktaş’ın kaçırdığı mutlak 5-6 yüzde yüzlük gol pozisyonu kaçmaz, gol olurdu… Kaçan ise, Fenerbahçe’nin elinde kalan kupa olurdu.

    Türkiye’nin futboldan çıkıp oyun dönemine girdiği 1985’lerde, mevsimin ilk finali de tarihi determinizme uyarak, futbol olmaktan kaçıp, oyun haline gelmiştir.

    Oyunun oyuncuları Beşiktaş’ta, Samet, Kadir, Rıza, Metin, Ali; Fenerbahçe’de İsmail, Abdülkerim, Pesiç ve Şenol’du…

    Şimdi Bordeaux’yu, Atletico Bilbao’yu, Lodz’u ve Eylül ortası ile Ekim başını düşünüyorum.

    Oyun oynayanlarla, futbol oynayanlar karşı karşıya gelecekler… O zaman Türkiye olarak yine Avrupa’ya kahkaha ihraç edeceğiz. Kahkaha ihracatı, ihracat seferberliğinde, Özal’ın bile düşünmediği yeni bir kalem olacak.

    Ben kalemimi kapatıyorum.

    İslam Çupi | 22 Ağustos 1985 – Milliyet Gazetesi

  • Aydın

    Aydın

    Tarih 26 Ağustos 1990… Fenerbahçe, 1990-1991 sezonunun ilk maçına çıkıyor. Sonuç bir felaket. Aydın karşısında alınan 6-1’lik mağlubiyet Kadıköy’de yeri yerinden oynatıyor. Aradan tam 31 sene geçmiş. Bir yandan pandemi, bir yandan uzun şampiyonluk arası derken Fenerbahçeliler, haklı olarak üzüntülü ve karamsar. “Her gecenin bir sabahı vardır” demekten vazgeçmeden, en karanlık gecelerden birine gidelim. İşte o Aydın maçından sonra sıcağı sıcağına gazetelerde yazılanlar…

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    6-1

    Fenerbahçe tarihinde ilk kez bir lig maçında kalesinde 6 gol birden görüyor. 1960-61 sezonunda Galatasaray’dan 5 gol yiyen sarı-lacivertliler şimdi de ligin yenisi Aydınspor’dan yarım düzine gol yiyerek rekor kırdılar. Oysa maç öncesinde aynı rekoru kendi hanelerine yazdırmak isteyenler de Fenerbahçelilerdi. Fakat ne yazık ki silah ters tepti. Bilindiği gibi Fenerbahçe yine 1987-88 sezonunda Beşiktaş, Sarıyer ve Eskişehir’den de 4 gol yemişti.

    Karşılaşmanın başından bitiş düdüğüne kadar rezaletler dizisini oynayan ve adeta hepsi birer “Acemiler mangasını” andıran Fenerbahçeli futbolcular, sahada gezinmekten başka bir şey yapmadılar. Henüz karşılaşmanın ilk dakikalarında birbirlerini deneyen iki takımdan Aydınspor beklenmedik bir anda golüne kavuştu. Soldan derinlemesine çıkartılan çapraz pasta Fenerbahçe defansı ofsayt gerekçesiyle duraklayınca İlker topla buluştu. İleri çıkan Yaşar’ın üzerinden aşırdı : (Dk. 0-1)

    Golden sonra Fenerbahçe’nin eşitlik için saldırması beklenirken bunun tam tersi yaşandı. Devamlı top dolaştıran ve boşlukları gören Aydınspor çıktı ortaya. Genelde bütün ikili mücadeleleri kazanan Aydınlı futbolculardı. Talip yine aynı golde olduğu gibi geriden gönderilen uzun bir topla buluşup ortaladı. Mustafa yetişemedi. (Dk. 14)

    Fenerbahçe’nin ilk yarıdaki önemsenecek tek atağı 31’inci dakikada geldi. Hakan’ın pasına Vokri sert vurdu, kaleciden dönen topu Şenol III tamamlamak istedi, fakat defans daha atik davrandı.

    Vokri’nin ara pasıyla buluşan Hakan soldan girip korner çzigisine geldiği anda ortaladı. Şenol III vurdu fakat yine defans topu çelmeyi başardı. (Dk. 40)

    Karşılaşmanın ikinci yarısında yine Aydınspor ön plandaydı. Fenerbahçe’den gol beklenirken Aydın golleri 50’inci dakikada ikiliyordu. Bu dakikada Faruk’un pasıyla buluşan İlker, kaleye sokuldu. Yaşar’ı yatırıp üzerinden topu ağlara bıraktı : 0-2

    En az 3 metre ofsayt pozisyonunda olan Hakan topla buluştuğu anda sert bir şut çıkardı. Kaleciden dönen topa Şenol III ıska geçti. Tekrar yetişen Hakan topu kafayla ağlara bıraktı : 1-2 (Dk. 54)

    Fenerbahçe defansının acizliğini gören her Aydınlı futbolcu ayağına geçirdiği topla Fenerbahçe ceza sahasına girmeye başladı. Yine böyle bir anda Hikmet içeriye girip durumu 1-3 yaptı. (Dk. 81)

    Fenerbahçe defansının arkasına sarkan İlker topla biraz daha dokulduktan sonra Yaşar’ın yanından plasesini yaptı : 1-4 (Dk. 84)

    Yaklaşık 25 metreden Hikmet’in bekletmeden attığı sert şutta top Yaşar’ın bakışları arasında Fenerbahçe ağlarına takıldı : 1-5 (Dk. 88)

    Karşılaşmanın son golü Mustafa’dan geldi. Ercan’ın ortasına Gökhan ıska geçince Mustafa skoru ilan etti : 1-6 (Dk. 90)

    Fenerbahçe, tarihinde ilk kez bir lig maçında bu kadar gol yerken bir başka rekoru da son 9 dakikada yediği 4 gol ile kırıyordu.

    Kadıköy’de Köşe Kapmaca

    Aydın karşısında 6 gollü hezimetten sonra sarı-lacivertli futbolcular, Kadıköy yakasında taraftarlardan köşe bucak kaçtılar.

    Maçın hemen bitiminden sonra Fenerbahçeli yüzlerce taraftar, soyunma odası çıkışında toplanarak, protestolara başladı.

    Bu arada güvenlik güçleri de yoğun kalabalığı coplarla dağıtmaya çalıştı. Ancak kızgın kalabalık bir türlü stadın çevresinden ayrılmadı.

    Kalabalık polis topluluğuna rağmen futbolcuların can güvenliği bir türlü sağlanamayınca, bu kez Fenerbahçe’nin otobüsü yerine çevik kuvvet otobüsü çağrıldı.

    Peşisıra polisler adeta bir duvar örerek, yaklaşık 1.5 saat süreyle soyunma odasında mahsur kalan futbolcuları otobüse bindirdiler. Aynı otobüse 30 kadar da polis bindi ve adeta futbolcular görünmez kılındı.

    Otobüs, stadtan ayrılırken, taş ve sopa yağmuru başladı. Hemen büfelerin önünde durmak zorunda kalan otobüsten inen polisler, taş yağdıran taraftarları aynı şekilde savurmaya çalıştılar.

    Ve otobüs yola çıktı yeniden… Ancak karşı kol yine taraftarlarca tutulduğundan bu kez “kurnaz” bir plan yapılarak, yol güzergahı değiştirildi.

    Bu durumun farkına varan “arabalı” taraftarlar da otobüsü takibe koyuldular.

    Ancak çevresine polis otoları bulunan otobüs, Göztepe civarında ara sokaklara girerek, yeni bir şaşırtmacaya başladı. Ve futbolcular birer, ikişer yoldan çevrilen taksilere bindirilerek bilinmeyen yerlere yollandı. Bu durumda hezimete son derece kızmış olan taraftarlar da ne yapacağını şaşırdı.

    Polislerin bu şaşırtmacası yaklaşık bir saat sürdü. Ve Hiddink de dahil olmak üzere tüm takım, değişim semtlerden polis arabaları ve taksilerle dağıtıldı.

    Bunun üzerine hırsını alamayan taraftarlar da “Biz Dereağzı’nda onları buluruz. Olmazsa Bolu maçı var. Hele orada da böyle bir şey tekrar etsin, görecekler” dediler.

    Bu arada Fenerbahçeli Ercan ise “En uyanık Fenerli olarak” ifade edildi.

    Çünkü Ercan, diğer takım arkadaşlarının aksine, Aydınspor otobüsüne binerek stadı terk etti.



    Kadrolar

    Fenerbahçe : Yaşar Duran, Ercan Koloğlu (Hayrettin Aksoy), Müjdat Yetkiner (Turhan Sofuoğlu), Gökhan Gedikali, Şenol Ulusavaş, Hakan Tecimer, Hasan Kemal Özdemir, Oğuz Çetin, Fadıl Vokri, Şenol Çorlu, Erdi Demir

    Aydınspor : Eser Kardeşler, İlker Yağcıoğlu, İsmail Taviş, Mustafa Gölpınar, Zeki Erguvan (Cengiz İğneci), Talip İkikardeşler (Hikmet Şıktaşlılar), Faruk Korkmaz, Ercan Kılıç, Khelifa Belaouchet, Önder Kon, Djamel Amani

  • Şampiyonluk Yüzüğü

    Şampiyonluk Yüzüğü

    1959 öncesi şampiyonluklar konusu, resmi makamlar nezdinde adeta rafa kalktı. Türkiye Futbol Federasyonu, arada sırada “Yakında açıklayacağız” diyor, fakat o yakın nasıl bir yakınsa, bir türlü vakti gelmiyor. Başvuran ve karşı çıkan kulüplerden de ses yok. Bununla beraber, biz konu hakkında araştırmalar yapmaya devam ediyoruz… Bu yazıda 28 şampiyonluğu kazanan 347 futbolcumuzun adı ilk kez bir arada listeleniyor. Yazımızın başlığı “Şampiyonluk Yüzüğü” oldu, çünkü bu zaferleri kazanan insanlara veya ailelerine birer zafer hatırası armağan etmenin, yaşayanlara sonsuz mutluluk vereceğini, vefat edenlerin ise ruhunu şâd edeceğini düşünüyoruz.

    Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu


    28 Şampiyonluk

    Fenerbahçe’nin 28 Türkiye Şampiyonluğu’nu sitemizde tek tek incelemiştik. Aşağıdaki listede okuyacağınız isimleri, kazanılan şampiyonluklara göre ayırdık.

    7 kere şampiyonluk kazanan 2,
    6 kere şampiyonluk kazanan 3,
    5 kere şampiyonluk kazanan 11,
    4 kere şampiyonluk kazanan 17,
    3 kere şampiyonluk kazanan 41,
    2 kere şampiyonluk kazanan 77,
    1 kere şampiyonluk kazanan 196 futbolcumuz var. Lafı fazla uzatmadan listemize geçelim…


    7 Şampiyonluk Kazananlar

    Esat Kaner

    Naci Bastoncu


    6 Şampiyonluk Kazananlar

    Cihat Arman

    Fikret Arıcan

    Fikret Kırcan


    5 Şampiyonluk Kazananlar

    Halit Deringör

    Lebip Elmas

    Melih Kotanca

    Murat Alyüz

    Müzdat Yetkiner

    Ömer Boncuk

    Selçuk Şahin

    Semih Şentürk

    Şeref Has

    Volkan Demirel

    Ziya Şengül


    4 Şampiyonluk Kazananlar

    Ali Rıza Tansı

    Alpaslan Eratlı

    Can Bartu

    Fazıl Arzık

    Hüseyin Yazıcı

    İbrahim İskeçe

    Lefter Küçükandonyadis

    Mehmet Reşat Nayır

    Ogün Altıparmak

    Osman Göktan

    Rüştü Reçber

    Selahattin Torkal

    Serkan Acar

    Şükrü Birand

    Yavuz Şimşek

    Yılmaz Şen

    Yüksel Gündüz


    3 Şampiyonluk Kazananlar

    Alex de Souza

    Ali Filibeli

    Atilla Altaş

    Birol Pekel

    Cem Pamiroğlu

    Cemil Turan

    Cevat Sayit

    Ercan Aktuna

    Ergun Öztuna

    Erol Keskin

    Fuat Saner

    Halil Köksalan

    Hazım Canıtez

    Hüsamettin Böke

    İsmail Kurt

    Kemal Aslan

    Marco Aurelio

    Mehmet Yozgatlı

    Mustafa Güven

    Muzaffer Çizer

    Müjdat Yetkiner

    Nedim Doğan

    Niyazi Gülseven

    Niyazi Sel

    Nuri Pekesen

    Onur Kayador

    Orhan Canpolat

    Önder Çakar

    Özcan Köksoy

    Özer Kanra

    Rebii Erkal

    Samim Var

    Sedat Karaoğlu

    Selim Soydan

    Serhat Akın

    Şaban Topkanlı

    Şevket Demirtepe

    Tuncay Şanlı

    Ümit Özat

    Yaşar Alpaslan

    Yorgo Angelidis


    2 Şampiyonluk Kazananlar

    Abdullah Çevrim

    Adil Eriç

    Adnan Tuncay

    Ahmet Erol

    Akgün Kaçmaz

    Ali Güneş

    Ali İhsan Okçuoğlu

    Arif Kocabıyık

    Avni Kalkavan

    Aydın Bakanoğlu

    Aydın Çelik

    Aydın Yelken

    Aykut Kocaman

    Basri Dirimlili

    Bekir İrtegün

    Bülent Büyükyüksel

    Caner Erkin

    Cristian Baroni

    Deniz Barış

    Diego Lugano

    Emin İlhan

    Emre Belözoğlu

    Ender Konca

    Engin Verel

    Erdoğan Arıca

    Ersoy Sandalcı

    Fabio Luciano

    Fatih Akyel

    Gökhan Gönül

    Halil Özyazıcı

    Hasan Özdemir

    Hayati Öney

    Ilie Datcu

    İsmail Alemdaroğlu

    İsmail Kartal

    Joseph Yobo

    Kemal Atakul

    Levent Engineri

    Mahmut Hanefi Erdoğdu

    Marcio Nobre

    Mehmet Topuz

    Mert Günok

    Murat Hacıoğlu

    Mustafa Kaplakaslan

    Muzaffer Ateşçi

    Naci Erdem

    Namık Erbay

    Necdet Çoruh

    Necdet Dalay

    Nedim Günar

    Numan Okumuş

    Numan Uzun

    Nurettin Yıldız

    Oğuz Çetin

    Olcan Adın

    Orhan Menemencioğlu

    Osman Arpacıoğlu

    Önder Mustafaoğlu

    Önder Turacı

    Özcan Arkoç

    Pierre Van Hooijdonk

    Rıfkı Pekşen

    Sabri Kiraz

    Selahattin Karasu

    Selçuk Yula

    Serkan Balcı

    Servet Çetin

    Süleyman Tekil

    Şenol Birol

    Şenol Çorlu

    Şeref Benibol

    Şükrü Ersoy

    Uche Okechukwu

    Yaşar Duran

    Yaşar Mumcuoğlu

    Yusuf Şimşek

    Zafer Göncüler


    1 Şampiyonluk Kazananlar

    Abdullah Ercan

    Abdullah Sakallı

    Abdülkerim Durmaz

    Ahmet Habiboğlu

    Ali Elgin

    Ali Nail Durmuş

    Alper Akıcı

    Alper Potuk

    Andre Santos

    Argun Nemli

    Aygün Taşkıran

    Bahri Kaya

    Bahtiyar Yorulmaz

    Basri Taşkavak

    Bedii Yazıcı

    Bilal Şar

    Birol Altın

    Bruno Alves

    Burhan Sargın

    Bülent Tanyeri

    Bülent Uygun

    Cahit Zeren

    Can Arat

    Celil Sağır

    Cemal Şıkak

    Cemal Uludağ

    Cemal Uzkes

    Colin Kazım Richards

    Coşkun Demirbakan

    Çetin Aktulgalı

    Dalian Atkinson

    Daniel Guiza

    Deivid de Souza

    Dirk Kuyt

    Durmuş Çolak

    Dusan Pesic

    Edu Dracena

    Egemen Korkmaz

    Elvir Baljic

    Elvir Boliç

    Emmanuel Emenike

    Emre Aşık

    Engin İpekoğlu

    Erdal Kocaçimen

    Erdi Demir

    Erdinç Sandalcı

    Ergin Parlar

    Erhan Albayrak

    Erhan Uyaroğlu

    Erol Bulut

    Eyüp Odabaşı

    Fabiano Lima

    Fabio Bilica

    Fahruddin Zeynelovic

    Faruk Hızer

    Feyyaz Uçar

    Fuat Güngör

    Füruzan Şansal

    Gökay İravul

    Gökhan Ünal

    Günaydın Özyurt

    Güngör Tekin

    Güray Erdener

    Hadi Tarlan

    Haim Revivo

    Hakan Bayraktar

    Hakan Tecimer

    Hakkı Pavli

    Halil İbrahim Kara

    Halil İbrahim Poçar

    Hasan Ali Kaldırım

    Hasan Vezir

    Hasan Yıldızeli

    Hilmi Ardağ

    Hilmi Atakul

    Hilmi Kiremitçi

    Hüseyin Çakıroğlu

    Ion Nunweiller

    Issiar Dia

    Ivailo Petkov

    İbrahim Aydın

    İbrahim Ejder

    İhsan Kavak

    İlhan Eker

    İlker Yağcıoğlu

    İlyas Tüfekçi

    İrfan Denever

    İsmail Güldüren

    İsmail Kurşun

    İsmet Saral

    Jes Högh

    John Moshoeu

    Kadri Aytaç

    Kamil Ekin

    Kamil Güvenal

    Kemalettin Şentürk

    Kennet Andersson

    Kerim Zengin

    Konur Alp Mutlu

    Lütfi Boyer

    Mahmut Aydın

    Mamadou Niang

    Mateja Kezman

    Mehmet Ali Has

    Mehmet Hacıoğlu

    Mehmet Topal

    Mert Meriç

    Michal Kadlec

    Milan Rapajic

    Miroslav Stoch

    Moussa Sow

    Muammer Oraman

    Muhammed Akarslan

    Muhammed İbrahimbegoviç

    Mustafa Arabacıbaşı

    Mustafa Doğan

    Mustafa Özer

    Naci Sarıtaş

    Naim Şukal

    Naki Kinezoğlu

    Nazım Kayar

    Necdet Erdem

    Nezihi Tosuncuk

    Nikola Lazetic

    Nikolas Anelka

    Niyazi Tamakan

    Nusret Özmengü

    Nüzhet

    Ogün Temizkanoğlu

    Oğuz Dağlaroğlu

    Okan Alkan

    Orhan Kapucu

    Osman Denizci

    Ömer Karabacak

    Özcan Kızıltan

    Özer Hurmacı

    Pierre Webo

    Radmilo Ivancevic

    Radomir Antic

    Rafet Atamer

    Rasih Minkari

    Raşit Karasu

    Raul Meireles

    Recep Biler

    Recep Nurcan

    Recep Ölmez

    Rıdvan Dilmen

    Robert Enke

    Sadi Çoban

    Safa Özyurt

    Saffet Akbaş

    Salih Uçan

    Samuel Holmen

    Samuel Johnson

    Sedat Bayur

    Selçuk Hergül

    Semih Arıcan

    Seracettin Kırklar

    Serdar Kesimal

    Serdar Kulbilge

    Serdar Şenkaya

    Sergiy Rebrov

    Serkan Özsoy

    Serkan Reçber

    Sertaç Olcayto

    Srebrenko Repçiç

    Stephen Appiah

    Stjepan Tomas

    Süleyman Köprülü

    Şenol Ustaömer

    Şevki Şenlen

    Tacettin Ergürsel

    Taci Ece

    Tarık Daşgün

    Tayfun Korkut

    Taygun Erdem

    Timuçin Çuğ

    Toni Schumacher

    Tuğrul Duru

    Tuna Güneysu

    Tuncay Becedek

    Turan Akra

    Turan Sofuoğlu

    Turgay Aksu

    Tümer Metin

    Uğur Boral

    Yakup Kordal

    Yaşar Yalçınpınar

    Yenal Kaçıra

    Yıldırım İper

    Zafer Dinçer

    Zeki Rıza Sporel

    Zeki Temizler

    Zihni Kanmaz

    Ziya Atamer

    Zoran Mirkoviç