Vecihe Taşçı (Gökçen), İstanbul’un tanınmış tüccarlarından Haccarzade Hacı Ömer Efendi ve Haccarzade Hasna Hanımefendi’nin tek kızıydı. Diğer ağabeylerinin Fenerbahçe ile ilgisi var mıydı, henüz bilemiyoruz ama bir ağabeyi, Tevfik Haccar Taşçı, Fenerbahçe için çok önemli bir isimdi.
28 Ekim 2000 tarihli Milliyet gazetesinde, Yusuf Kobal imzalı bir haber, o gün yapılacak Divan Kurulu’nda Fenerbahçe’nin en yaşlı üyesi sıfatıyla Vecihe Hanım’a bir ödül verileceğini duyuruyordu. Aşağıda sizlere bu haberi aktarmak istedik.
Geçmiş, mütemadiyen bize ders vermeye devam ediyor. Bugün Fenerbahçe’nin en yaşlı üyesi kimdir? Fenerbahçeliler onun (veya akranları) için ne yapıyor? Daha doğrusu, “Mazinde Bir Tarih Yatar” sözünün gereğini yapıp onları dinliyor, söylediklerini kaydediyor muyuz? Bu sorunun cevabı acıdır… Sizi haberle baş başa bırakalım.
Fenerbahçe Tarihi Çalışma Organizasyonu
Vecihe Taşçı Gökçen
Fenerbahçe’nin yaşayan en eski sporcusu ve üyesi, 95 yaşındaki, 77 yıllık Fenerbahçeli Vecihe Gökçen, kulüpte amatör ruh kalmadığı için eskisi kadar ilgili olmadığını söyledi.
Gökçen, “Fenerbahçeli sporcular başarılı olsunlar diye dua ediyorum. Artık Fenerbahçe’de her şey çok fazla paraya bağlandı. Eski hava kalmadı. Şimdi çocukları oraya, buraya satıyorlar, yadırgıyorum” dedi.
Bugün düzenlenecek divan kurulu toplantısında yaşayan en eski üye olduğu için ödüllendirilecek olan Vecihe Gökçen, Fenerbahçe’nin rozetini Londra’da yaptıran Tevfik Haccar’ın kız kardeşi olduğunu belirtip, “1929’dan 1940’lara kadar beş yıl kürekte şampiyon oldum. Fenerbahçeliler çok vefakardır. Ancak daha önce bana bir nedenle verilen plaketim, yanlış yazılan soyadım nedeniyle geri götürüldü ve bir daha bana gelmedi” diye konuştu.
Hamurum Fenerbahçeli
En eski Fenerbahçeli, “Biz öyle amatördük ki, Sait Selahattin’ler, Zeki Rıza’lar kulübe candan bağlıydılar. Bizim evde toplanıp, duvar yapmak için para toplarlardı. Ben Fenerbahçe’nin bugünkü başkanını tanımıyorum. Futbol takımının ligdeki durumlarını da bilmiyorum. Ama bu benim amatör olan ruhumdan kaynaklanıyor. Kalbim Fenerbahçeli. Onu her şeyden üstün görürüm, tercih ederim, çünkü hamurum Fenerbahçeli. İşin paraya dökülmesine kızıyorum. Bunun yanı sıra bugünkü Fenerbahçeliler çok nazik insanlar. Beni hiç unutmuyorlar. Ama Zeki Rıza ve çalımıyla Alaaddin Baydar gibi sporcu görmedim. Faruk Ilgaz’dan başkasını da tanımam” ifadelerini kullandı.
Yusuf Kobal – 28 Ekim 2000 – Milliyet Gazetesi
